Yeşillim

787 140 5
                                    

Her yerde karşıma çıkmak mı zorunda? Yoksa beni mi takip ediyor? Eğer böyle bir şey yapıyorsa onu pişman ederim. Hem doğduğu için hem de hayatıma girdiği için. Aslında hayatımda ona bir yer yok ama durmadan etrafımda olduğu için mecburen tanımak zorunda kaldım.

"Ne işin var burada? Yoksa beni mi takip ediyorsun?" Nefretle bakıyordum Muratta. Nereye gitsem dibimde bitiyordu. Bir insan sevmediği birinin etrafında niye dolanır ki? "Eğlenmeye geldim. Ama seninin ne işin var burada? Hem de bu herifle." Gerçekten haddini aştı. Sinan'a hitap etme şekli hiç hoş değil. "bir sen Sinan'a 'bu herif' diyemezsin. İki benim burada olmam seni ilgilendirmez." Hadsiz.

"Bir benim istediğim insana istediğim şekilde hitap edebilirim. Buna kimse karışamaz. İki burada olman beni ilgilendirir." Ne hakla böyle konuşurdu. "Hadi aşkım gidelim." Diye gelen sesle Murat'a nefretle bakan gözlerimi yanındaki kadına çevirdim.

Ne Murat bununla mı çıkıyor? O yüzden mi beni sevmediğini söyledi? Bu kadın için mi? Gözlerimi kısarak kadına bakmaya devam ettim. Gözlerimi kadından çekmeden "Murat sevgilin haklı buradan gitseniz iyi olacak." Sinanın koluna girerek yürümeye devam ettik. Neden Sinanın koluna girdiğimi ben bile bilmiyordum. Ama Murat'ı sinirden öldürmek için yaptığımı anlamıştım.

Bizim çocukların yanına geldiğimizde hepsini öperek boş yere oturduk. Biraz konuştuktan sonra Burak, Asenayı dansa kaldırdı. Mustafa Cecelinin 'Aşkım Benim' şarkısı çalıyordu. Kendimi şarkının ritmine bırakarak kafamı geri attım. Çok rahatlatıcı bir müzikti. Kalbimde bir yeri fethettiği kesindi. Murat bile bu şarkı kadar olamamıştı. "Benimle dans eder misin?" diye gelen Sinanın sesiyle gözlerimi açıp kafamı dikleştirdim. Ne yani Sinan beni dansa mı kaldırıyordu? Sinandan böyle bir hareket beklediğim söylenemez. Hafif gülümseyerek bana uzattığı boş eline, elimi uzatarak ayağı kalktım.

Dans etmek için ayrılan yere geçip bu romantik anın tadını çıkarmaya başladım. Bir daha böyle bir şey yaşayacağıma inanmıyordum. Özellikle etrafımdaki odunlarla, bu odunlar arasından Sinan'ı çıkarıyorum. Çünkü az önce canı sıkılan bir bayanı sıkılmaktan kurtarmıştı.

Kendimi Sinan'ın kollarına bırakarak dansın ritmini yakalamaya çalışıyordum. Gözlerim kapalı bir şekilde Sinanla dans ediyordum. Müzik sesinin gelmediğini anlayınca gözlerimi açtım. Elektrikler mi kesilmişti? Çok saçma. Böyle bir kulübün elektriklerinin kesilmesi çok saçma. Gelen Silah sesiyle herkes birden bağırmaya başladı. Ne olduğunu anlamadığım için sadece kafamı koruyarak yere çöktüm.

Ne oluyordu? Bu silah sesi nereden geldi? Daha önemlisi neden geldi? Gözlerimden akan yaşları fark ettim. Bu silah sesini duyunca Poyrazın hareketsiz bedeni gözlerimin önüne geldi. Yoksa yine mi bizden birine bir şey olmuştu? İçimden kimseye bir şey olmadığını umarak dua ediyordum. O an kapalı gözlerime çarpan ışıkla gözlerimi açtım.

Hemen ayağı kalkarak etrafıma bakmaya başladım. Herkes dışarı çıkıyordu. En mantıklısı da bu değil mi zaten? Canlarını kurtarıyordular. Ama düşünmüyordular ki böyle telaşla birbirlerini ezdikleri.

Bizimkilerin hiç birini göremedim. Ne yani onlardan birine mi bir şey olmuştu? Hemen hızlanarak dışarı çıktım. Dışarıda oldukları umuduyla...

Omzumda hissettiğim elle hemen arkamı döndüm. Sinanı karşımda görünce sevinçten heyecanla sıkıca sarıldım. Çok şükür Sinan'a bir şey olmamıştı. Ama diğerleri yoktu onalar neredeydi? "Diğerleri nerede?" diyebildim sadece. Sinan yüzündeki buruk gülümsemeyle "Dışarıda bizi bekliyorlar." Dedi. İçim şimdi daha rahatlamıştı. Ama az önceki silah sesi neydi? Ve kime zarar verdi.

Rüya || Tamamlandı ||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin