Hartes hemen yukarısından gelen sesi duyunca kendini ileri doğru attı.Tahres hemen atlayıp bir yumruk attı,Hartes ileri doğru atladığı için Tahres'in yumruğu toprak zemine çarpıp yeri salladı,devasa çatlaklar ona doğru ilerlerken,Hartes yukarıya zıplayıp bir dalın üstünde durdu.
Tahres çocuğun az önce olduğu yere atlayıp,çocuğa bakarak sırıttı.Çakrasını boşuna harcamamak için Radon'un Kaya Yılanını kapattı.Altın Mod'a sahip olsada,bir çocuk için Tanrı Tekniği kullanmaya gerek yoktu,zaten Megas şu an ölü sayılırdı.Tamamen çocuğa odaklanabilirdi.Çocuk korkarsa,daha kolay hata yapardı.
"Hey çocuk,ismin ne?"
Hartes bir plan düşünmek için zaman kazanmalıydı,bunu da ancak konuşarak yapabilirdi.
"Hartes."
"Hartes.Seni hiç unutmayacağım Hartes,neden biliyormusun?"
Hartes rahatsız olsada zaman kazanmak için cevapladı.
"Neden?"
Tahres sırıttı."Çünkü gözlerini çıkarırken,atacağın çığlıklar hep kulaklarımda olacak."Tahres aniden saldırdı,Hartes adamın konuşmasını dinlerken karnına gelen güçlü yumruk onu havada metrelerce geriye savurdu.
Birkaç dala çarparak durabildiğinde yere düştü,dirseklerinin ve dizlerinin üzerinde durdu,ağzından kan akıyordu ve akciğerleri bu ani yumruğun etkisiyle bütün nefesi dışarı vermiş,Hartes'i nefessiz bırakmıştı.
Hartes hala kendine gelememişken, Tahres yokluktan gelip bütün gücüyle Hartes'in böbreklerine bir tekme attı.Hartes havada uçup on metre ilerde ki başka bir ağacın gövdesine çarparak durabildi.
Durabildiğinde ise durumu çok daha kötüydü,ama bu sefer başını kaldırıp kahkaha atarak kendine doğru gelen Tahres'i görebildi.Altın Mod'u aldığı darbelerden dolayı kapanmıştı,ve şu anda tekrar açamayacak kadar yorgundu.
Ama burada pes edemezdi,Megas tuzağa düşmüş olabilirdi,ama Lara ve Loren kaçıyordu ve bu adamsa gözlerinin peşindeydi.Diğerlerine zaman kazandırmak için bu dövüşü olabildiğince uzatmak zorundaydı,yavaşça,acıdan sızlayan vücudunu titreyen bacaklarıyla taşımaya çalıştı.
Midesini,çakra havuzunu kontrol ederek ne kadar az çakrası kaldığını gördü.Bu dövüşü uzatmak yada kazanmak istiyorsa çakra toplayıp,bir plan yapmalıydı.Tahres kahkaha atmayı kesip vahşice ona bakarken,kalan çakrasını birazını ayaklarında gönderdi,çakra kendisini yukarıya fırlatırken Tahres bağırıp saldırdı.
Daldan dala atlayarak ve arkasında ki düşmanı peşinden sürükleyerek zaman kazanmaya başladı.
Tahres peşinden geliyor,atladığı dallara birer yumruk atarak kırılmalarını sağlıyor ve Hartes'i hata yapmaya zorluyordu.Hartes,savaşçı kıyafetinden Megas'ın ona verdiği ve şu ana dek varlığını unuttuğu,bezle kapatılmış beş adet ufak top çıkardı.Hepsi ellerine sığabiliyordu ve cebinde biraz daha vardı.Megas bunların hava kullanan büyücüler tarafından sıkıştırılmış gaz olduğunu söylemişti ve üstlerine ufak birer çizik attıktan sonra hemen patlıyorlardı.Büyüyle sıkıştırıldıkları için içlerinde çok fazla gaz vardı ve beş tanesi Hartes'e dinlenip,plan yapmasına yeterdi.
Tahres hala arkasından gelirken,Kirtan da iken bir süre birlikte yaşadığı yaşlı adamın ona verdiği bıçağı çıkardı,hızla ufak toplara birer çizik attı,başka bir dala zıpladı,havada arkasını döndü ve topları Tahres'e attı.
Toplar anında patlayıp devasa bir gaz bulutuna dönüşürken,Hartes kolayca bulunamamak için başka bir ağacın en tepesine doğru zıplamaya başladı,neredeyse tepeye geldiğinde hem çok yorulmuş,hemde başı dönmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ningendo
FantasySiyahlar içerisinde ki adam yukarıya doğru sıçradı ve üstünde neredeyse yok olmuş bir klanın arması bulunan devasa bir sütun'un üstüne kondu.Yıldırımlarla dolu gökyüzüne baktı,vahşice ve çılgınca bir kahkaha attı.Başını aşagıya çevirip bir zamanlar...