Ölüm kusan çocuk, kustuğun ölüm katran mıydı? Ben daha önce yüreğimde hissetmedim böyle bir acı!
Geçmiş...
Uzun dalgalı saçlarını geriye doğru atarken, önünde duran açık kitabın yapraklarına baktı. Aslında biraz okusa orada ne demek istediğini anlardı ama bunu yapmak istemiyordu. O başından ipdin etmişti kendine; babası olmadan ders çalışmak çok sıkıcı oluyordu, Mira için. Sıkıntıyla derin bir nefesi küçük dudaklarından havanın kollarına bırakırken, kararmış olan havanın içine doğan minik minik çoğalarak mükemmel bir görüntü yaratan şehri izlerken, hemen penceresinin önünde duran büyük ağacın dalları arasından kapının önünde duran arabaya heyecanla baktı.
Gelen babasıydı, bu onun arabasıydı. Mira, merdivenlerden koşarak inerken, "Yavaş Mira, düşeceksin." diye bağırdı dadısı mutfaktan Mira'nın terliklerinden çıkan sesleri işittiğinde. Mira kapıya doğru koşarken, babasını iki gün görememenin özlemini de taşıyordu. Kapıyı daha babasının açmasını beklemeden açarak, annesini görüp gülümsedi. Ama ardından babası ve yakın arkadaşlarından biri olan, Serhat beyde geliyordu. Mira'nın yüzü düşerken, annesi kızına sarılıp gününün nasıl geçtiği sordu ama Mira, korkuyla arabadan inen Serhat beyin büyük oğlu Çağrı'ya, bakıyordu.
Bir iki adım gerileyip annesinin yanında dururken, babası ve Serhat bey içeri girdiler, Mira babasına hoş geldin diyememiş öylece onlara bakıyordu. Babası kızının başını okşayıp yanağına masum bir öpücük kondurup misafirlerini içeriye davet ederken, babası kızını kucağına aldı. Mira, Çağrı'ya bakarken, gözlerinde ki korkuyu görmek zor değildi. Çağrı, babasının kucağına sinmiş olan Mira'ya gülümseyerek baktığında Mira, gözlerini kaçırdı. Küçük kız ondan korkuyordu. Fakat kimse fark etmemişti bunu.
İçeri geçip oturdular, "Ben Melek hanıma söyleyeyim, çay koysun." diyerek mutfağa yöneldi, Mira'nın annesi. Babası baş koltuğuna kurulup, kızını bacağının üzerine oturtturdu. Mira hiç olmadığı kadar sessizdi ama bunu babası fark edememişti. Sohbet sohbeti açıp çaylar yarılandığı sırada, Tufan, "Çağrı, Mira'yla oynayın siz, sıkıldınız." dedi. Mira babasına bakarak başını istemediğini anlamasını sağlayacak bir şekilde korkuyla iki yana salladı. Babası kaşlarını çatıp, "Mızmızlık etme kızım, ona oyuncaklarını göster, hadi meleğim." diyerek Mira'yı kucağından indirdi. Ama Mira yukarı, odasına gitmek istemiyordu.
Çağrı, Mira'nın elinden sert bir şekilde tutarak onu yürütmeye çalışırken, "Hadi Mira, sana yeni öğrendiğim oyunları öğreteceğim." diyerek Mira'yı odasına doğru sürüklemeye başladı. Merdivenlerden çıkarken, Mira korkudan titriyor sürekli aşağı, babasına bakıyordu. Ama babası, annesi ve Serhat amca koyu bir sohbetin dibine varmışlardı. Mira'nın odasına girip, kapıyı kapattıklarında Çağrı, kapıyı kilitledi. Mira'ya bakıp sinsi sinsi gülümserken, Mira'nın kalbi korkudan küçük bedeninde yankılanacak kadar hızlı atmaya başlamıştı. Çağrı'ya bakarken, ağladı ağlayacaktı.
"Hadi evcilik oyunu oynayalım. Nasıl olduğunu biliyorsun, değil mi?" diye sordu Çağrı kendinden yedi yaş küçük Mira'ya doğru yaklaşırken, onun ruhuna kazıdığı korkunun farkında değildi. Belki farkında olup, bundan haz alıyordu. Ama en nihayetinde normal bir çocuk olmadığı aşikardı.
**
Yağız'ın elini bastırdı dudaklarını birbirine kenetlediğine emindim. Siniri gözlerinden fışkıracak duruma geldiğinde, elini diğer elinin parmaklarına geçirip derin bir nefesi öfkeyle verdi. Korkarak onu izliyordum. Neden birden böyle olduğumu beynimde yankılanan o kısık, boğuk derin nefeslerin ne olduğuna ve neden orada olduklarına anlam veremiyordum. Neydi bu? Neden bu kadar korkuyordum? Yağız'ın bu girişimi bende bir şeyleri tetiklemişti sanki. Sanki benim içimde bir yerlerde kırmızı bir düğmem vardı ve Yağız, ona basmıştı. Yağız'ın her an bana yaklaşacağı korkusuyla ona bakarken daha önce böyle hissetmemiştim. Yağız daha önce beni öpmüş, daha öncede böyle bir girişimde bulunmuştu ama daha önce böyle hissetmemiştim, Yağız'a karşı. Allah aşkına bu peyda olan korkuda neyin nesiydi?
![](https://img.wattpad.com/cover/35625671-288-k600341.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEDEL - Azrail'in Gölgesi (Seri 1/3)
Mystery / ThrillerDuyuyor musun? Sallamayı bıraktığın beşikte ağlıyor ölüm. (Bölüm sayısı sizi korkutmasın, iki seri (1 ve 3) aynı hikâyede yayınlanıyor.) 1. Seri Ölümün Elçisi 3. Seri Azrail'in Gölgesi bu serinin içinde yayınlanmaya devam ediyor. Cennetten ceh...