Edizin siyah Mercedes'inin koltukları benim yatağımdan rahat . Edizin kapıyı açmasıyla gözlerimi açtım . Biraz daha geç gelseydi bu rahatlıkla horul horul uyurdum heralde .
" Eee televizyona falan çıkmamışızdır dimi ? " dedim telaşla . Belgesele çıksak rezillik bi yana şu anda benim derste olduğunu zanneden babamın azarıyla hiç uğraşamazdım . Zaten burda olduğumu bilse ...
Soruma karşılık Ediz'in sinirli bakışlarıyla karşılaştım . Cevap vermek yerine arabayı çalıştırıp haza bastı ..
" Cevap versene !! " dedim bağırarak . Böyle takmayan insanlar ne kadar da itici . Ama Edizin o mavi gözlerini gördükten sonra ona itici demek imkansız .
" Bana bağırma ! " oda bana bağırmıştı . Bu aslında bağırmak değil , baya baya kükremişti .
" Ozaman sende bana cevap ver . Sen nasıl coolluğunu karizmanı düşünüyosan bende babamın azarını düşünüyorum . Tek derdi olan sen değilsin ! "
" Televizyona falan çıkmadık çıkmıycaz . Biz havuza düşerken kameramanlar kamerayı kapatmış . Canlı yayın falan olmamış . Ayrıca telefondan videoya çeken falan da yok " dedi hızlı hızlı . Baya sinirliydi .
Yarım saat kadar önce havuzda kahkaha atarak bana su atan Edizle bu Ediz arasında dağlar kadar fark vardı .
" Neden sinirlisin ? " diyebildim sonsuz gibi gelen bir kaç dakika sonra .
" Çok konuşuyosun " dedi soğuk tavrıyla . Aman çokta umurumda
Lanet olsun ki umurumda . Merakımdan mı yoksa Edize olan zaafımdan mı bilmiyorum ama bilmek istiyodum .
" Neden sinirlisin Ediz ? " dedim tekrar . Beni arabadan atmassa iyidir ..
" Rezil ettin beni " dedi sonunda .
" Hani iddiaya girdiğim çocuklardan değildin ? Hani bütün kurallar açık olucaktı ? Kuralına göre oynuyorum işte " dedim biraz yükselen sesimle . Yok yok kesin beni atıcak arabadan .
" O genel müdür kim biliyo musun ? Benim babamın arkadaşı . Onun yerinde böyle bişey yaptığımı duysa .. Bidakika ya . Ben sana neden hesap veriyorum ? Neden sinirliysem sinirliyim sanane ? "
" İnsanlığından hesap verebilirsin mesela . Merak ettim sordum işte . " şuna bak ya ben onu düşünüyorum o gelmiş sanane diyo .
Son sözümle hızla giden arabayı frene basarak durdurdu . Cama yapışmaktan son anda kurtulup koltuğu tuttum . Ben daha kendime gelememişken o emniyet kemerini hızla çıkarıp arabadan indi . Hızlı - hatta koşar - adımlarla gelip kapımı açıp kolumdan tuttuğu gibi beni dışarı çıkardı .
Sonunda arabadan atıyo işte -,-" Bana bak baş belası . Sakın bana aşık olayım deme , sakın . Bana güvenme , bana acıma , beni merak etme ! Ne filmlere nede kitaplara benzer gerçek hayat . Kız gelir kötü çocuğu iyileştirir . Sonsuza kadar mutlu yaşarlar . Bunlar hep palavra ! Ben seni sevmem . Ben kimseyi sevmem . İyileştiremeyeceğin kadar vahimim ben , iyileştiremiyceğin kadar yalnızım ! Bunları aklına sok , bana değer verme . " dedi bağırarak .
Kızaran gözlerime lanet .
Islanan yanağıma lanet .
Ağlamaklı sesimle " Sende haklısın yalnızlık işine geliyor . Kimseye değer vermemek kimseyi kaybetme korkusuyla yaşamamak en güzeli . Ama canın yanmasın diye sevgiye göz yumamazsın . Belki ben değil ama biri gelicek o kalbini açmak zorunda kalıcaksın . Çünki inkar ettiğin her saniye nefessiz kalıcaksın . Ama merak etme sana değer verdiğim yada vereceğim yok . Senin gibilerine değer verecek insan salaktır zaten ! " dedim son cümlemde sesimi yükselterek . Gözümden akan yaşlar umurumda değildi artık . Tek istediğim bir an önce eve gitmek .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baş Belası(AskıyaAlındı)
ChickLit"Bırak beni!!" Kolumu birkez daha çekip gecenin karanlığında hızlı hızlı ilerlemeye başladım. Boş sokakta yankılanan topuklularımın sesi hiç olmadığı kadar sinir bozucu geliyordu. "Beni dinliyceksin!" Kolumu tekrar kurtarmaya çalıştım ama benden k...