SAVAŞ YAKIN

347 32 3
                                    

Uzatmaya gerek duymuyorum artık yavaş yavaş finale yaklaşıyoruz..

Ertesi gün günbatımı....

Rapunzel'in ağzından......

Bir gündür ejderha üzerindeydik ve çoğu zamanımı uyuyarak geçirmeme rağmen yorgundum.

Herkes kendi halinde uçuyordu ikizler sürekli kavga ediyor Südüklü ve babasıda kendi aralarında tartışıyordu.

Eugene ve Hıccup Astrid'le benim yanımızda uçuyorlardı sohbet ederek.

Biraz durup Eugene izledim oda farketmişçesine bana baktı.Ben biraz paniklesemde yakalamdığım için hemen toparlandım,oda konuşmaya başladı.

-Günaydın sarı cadı.

Dedi gülümseyerek bende cevap vermek yerine sadece gülümseyip başımı salladım.

Bakışları belime kaydı ve gülerek tekrar konuştu.

-O tavayı hala yanına aldığına inanamıyorum.

Bende sözüyle belimdeki kemere taktığım tavaya baktım.Neden aldığımı bilmiyorum sadece almak istemiştim o kadar.Yinede konuşma gereği duydum.

-İşe yarayacağını düşünüyorum ve eminim yarayacaktırda inanıyorum.

Güldü.

-İşe yarayacağı zamanı görmek isterim doğrusu.

Sadece dil çıkarmakla yetindim.Etrafa bakındım yüzlerce metre yüksekte rüzgarlarla birlikte uçuyorduk.

-Ne yani beni yenebileceğini mi sanıyorsun?Kesinlikle kabul etmiyorum dostum.

Merida'nın sesiyle başımı ona çevrildi.Biraz altımızda sağ çaprazımızdaydı.

Gustav'ın arkasında oturuyor ve korkudan hala sıkı sıkı tutuyordu onu.Ama bu duruma rağmen laf atmaya devam ediyordu.

-Korkudan bana yapışarak yaşamına devam eden birine göre hala çok iddalısınız bakıyorum.

Gustav bilmiş bir tavırla alay ederek.

-Ha ha ha.Gülmekten öleceğim şimdi.Ayaklarımın yere basması daha güzel ve ben 7/24 ejderhayla yaşamıyorum.

-En azından rüzgarı sevseydin be bak ne güzel esiyor işte.Sert esiyor ama seversin herhalde.

Dedi inatla onu memnun etmek için.Ama Merida ona göz devirdi.

-Şaka yapıyorsun değil mi?İstediğim zaman bundan çok daha güçlü bir rüzgar,hatta hortum yapabileceğimin farkında mısın acaba?

Gustav bunu duyunca şakınlıkla gözleri açıldı ama Merida arkasında olduğu için bunu görememişti.Sanırım Gustav onun bu kadar güçlü olmasını beklemiyordu.

-He..herneyse.Yalnız kollarını biraz çeksen nefrs alma yetimi kaybetmek istemiyorum.

-Hayır burada senin nefes alman değil benim düşmemem önemli.

Gustav göz devirdi Merida bunuda göremedi tabi ve sesine bıkkınlık ekleyerek konuştu Gustav.

-Gerçekten mi?

Merida'nın gözlerinden belirsizlikler geçti.

-Belki biraz nefes almana izin verebilirim.Birazcık ama.

Kıkırdadım onları izlerken.

-Ne o prenses?Komik bir şey mi oldu?

-Gustav ve Merida'ya baksana,ne diyorsun?Sence?

KARANLIĞIN BUZUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin