-44- Daha sıkı

134K 3.4K 1.2K
                                    

Bölüm geciktiği için çok özür dilerim. Aslında dün paylaşıcaktım ama internet gittiği için paylaşamadım. Affedersiniz :(

Ne ?  50.000'e yakın bakış mı? Siz harikasınız!! Siz baktıkça, beğendikçe ben daha çok yazmak istiyorum. Yorumlarınızı gülümseyerek okuyorum ve hepinize cevap veriyorum. Çok teşekkür ederim :)

İyi okumalar :*

Cidden, o kas yığınına vurduğunda Edizin canı acımıyormuydu? Her ne kadar adam karşı gelmesede şahsen ben o adama vursam ben uçarım. Ediz sanki hissizmiş gibi vuruyordu. Ya Edizin özel gücü vardı yada Ediz iyi bir dövüşcüydü. Sanırım ikinci seçenek dünya yasalarına daha uygun.

Sıkılmış bir şekilde Can'a baktım ve "Ne zaman biticek?" dedim. Can omuz silktikten sonra "Sinirini atınca." diyince gözlerimi devirdim. O ne güzel sinir atma yöntemiymiş öyle. YUMRUKLAMAK.

Birden ayağa kalkınca Can bana uçuruma gidiyormuşum gibi baktı. "Ediz" diye seslendiğimdeyse sanki uçurumdan düşüyormuşum gibi baktı. Ne var ya, benide yumrukluycak değil ya? Yumruklamasını bozduğum için. Anaam ya yumruklarsa.

Ediz sinirli ifadesiyle bana döndüğünde Cana neden beni uyarmadın?, bakışları attım. Oysa dedim ama dinlemedin, bakışlarından yolladı. Kahretsin susmayan çenem!

"Şeeyy. Be-ben acıktım daa." 

"Yani?" dedi Ediz önüne düşen hafif perçemli saçını geriye atarken. Terli yüzüyle bile yakışıklılığı Brad Pitt'i sollardı. 

"Karnım aç işte." Ediz kaldırdığı yumruğu adamdan çekerek ellerini birbirine çarptı. "Git ye ozaman."

"Burda mutfak var mıdır ki?" dedim çevreme bakınırken. Mekan dediği kullanılmayan büyük bir fabrikaydı. Ürkütücü ve Edizin hobisine -yumruklama- uygun bir yerdi. Burda adamın kolunu bacağını testereyle kessen kimse duymazdı. Acaba şu Güneş uzun bacaklısını bende buraya mı getirsem?

Kahkaha sesini duyduğumda Edize döndüm. "Sence?" dedi elini açıp mekanı gösterirken. Biraz önce saçma bir sebepten dolayı Edizin siniriyle birebir yumruklanmış olan adam Ediz şimdi kahkaha atınca ağzı o şeklini aldı. Cidden, kavga için başka sebep bulamamış mıydı? Ağrı Dağı ha? Hahahah.

"Ediz ölcem açlıktan." diye yakındığımda Cana döndü. "Arabaya geçin, geliyorum." Zaferle Cana baktım ve arabaya doğru yöneldim.

Ediz "Araba o tarafta değil baş belası" diyince topuklarımda geri dönerek diğer tarafa yürüdüm. "O tarafta da değil" Ah, cidden mi?

Edize dil çıkardıktan sonra Cana döndüm. Can eliyle arkasını işaret edince o tarafa yürümeye başladım. Yine ben, yine rezillik.

Arabanın yatağımdan rahat koltuğuna yayılırken Canda arka koltuğa geçti. "Birini yumruklarken ben durduysaydım yeni yumruklama kurbanı ben olurdum" diye homurdanınca kıkırdadım.

"Çok sevgi dolu kuzenlersiniz." dedim kıkırdamamı kesmeye çalışarak.

"Ya sormaa" diye mırıldanıp kollarını göğsünde birleştirdiğinde daha fazla kıkırdadım.

"Seni seviyor." dedim dikiz aynasından ona bakarken. 

"Senide." diyince kıkırdamam kesildi. Gözlerimi kaçırıp bize doğru yaklaşan siyahlara bürünmüş kötü çocuğuma baktım. "Oda nerden çıktı?" diye mırıldandım.

"Hareketlerine dikkat et. Sende anlıycaksın" dedi ve yanağımdan makas alıp tekrar koltuğa yaslandı.

Edizin kapıyı açmasıyla bi taraflarımı dondurucak soğuk hava içeri doldu. Ediz sürücü koltuğuna otururken Can bana aynadan imalı imalı bakıyordu. Ona gözlerimi devirip yola baktım. Harbiden beni seviyor falan mıydı? Yok canım. Yada öyle mi? Yok ya yok.

Baş Belası(AskıyaAlındı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin