Lai, Rite Şehri'nin tanıdık surlarını gördüğünde şehre ilk gelişini düşünmeden edemedi. O zaman ürkek ve narin yapısıyla surların yaydığı mavi dumanların karşısında nutku tutulmuştu, ancak şimdiyse bu dumanlar ona evi ve aileyi anımsatıyordu. Giriş kapısındaki muhafızları selamladıktan sonra kale kapısından girdiler ve Houji ailesinin konakladığı binaya doğru ilerlemeye başladılar. Aynı sokak, aynı flama ve aynı ihtişam...
Onları binanın giriş kapısında Aries karşıladı.Dizlerine uzanan açık mavi elbisesi ve zümrüt yeşili gözleriyle efsanelerde geçen orman perilerinden pek bir farkı yoktu. Sıcak bir gülümseme, özlem dolu bir sarılma ve ardından kardeşlerin kahkahaları... Lai önce Aries tarafından neredeyse kemikleri kırılana dek kucaklanmış ardından solgun suratlı Valor'un darbesiyle yere serilmişti.
Valor gücünü test etmek için hafif bir darbe savurduğu Lai'ye bakarak şaşkın bir ses tonuyla: ''Üst seviye Houtian Alemi mi? Lai söylesene bana, gerçekten bir insan mısın?'' diye sordu. Valor'un cümleleri giriş katında yankılanınca kardeşlerin hepsi durumun anormalliği karşısında sessiz çığlıklar atmak zorunda kalmış ve merak dolu bakışlarını Lai'ye çevirmişlerdi. Başıyla onaylayan Lai ise sağ eliyle zeminden destek alarak ayağa kalktığında yüzünde başarının getirdiği gurur dolu bir ifade vardı. Kardeşler elbette şaşırmakta haklıydı. Üst seviye Houtian Alemi... Bu güç yaşadıkları dünyada kişilerin öyle on üç yaşına basmadan elde edebilecekleri bir güç değildi ve hepsi de bunun farkındaydı. Bu yüzden Lai'ye anlamsız bakışlar fırlatıyorlar ve akıllarında kendilerince senaryolar üretiyorlardı. Bu senaryolardan Marton'a ait olanı Lai'nin gizemli bir objeyle karşılaşıp bir anda güç patlaması yaşamasını konu alıyordu. Valor ise durumun Lai'nin Tao kalbiyle bir ilgisi olabileceğinden şüphelenmişti. Yine de ailenin en küçük üyesinin böyle bir başarı sergilemesi büyük kardeşleri oldukça mutlu etmişti, özellikle de bulundukları kritik durumu düşündüklerinde bu mutluluk katlanarak artıyordu.
''Hoş geldin evlat.'' Sandulf'un derin sesi giriş katının duvarlarına çarparak kaybolduğunda Lai etrafındaki uzay-zamanın sekteye uğradığını hissetti, Trin'in yanında bir anda beliren Sandulf'u görünce ise iç geçirerek başını öne doğru eğdi. Işınlanma! Bu teknik yalnızca Uzay Tao'suna dair bilgilere sahip kişiler tarafından kullanılabiliyordu ve Zaman Tao'suyla da yakın bir ilişkisi vardı.
