''Uzak diyarlarda adımladık sonsuz toprakları, sanırsın gökten düşmüş toprak parçaları...
Şanımızı kazımak için çıktığımız görevde, kaybettik boşluğa düşen yoldaşlarımızı,
Savaş nidalarına eşlik etti kılıç kıvılcımları, kızıla boyandı eski kıfayet paçavraları,
Cennet'e ulaşan heybetimizle sardık saflarımızı, ne güneş geçti aramızdan ne de meltem rüzgarları...
Kanın rengi kırmızıdır derlerdi, o gün anladık kırmızının anlamını,
Erise de kalkanlarımız yağan yağmurların altında, eğmedik başımızı, savunduk ırkımızı,
Ey nefestir kalplerimizi titreten, şanlı generallerimiz nidalarımıza eşlik eden, ey Cennet'tir bizlere diz çöktüren, yoldaşlardır omzumuzu sürükleyen,
Bırakmayın, kaldırın kılıçlarınızı, yeni gün doğarken belirir umudun ışıkları, sarılır kollarımıza annelerin feryatları, gün ağar gök parıldar, biz yine indirmeyiz dik duran başlarımızı....''
''Güzel şiir...'' Diye söylendi uzun saçlı kadın.
(Not: Devamı novelgunleri.com'da!)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lai
FantasiaDüzenin ve karmanın sarsılmaz bütünlüğünün evreni gözettiği zamanlarda, kendilerine Taoist diyen kişiler ölümsüzlüğü elde etmek adına bir yolculuğa çıkarlardı. Cennet'in buyruğu altında sayısız teste tabi tutulan ve bu uğurda zaman zaman can veren b...