BEDEL - Azrail'in Gölgesi (Seri 1/3)

Yazar'dan...

Merhaba;

Biraz uzun bir duyuru olacak.

Son duyurum dedikten sonra neden buradayım?

Belki aklınızda ki soru budur, bilmiyorum. Fakat dile kolay 60 bölümlük uzun bir yol katettik beraber. Beraber ağlayıp, beraber heyecanlandık. Sizi bu yarı final bölümünde öylece bırakıp gideceğimi düşünmediniz değil mi? Hiçbir şey söylemeden sadece final yapacağımı... Bedel'de o kadar şey atlatıp, büyük bir aile olmuşken, öylece gitmemi düşünenleriniz olmuş, o konuya daha sonra değineceğim.

Şahsen ben, Bedel'i yazarken çokça ağladım... Şayet son duyurum yüzünden alınan kırılanlar olduysa özür dileyecek kadar büyümediğim için hepinizden özür diliyorum. İnsanların ruhlarına önem veren bir insan olduğum ve bu kadar ruhsuz bir adam var edip, sizlerin önüne sunup ona böyle sıkı sarılacağınızı bilmediğimden hesaplarım biraz karıştı doğrusu. Bana, Yağız'a aşık olduğunu yazanlar oldu. Öyle yorumlar geldi. Ah, Yağız...

Benim kötü adamım.

Yaratmak istediğim kötü bir adam değildi. Yaratmak istediğim kötülüğü kullanarak ruhuna işkence eden bir adamın canını yakmaktı, küçük bir kızı kullanarak. Fakat benim bu acımasızlığımın onları bu hale getireceğini hesaplamamıştım. Benim kötü adamım; Yağız, benim kontrolümden çıktı. Bambaşka bir ruhla doğdu hikayeme. Başlarda yazdığım o adam, benim kalemime aitken, sonlarında yazdığım Yağız, sadece kendini fısıldadı kulağıma. Kalemim kontrolümden çıkıp, o fısıltıyı resmetti size. Bu yüzden eğer bir resim çizecek olursak, Yağız'ı bir süliet olarak değilde kocaman bir tuvali siyah bir boyayla beyaz kalmayacak bir şekilde boyayıp, ortasına bir kalem ucuyla beyaz değil, altın sarısı bir ışık konduralım. Bu onları en iyi şekilde tanımlayacak çok güzel bir resim olacaktır.

Çünkü ben onların bedenlerini değil, Bedel'lerini yazdım. Ben onların ruhlarını anlattım sizlere. O yüzden ikisininde belirli bir modeli yok. Bu kitap bittiğinde belkide sessiz ve ıssız bir yolda karşılaşacaksınız onlarla? Belki yanınızdan hızla geçen bir arabanın önünüzde duran küçük bir su birikintisini ikiye bölmesiyle ıslatacak üstünüzü. Belki küçük bir küfür savuracaksınız arkasından, o arabanın.

Belki havuza her girmenizde sizi uzaktan izleyen bir Mira olacak köşede durup öylece sessizce Yağız'ı bekleyen. Belki sizi suyun içine çekecek bir Yağız belirecek gözlerinizin önünde. Hayallerinizin, ruhlarınızın zinciri yok. Nerede isterseniz karşısınız da beliriverirler. Bu yüzden unutmayın onları. Hiç beklemediğiniz bir anınızda aklınıza gelip, karşınız da belire bilirler.

İkinci kitaba gelirsek. Bu kadar uzun olmayacağını söyleyebilirim sanırım. Fakat yine bir aksiyon yine bir acı olacak o kitapta da. Bu yüzden sizi de biraz dinlendirmek istedim fakat ikinci kitaba başladığım vakit sizleri yanımda görebilecek miyim? Umduğum bu hiç değilse... Yine ve yeniden aldığım kararlarım var onları da açıklayıp duyuruma son vermek istiyorum.

Vampir günlükleri. O defterimde kalan ilk hikayelerimden biri olarak orada yaşlanacak. Devam edeceğimi sanmıyorum bir daha. Belki kararım değişir Bedel bittiğin de, bilmiyorum. Ölümün habercisini bu hafta kaldırıp, tekrardan yayınlayacağım. Bedel'in ikinci kitabına başlayana kadar bu kitabıma devam edeceğim ve sizlere konusu +18 olan bir kitap da sunacağım. Bu kitabı okumanızı sizden rica edip, davet etmeyeceğim. Çünkü bu kitap son zamanlarda sürekli önüme geliyor. Sanki kendisini yazdırmak ister gibi her yerden o kurgu çıkıyor. Kurgusunu uzun zaman önce yaptığım için yazmaya başladığımda bölümleri biraz farklı olacak. Bir karakter ağzından yazılacak bu kitap.

Acıdan çok aşk olacak, bu hikayede. Bana ne kadar zıt olduğunu biliyorsunuz, değil mi? Buna rağmen aşk yazacağım hemde çok koyu bir aşk. Fazla şehvetli, fazla tutkulu bir aşk yazacağım... Sevdiğiniz biri için en fazla ne yapabilirsiniz? Wattpad üzerinde daha önce yazılmamış bir konuya sahip olacak bu kitap, aynı zamanda fazlaca aşk ve erotik sahneleri olacak. Bu yüzden +18. Size karanlık yanımı göstermiştim şimdiye kadar. Kırmızı sevmeyen bir yazarın kaleminden bordo bir şehveti okuyacaksınız. Kuralları biraz çiğneyeceğiz anlayacağınız. Kitabın adı dört yıl önceki gibi hiç değişmeyecek, konusunu da değiştirmeden bölüm yazacağım. Biraz kendimden katsam da kurgu değişmeyecek. Daha önce defterime acemi bir dille yazdığım için toparlamam bir zaman alabilir.  