Sandulf ifadesiz bir suratla: ''Otur Lai, konuşacaklarımız var.'' dedi ve Lai'nin sandalyelerden birine oturduğunu görünce konuşmaya başladı: '' Öncelikle sana ailemizin bulunduğu durumla ilgili birkaç şey söylemek istiyorum. Jarlan Ormanı'nda eğitim yapman da bu konuyla bağlantılı aslında. Bildiğin gibi atamız Houji, Cennet'ten sürgün edildikten sonra bu dünyaya yerleşmiş ve ölümsüzlük yolunda yürümeye başlamıştır. Geride bıraktığı çocukları ise aradan geçen milyonlarca yılda Houji soy ismini yaşatmaya devam ederek İmparatorluğun soylu aileleri arasına girmeyi başarmıştır. Geride kalan milyonlarca yıldan sonra ailemizin namı Taoist dünyasının dört bir yanına yayılmayı başarmıştı ancak bu durum öngöremediğimiz birçok tehlikeyi de beraberinde getirmişti. Diğer soylu aileler yükselişimizden endişelenmeye başladıkları için güç arayışına girdiler ve sonuç olarak ailemize saldırmaya karar verdiler. Dört büyük ailenin kurduğu ittifak karşısında binlerce yıl mücadele ettik. Öldük ama öldürdük de! Ancak geçen zamanla birlikte bizden sayıca üstün olan düşmanlarımıza yenik düşmeye başladık. İmparatorluktan defalarca kez yardım istememize rağmen bu çağrılarımıza geri dönüş alamadık ve tek başımıza mücadele etmeye devam ettik. Ta ki kardeşim ve onun eşini kaybedene dek... Verdiğimiz iki kayıptan sonra ailemiz İmparatorluğun soylu ailelerinden çıkarılarak bu ufak şehre sürüldü. Sürgüne gönderildikten sonra diğer kardeşlerim başka dünyaları keşfetmeye gittiler. Ben ise burada ölen kardeşimin çocuklarına göz kulak olmak için kaldım. Ama kim bu ailelerin tekrar bize saldıracağını bilebilirdi ki? Bize yaşattıkları onca şeyden sonra bile kalplerindeki korkuyu yenememişlerdi. İşte onların üzerinde böyle bir etki bırakmıştık! Bu sebeple Houji ailesini kökünden kazımak için tekrar harekete geçtiler. Sen de bu saldırıların tekrar başladığı bir dönemde ailemize katıldın. Büyük ailelerin en önem verdiği şey yeni nesillerdir Lai, gençliğin potansiyeli! Bu potansiyel ki gelişerek gölgelerde saklananlara ışığa çıkma gücü verebilecek! Tao kalbin, doğa enerjinin saflığı ve algı yeteneğin seni bu genç potansiyeller arasında en üstlere taşıyor evlat! Eğer bu potansiyel diğer ailelerin kulağına gitseydi ve sen burada yaşamaya devam etseydin, korkarım yaşamını on üç yaşına girmeden yitirecektin. Böylece Jarlan Ormanı'na gitmene ve diğer ailelerden uzaklaşmana karar verdim. Şimdi sana baktığımda verdiğim kararın doğru olduğunu görebiliyorum, beni hayal kırıklığına uğratmadın!'' dedi ve Lai'ye sıcak bir bakış fırlattı. Sandulf'un hüzünlü yüz hatlarında bir süre kaybolan Lai ise duydukları karşısında henüz isimlerini bile bilmediği bu dört aileden nefret etmeye başlamıştı bile. Sandulf, boğazını temizledikten sonra: ''Evet, ailemizin şu anki durumu anlattığım gibi. Bu içinden çıkılması imkansız görünen sorunlar silsilesi neredeyse umudumuzu yitirmemize sebep olmuştu ki ortaya sen çıktın! Aynı karanlık gökyüzünü aydınlatmaya başlayan güneş ışıkları gibi! Eğer potansiyelini tam olarak ortaya çıkarabilirsen günün birinde gökyüzünü kaplayan bir Güneş'e dönüşebilirsin evlat! Evet, bizim Güneş'imiz olabilirsin! Bunu nasıl yapacağın ise sana bağlı. Şimdilik geçici bir çözüm bulmuş sayılabiliriz. Trin'in sana İmparatorluk Akademisi'nden bahsettiğini varsayıyorum. Bu akademiye girmeyi başaran öğrencilerin aileleri İmparatorluk tarafından koruma altına alınır. Eğer sende beş gün sonra yapılacak seçmeleri geçebilirsen bizlere tekrar umut vermiş olacaksın. Ayrıca akademide alacağın eğitim de senin için mükemmel bir fırsat olacaktır. Yine de karar senin, ne yapmak istiyorsun?'' dedi ve sessizce Lai'nin cevabını beklemeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lai
FantasiaDüzenin ve karmanın sarsılmaz bütünlüğünün evreni gözettiği zamanlarda, kendilerine Taoist diyen kişiler ölümsüzlüğü elde etmek adına bir yolculuğa çıkarlardı. Cennet'in buyruğu altında sayısız teste tabi tutulan ve bu uğurda zaman zaman can veren b...