KARANLIĞIN BUZU

KAVUŞMA

Jack'in ağzından......

İki gün.İki gündür başından ayrılmadığım halde uyandığında bu gördüğüm muameleyi hak etmiyordum.

Tamam belki hak etmişte olabilirim ama sorun bu değil sorun ümidimin son kırıntılarıda can çekişerek tarihe karışmasıydı.

Gri kapalı gökyüzündeki yaşlı gözlerimi tekrar yumdum sıkıca bunu yaparken bir kaç damla süzüldü yüzüme.

Rapunzel'in yanına uzanmış saç uclarıyla oynuyordum onun.Bu beni az da olsa rahatlatıyordu.

Gözlerimi bir süre sonra açtım ve başımı hafifçe kaldırarak kayanın üstüne sırtı bana dönük oturan prensese baktım.

Ben bunu istemememiştim.Ben onsuz bir an dahi istememişken aramıza alev alev yanan dağlar girmişti.Buda yetmezmiş gibi içimden bir seste ikimizin soğukluğu bile o dağları söndüremeyecek diyordu.

Yalan söylüyor olsun bana bu ses yoksa ne yapardım ben?

Belkide zamanla unuturdum.Olamaz mı?Olabilir sonuçta o.....o işte.Kalbim nasıl onu gizli sevdiyse yine gizlice çıkardı aklımdan.

Belki bir pazar yerinde,belki bir dükkanda veya gelecekte karşılaşacağım herhangi bir kızı tekrar severdim olamaz mı?

Olabilir mi bu?Kalbe giren çıkar mı?Yüreğim bu kadar yanarken hangi kız onun kadar soğuk olup bu ateşi dindirebilir ki?

Ölüm gibi geliyor her sözünü düşünmek.Can yakıyor ve kalp sancısı.Ah en kötüsüde kalbime oturan o acı sancı.

Düşüncesi bile bedenimde keskin bir acıya sebep oluyordu.

Bedenim kasılırken ellerimdeki saçlarda çekilmiş oldu.

Rapunzel'den bir mırıltı yükselirken kımıldandı yüzü koluma sürtünce komut verilmişti bile.

Başını omzuma yerleştirirken kollarınıda belime yerleştirmişti.Rahat etmesi içinde başını koyduğu omzumu başını diğer tarafına geçirip belinde birleştirdiğim ellerimde hala bir tutam saçı vardı elimde.

Ne demişti o bana?Yeni bir prens bulmak ha?

Yapar mıydı?Yapmazdı ki.Niye yapsın kendine prens?

Ama kendisi birisini sevmese bile o bir kraliçe.Ülkesine karşı sorumlulukları vardı evlenmesi gerekecekti.

Hayatında başka bir adam olacaktı,ona sevebilme hakkına sahip olan,ona sarılma hakkına sahip olan,kokusunu doyasıya çekebilme hakkına sahip olan,ona dokunabilme hakkına sahip olan başka bir adam.

Nefesim daralıyordu düşündükçe deliriyordum.

Sevmek için kalbime almaktan korktuğum kızı başkası sevecek.Sarılmak bile cenneti bana verirken başkası bunu hissedecek miydi?Tek bir nefesle kendimden geçtiğim kokusuyla başkası sarhoş olacaktı.Benim daha dokunmaya kıyamadığım pembe dudaklarını başkası kendine esir edecekti.

Beynimdeki düşünceler kalbime ağır gelmişti.

Yavaş yavaş aydınlanan bulutlara katlanamadım ve gözlerimi kapattım.

İyi şeyler düşünmek istiyordum biraz iki gündür bedenim acı,korku ve ikilemler arasında parçalanıyordu.

Prenses yüzündendi buda.Bedeni iyileşmiş olsada zihnen ağır yaralı kalmıştı ve bunu sadece kendi aşabilirdi kabuslarından uyanarak.

Gördüğü kabuslar vede Kara'nın işkencesi ona ağır gelmiştiki uzun süre uyanmamıştı.

Ama kabuslar bitti en azından onun için,benim için yeni başlıyor gibi.