Hikayenin adı VEYL, günahkar bir adamı tanıtacağım size. Öldürürken haberi olmayan bir adamı, ölürken aşık olduğu adamın kollarında olduğu için gıkını çıkarmadan, ağlasa da gülümseyen bir kızın cinayetinin mahalline davet edeceğim sizi. O defalarca sevişerek ölürken biz izleyeceğiz onu. Defalarca cinayetine tanıklık edecek, kimseye söyleyemeyeceğiz. Ne hissettiğini bildiğimiz için kurtaramayacak, uzatamayacağız ona ellerimizi. Böyle bir kitap yazacağımı duyuruyorum. Kitaptan fazlası olacak içinde, içinde bir karakter değil, karaktere can veren bir ruh olacak. Okumak istemeyenler, okumaya bilirler.

-

Son bölümün o kısacık duyurusunda ne kadar da yanlış anlaşılmışım. Benim resmen naz yaptığımı, pohpohlanmaya ihtiyacım olduğunu düşünende çıkmış. Hem kırıldım, hem kızdım. Sizleri yarı yolda bırakacağımı nasıl düşünürsünüz yahu! Demek istediğim bu Bedel'in son bölümü yani bu kitaba devam edeceğim fakat sezon finalinden sonra aynı kitaba bir daha bölüm gelmeyecek seri yaptığım için muhtemelen adıyla birlikte kapağı da değişip, yeni bir başlıktan başlayacağız kurgunun devamına. Hepiniz nasıl oldu da Bedel'i yarım yamalak böylece bırakacağımı düşündünüz?

Haklısınız sanırım yanlış cümleler kurup, yanlış anlamanıza neden oldum bunun için cidden üzgünüm fakat nasıl naz yaptığımı düşünenleriniz çıkar? Kırılmış olsam da telafi etmek için, geç yazdığım için iki katını yazıp yayımlayan biriyken ben, nasıl pohpohlanmak için yaptığımı söylersiniz. Bedel'in kapağını hazırlayıp, bölümlerini finaline kadar ayrıntısıyla tekrar kurguladım ve yakında yazmaya başlayacağım, gerçekten kızdım böyle düşünmenize. Hepinizin neredeyse ne tür yorumlar yapıp neler düşündüğünüzü bile anlayacak kadar tanımaya başladım sizleri, sizler beni tanıyamadınız mı?

Evet, ilginin az geldiği dönem böyle bir düşüncem oldu fakat sizde bunu düzelterek bana cidden destek içeren mesajlar atıp bu kırgınlığı onardınız. Çok ciddi bir durum olmadığı sürece Bedel'e finale kadar devam edecek, sizleri yüz üstü bırakmayacağım. Yorumlarınıza birkaç bölümdür yanıt vermedim. Sorularınıza da öyle. Bundan sonra cevap alacaksınız. 

Şunu da aydınlığa getirelim, daha önce eleştiriyi kabul edip, hatam olduğunda düzelteceğimi söyledim. Düzelttiğim de oldu. Yanlış anlayanlarınız olmuş, haklı eleştiriden bahsediyordum. Size kitabımı sunup eleştirilerinize açıyorum cümlelerimi, fakat bu demek değil ki size beni eleştirip hakkımda hakaret içeren bir yargı yapmanıza izin veriyorum, eleştiri bu demek değil. Size kurgumu sunuyorum, kurgumda kendi hayatımı yazmıyorum, kitabı eleştire bilirsiniz, katı bir şekilde beni değil. Ben her zaman her yoruma cevap verir, her soruyu cevaplarım. Gerektiğinde sert konuştuğumda olur, haddini aşıp haksız yargılayıp hakaret edenleri kırıp azarladığım da. Bu beni kötü bir yazar mı yapıyor? Daha kötülerini gördüm emin olun. Haksızlığa, özellikle bu hikayelerime karşı oluyorsa oldukça sert olabilirim. Bu yüzden haklı olarak eleştirin, lütfen.

Sorduğunuz birkaç soruya yanıt verip, yeni kitaba başlayana kadar veda edeceğim.

Evet, Bedel'in ikinci kitabı olacak.

Sıklıkla sorduğunuz, 'Bedel'e burada devam etmeyeceksen nerede edeceksin?' dediğim gibi bu bir yanlış anlaşılmaydı bununla beraber Bedel'e wattpad de devam etmemi isteyenler olmuş. Bedel'e zaten burada devam edeceğim arkadaşlar. Merak etmeyin, Bedel'siz bırakmayacağım sizi. (:

Ve genelde yorumlarda bahsi geçen, 'Sonu güzel bitsin.' diyenleriniz olmuş. Sondan bahsetmeyeceğim. Fakat sadece şunu söyleyebilirim sanırım. İkinci kitap bu kitabın yarısı kadar olacak ve karakter ağzından yazılmayacak büyük bir ihtimalle. 

İkinci kitaba kadar Bedelle hoşça kalın. ^^