CHAPTER 14

2.6K 206 522
                                    

Bir şeyler yapmam lazımdı!

Luke içerdeydi.

Ve...Harry

"Harry"diye fısıldamamla Zayn bana döndü."Zayn,o içeride"dedim gözlerim dolmaya başlarken.Akan göz yaşlarımı hızlıca sildi ve "Hadi koş içeriye giriyoruz"diyerek kolumdan tutup çekiştirmeye başladı.Kapıdan içeri gireceğimiz sırada müdür ve bir kaç öğretmen bizi durdurarak giremeyeceğimizi söyleyince "O İÇERİDE!"diye bağırmamla herkes buraya döndü.Zayn hala bizi içeriye sokmaları için ısrar ederken aklıma gelen fikirle Zayn'i kendime doğru çektim ve beni takip etmesini söyleyerek koşmaya başladım.

Arka kapı!

Arka kapıdan içeri girmemizle Zayn asansöre doğru koşmaya başladı.Arkasından "Dumanlar beyninde alerji yaptı heralde yangın var lan ne asansörü"diye bağırdım.Kafası karışmış gibi bakmaya başladı ve "Asansör deprem sırasında kullanılmaz mıydı ya?"diye sormasıyla sinirle çığlık attım ve "Keşke deprem olsaydı da bende okulun altında kalıp seninle bu konuşmayı yapmak zorunda kalmasaydım"dedim.Dumanlar çoğalmaya başlayınca Harry ve Luke'u bu saçma konuşma yüzünden unuttuğumuzu fark ettim ve "Yemekhaneye"diye bağırarak koşmaya başladım.

O kadar hızlı koşup,merdiven çıkmıştım ki birde üstüne dumanlar gelince nefessizlikten öleceğimi sanmıştım.Yemekhaneye girmemizle hızlıca etrafıma bakınmaya başladım ve Luke'u bir tarafta Harry'i bir tarafta gördüm.İkisinin de gözleri kapanmak üzereydi ve çaresizce yerde yatıyorlardı.Zayn'e "Luke'u çıkart!"diye bağırarak Harry'nin yanına koştum.

Eğildim ve kolunu kendi omzuma attım.Ardı ardına öksürüyordu."Sakin ol,seni çıkaracağım tamam mı?Harry gözlerini açık tutmaya çalış!".Suratının bir çoğu dumandan dolayı is olmuştu.

"Louis"dedi öksürüklerinin arasından.Kafamı kaldırdığımda Zayn'le Luke'un çoktan gitmiş olduğunu fark ettim.

"Çok küçüksün beni taşıyamazsın,bırak"dedi kısık çıkan sesiyle."Hayır BIRAKMAM!"dedim sinirli bir şekilde ve yürümeye başladım.Kapıdan çıkacağımız sırada alevler daha da şiddetlendi ve son anda geri çekilmemle üstümüze gelmesinden kurtulduk.Görüşüm bulanıklaşmaya ve nefeslerim daralmaya başlamıştı.Harry bir eliyle yanağımı kavrayıp yüzümü kendisine çevirdi ve çaresizce bakmaya başladı.

"Louis seni..."

"SUS!"diye bağırarak böldüm onu."Ölmeyeceğiz"dedim kendimden emin bir şekilde ve hızlıca dudağına bir öpücük bıraktım.Kolumu siper ederek yüzlerimizi kapamaya çalıştım ve yavaş adımlarla ilerlemeye başladık.

Merdivenlerden inerken o kadar zorlanıyordum ki sanki bir savaşın ortasında kalmış ve bütün oklar bana saplanmış gibi hissediyordum.İnmeye devam ederken elime bir gözyaşının düşmesiyle kafamı Harry'e çevirmemle ağladığını gördüm.

"Teşekkür ederim"dedi fısıldayarak ve gözleri kapandı.

"HAYIR!"diye bağırdım ve kalan son gücümle onu biraz daha yukarıya kendime doğru çektim.Aniden gelen bir hırsla merdivenleri koşar adım inmeye başladım.Çıkış kapısına gelmemle bir kaç kişinin bize doğru koşturduğunu görmemle Harry'le birlikte kendimi yere bıraktım.

Onu kollarımın arasından alıp hızlıca ambulansa bindirdiler,kollarım açık yerde oturmaya devam ettim.Ta ki bizimkiler koşturarak yanıma gelene kadar.Zayn bir koluma Niall da bir koluma girdi ve beni yere yatırıp yüzüme su döktüler."Louis iyi misin,bir şey söyle"diye bağırıp duruyorlardı.

"Ölmedi değil mi?"diye sordum fısıldayarak.Zayn beni kendisine çekip sıkıca sarıldı ve "Tanrıya şükür iyisin"dedi.Niall'da sıkıca sarılınca yangın da ölmediysem bile şimdi ölebileceğimi düşündüm.Kelly ikisini de sinirle benden çekti ve "Alevlerin arasından yeni çıkmış birisine sıkıca sarılarak öldürmeye mi çalışıyorsunuz?"diye sorduktan sonra kendisi de sıkıca sarıldı.Zayn onu hızlıca çekti ve "Biz öldüremeyince şansını denemek istedin heralde"dedi alayla.

Who is going to say first?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin