Medya: 1 adet vahşi kaplan, Lisa.
ALEX
"Burası tamam." Benden onayı alan Jason başını sallayıp elindeki telsizi dudaklarına doğru götürdü.
"Pekâlâ, millet! Herkes yerlerini alsın. Ve Tony, eğer o taramalın bir kez bile hedefini şaşarsa beni uğraştırmadan kendine sıkmayı unutma." Telsizin diğer ucundan genç bir kahkaha duyuldu.
"Bu benim taramalım seni ihtiyar, asla ıskalamaz." Telsizi aşağıya indirdikten sonra bana doğru dönüp gülerek konuştu.
"İlk taramalısını on yedi yaşındayken yaptı. Veledin teki ama dediği gibi dostum, asla ıskalamaz." Az önce doldurduğum silahı belime yerleştirirken konuşuyordum.
"Umalım da öyle olsun. Hata yapma şansımız yok."
"Şu içeridekini gerçekten çok seviyorsun, ha?"
Göz ucuyla Jason'ın baktığı yere baktım. Salondaki pencerelerden en uzak koltukta Evelyn'le birlikte oturan Lisa'ya bakıyordu. Bir eli Evelyn'in elini tutarken diğer elinin tırnaklarını ısırmaya başlamıştı. Vakit yaklaştıkça gerginliğinin arttığını görmemek imkânsızdı. Ama dediğim gibi, bunu da atlatacaktık ve sonunda yataktan çıkmasına izin vermeyecektim.
"Zor kadın." dedim durgun bir sesle. "Ama benim kadınım."
"Yanına gelmeden önce beni köşeye çekip arkanı kollamamı istedi." Kendime engel olamayarak hafifçe güldüm. Hala onu izliyordum. Evelyn'i hüzünle izleyişini. Ah, Liz. "Aslında pek istemek gibi değildi. Eğer yapmazsam ne olursa olsun gelip beni bulur burnumun içine çivi doldururmuş falan."
"Ondan gerçekten korkmalısın. Minik biri olduğu doğru ama nasıl yapıyorsa birden vahşi bir kaplana dönüşüyor."
"Lanet olsun." Gözlerimi sonunda ona çevirebildiğimde yüzünün buruşmuş olduğunu gördüm. "Bana şuan onu çıplak olarak hayal ettiğini söyleme." Diğer silahı da hızlı bir şekilde doldurup belimin diğer yanına taktım.
"Tamam, söylemem."
"Aşkınızı sikeyim."
Jason mutfak masasının üzerinde kalmış diğer silahları toplayıp ona verdiğim sırt çantasının içine yerleştirmeye başladığında Gale elindeki dürbünle aniden içeri girdi. Siyah saçlarını geriye yatırıp Emma'dan aldığı lastikle tepede toplamıştı. İşte şimdi kesinlikle ibnelere benziyordu.
"Burada durup kıçınızı parmaklamayı sevdiğinizi biliyorum ama Ted'in Mustang'lerinden biri caddeye girdi bile. Oyun zamanı sizi acınası piçler, kollayın götünüzü!"
Lisa'nın bunu duyup oturduğu yerden ayaklandığını görünce mutfaktan çıkıp salona doğru yürümeye başladım. Lisa'nın elini sıkı sıkıya tutmuş olan Evelyn de etraftaki hareketlenme yüzünden korkmuşa benziyordu.
"Geliyorlar mı?" diye sordu Lisa salonun ortasında karşılaştığımızda. Güçlü durmaya çalışıyordu. Evelyn'in bacaklarıma sarılmasına izin verip bir elimle onun minik omzunu kavradım.
"Evet ve bunu halledebileceğimizi biliyorsun."
"Eğer vurulursan yarana tuz basarım Alex. Yemin ederim ki yaparım bunu." Eğilip alnına endişeli dolu gözlerini bir anlığına da olsa kapatmasını sağlayacak bir öpücük kondurdum.
"Biliyorum. Bir şey olmayacak, güven bana."
"Karşılaşmaya son yüz metre beyler." Gale'in sesi onu kendine getirmiş olmalıydı ki derin bir nefes alıp bunu yapacağını anlatırcasına kararlılıkla başını salladı.
![](https://img.wattpad.com/cover/42903450-288-k59547.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küllerin Doğuşu
Genel KurguEtraftaki onca insana rağmen, yalnız. Duyduğu tüm çığlıklara rağmen, sessiz. Ettiği tüm yeminlere rağmen, günahkâr. Bulanıklığın tam içinde, kurtuluştan çok uzakta. Küllerin Doğuşu, iki umutsuz ruhun hikayesi.. Peki aşk, yetebilir miydi külleri yeni...