Düzenlendi:0 07/07/2017
Beklenen itiraf sonunda geldi bakalım bundan sonra neler olacak. :)
Keyifli okumalar dilerim.
***
Aşkın getirdiği o müthiş heyecanla insanın ayaklarının yerden kesildiği o şahane hissin içinde boğulmak güzeldi. Hele Azat için bu his her şeyden güzeldi. Birini düşündüğünde bile kalp atışlarının hızlanıp sebepsiz yere gülümsemek "acaba şimdi ne yapıyor" diye düşünmek çok güzledi.Bugün büyük gündü. Tam bir haftadır bugün için özenle her şeyi planlayıp hazırlamıştı Azat. Bugün kalbinin kapılarını sahibine açıp içeriye davet edecekti.
***
"Her şey hazır mı?"
"Hazır Azat Bey dediğiniz gibi bizde birazdan çıkacağız efendim."
"Güzel... Umarım her şey dediğim gibi olmuştur."
"Merak etmeyin her şey dediniz gibi oldu."
"Pekala çok teşekkür ederim."
Telefonu kapatan Azat, derin bir nefes alıp verdi. Yüzünde oluşan tebessüm ve içindeki heyecana dur diyemiyordu. Bugün büyük gündü. Bugün içinde büyütüp taşırdığı aşkını sahibine sunma günüydü...
At binme olayından sonra Begüm'le yaşadığı küslük sonrası bir haftalık iletişim kopukluğunda Azat bir şeyden artık emin olmuştu. Begüm'süz bir hayat istemiyordu. Eğer susar ve bu kızın hayatından çekip gitmesine seyirci kalırsa bir daha asla şimdiki gibi yüzünün gülmeyeceğini, kalbinin böylesine çarpmayacağını biliyordu.
Aşıktı... Seviyordu. İtiraf etemeye cesaret edemese de yadsınamaz bir gerçek vardı ki oda Azat Karaaslan'ın uzun zaman sonra bir kadına... Hayatında oyun, entrika bilmeyen masum bir kadına aşık olduğuydu. Ona güveni tamdı. Bu kez kandırılmayacağına emindi.
Her ayrıntıyı günlerce kafasında planladı. Begüm'e güzel bir ortamda önce aşkını ilan edecek sonra ondan kendisini tanıması için bir şans isteyecekti.
İşinin çok zor olduğunu biliyordu. Karşısındaki kızın duygularına karşılık vermeyeceğini bilse de "itiraf edeceğim" diyerek kararlılıkla girmişti bu yola. Dönüşü yoktu. Ya bu yoldan Begüm'ün elini tutarak dönecek ya da... İşte bunun cevabını kendi de vermiyordu. Uzattığı el tutulmazsa neler olurdu hiç bilmiyordu.
En son Begüm'e gönderdiği çiçekten sonra telefonuna gelen "Teşekkür ederim çiçekler gerçekten çok güzeller. Sanırım seni affettim:) "
Mesajında sonra Azat içten öyle bir kahkaha atmıştı ki kahvaltı masasında bulunan ailesi oğullarının elinde telefon bir şeyler okurken ki içten gülüşüne gülümsemeden edememişlerdi. Mutluydu Azat, hayatında hiç olmadığı kadar mutluyu. Aşkı Aslı'da bulduğunu zannettiği zamanlar da bile bu kadar mutlu hissetmiyordu kendini. Sanki gerçek aşkı şimdi hissediyordu.
Mesaj sonrasında bir karar alıp hareketlenmişti. "Daha fazla beklemenin anlamı yok. Kaç ay kaldı şunun şurasında gitmesine bir an önce söylemeyelim" demiş ve Begüm'e aşık olduğunu bilen tek kişi olan Cemal'in de yardımıyla ayarlamıştı her şeyi.Akşam işten çıktığında eve gidip hazırlanmadan önce bu akşam her zamanki gibi yemeğe gideceklerini sandığı güzeller güzeline mesaj yazmaya koyuldu.
"Panda bir değişiklik yok değil mi öğretmen hanım ? :) Sekizde seni gelip seni alacağım."
Cevabın gelmesini beklerken bile heyecanlanan bir adam haline gelmesine inanmıyordu. Begüm'e karşı hissettikleri çok başkaydı.