TOKAT

569 36 12
                                    

Elsa'nın ağzından....

3. güne an itibariyle başlamış olduk.

Gece yarısını geçmiştik büyük ihtimalle.Jack'in yanında uzanıyordum ona bakmıyordum sadece dolunaya bakıp dua ediyordum.

Bu gece daha fazla canım yanıyor kalbim haddinden fazla sıkışıp beni öldürecek kıvama geliyordu ciğerlerimde ise sanki kor ateşler vardı.

Kötü bir şey olacak,hissediyorum.Bu his çok yoğun ve çok yakın içimdeki korlar beni boğacak artık kesik kesik nefesler alıyordum.

Ormandan çıkan her bir ses her hışırtı irkilmeme sebep oluyordu.

Jack'e sarılmak istesemde bunu tabiki yapmayacaktım.

Onun yerine göğsüme bana aldığı hançerleri bastırıyordum.

(Medyada hançer)

Merida dün vermişti bunları bana.Demek ben kendime bir şey ararken oda sadece beni izlemiyormuş.

Fakat bunları fazla düşünemiyordum içimdeki tarifi olmayan huzursuzluk bunu engelliyordu.

Zorla yutkundum nefes almak işkenceden farksız bir hal almıştı.

Başımı yavaşça sola çevirip Jack'e baktım.

İçimdeki sıkıntı yersizdi.Mutlu olmam,yahut heyecanlı olmalıydım.Rapunzel'in yarasından sadece ufak bir iz kalmıştı Hıccup bu gece dinlenmesini söylemişti.Eğer iyileştirmeyi denerse küçük izin büyüyeceğini ve daha fazla zaman kaybettireceği için Rapunzel yarın sabah deneyecekti iyileştirmeyi.

Ama olmuyordu bu his geçmiyor aksine artıyordu.Jack'in yüzünü biraz daha inceledim ve kaşkarımı çattım.

Bu gece daha fazla mı terlemişti ne?

Yüzünde boncuk boncuk olan damlacıklar yüz hatlarına dayanamayıp kayıyordu.Yerimde doğruldum yanı başımda olan bez parçarını alıp nazikçe damlaları silmeye başladım.

Damlaları temizleyince gülümsedim ve elimi yanağına koydum.

Aman Tanrım!Nasıl fark edemedim?Ateşi vardı.

İçimde huzursuz his yerini tedirginliğe bıraktı.

Belki yanılmışdır diye ellerimle bir kaç kez daha kontrol etmem sonucu değiştirmemişti.

Ateşi fazla değildi ama yinede vardı işte.

Ayağa kalkıp kenardaki yarısı su dolu kovaya ilerledim.Kimseyi uyandırmaya gerek duymamıştım.Bu basit bir şeydi altından kalkabilirdim rahatsızlık vermeye gerek yoktu.

Tekrar baş ucuna çöktüm ve bezi ıslatıp anlına yerleştirdim ve üzerindeki battaniyeyi beline kadar indirdim.

Bu sırada yanaklarını tekrardan terler yerleşmişti bile.

........................

Yarım saatti bezi değiştirip duruyordum ve terini siliyordum.Artık suda ısınmaya başlamıştı değiştirdiğim bezler pek bir şey ifade etmiyordu.

Acaba suyu soğutmak için gücümü mü kullansam?

Bence gayet iyi bir fikir.Parmağımı kovanın üstünde çevirirken parmağımla birlikte bir kaç kartaneside dönüyordu.

İşimi bitirince eğilip içine baktım.

Bu güçlerden gerçekten nefret ediyorum bir kerede işime yarasın.

Suyu tamamen dondurmuştum.Kovayı kaldırıp ters çevirince buz kalıbı kayarak yere düştü.

Elimdeki suyuda kaybetmiştim gidip yenisini almak zorundayım.

KARANLIĞIN BUZUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin