'' Hey ağlama. '' Amber kafama vurduğunda gülümsedim. Evin kapısı açıldığında donup kaldım. Evet donup kaldım. Çünkü içeriden çıkanlar Alex ve Austin'di...
Amber'in beni kolumdan çekmesiyle çalıların arkasında Amber'in kucağına düşmem bir oldu. Tanrı aşkına Austin karşımda kanlı canlı duruyordu.
'' Sana sahip çıkmamı sen söylemiştin Lys! Sessiz ol, planlarını hatırla, onunla başka şekilde tanışacaksın. '' Söylediklerini anlamaya çalışsam da olmuyordu. Kesinlikle karşımda Austin olduğu içindi.
'' Dostum bence seninde artık bir kıza ihtiyacın var ehehe! '' Alex'in sesi olduğuna emindim. Austin'in sesini iyi biliyordum. Salak herif. Austin ona ağzının payını ver. Senin tek aşkın benim!
'' Biliyorsun Alex, ben hayatımı sarsacak kızı bekliyorum. O zamana kadar yalnız olsam da sorun olmaz. '' Austin. İnanamıyorum. Hem onun sesini ilk defa canlı duyuşumun etkisiyle sarsılıyordum. Hem de söylediklerine anlam kazandırdığımda deliriyordum.
'' Salak Austin. Herkes senin kadar şanslı değil. Çok şımarmışsın sen. Herkesin peşinde genç kızlar koşmuyor. '' dediğinde bu Alex'in ne kadar salak olduğunu düşündüm.
'' Hepsi param ve ünümün peşinde ama. Doğrusunu söylemek gerekirse beni ben olduğum için sevecek birini bulamayacağımdan çok korkuyorum. '' Ne kadar tatlı sesi vardı öyle. Ben Austin'i her türlü severdim. Ne olursa olsun. Ünü ve şöhreti umrumda değildi. Sırf bu sözler için bile ona tekrar aşık oldum. Motor sesini duyduğumda gittiklerini anladım. Sessiz olmayı kesip derin derin nefes almaya çalıştım.
'' Amber, b-ben hi-hiç iyi değilim. '' diye zorlukla konuşup ayağa kalktım. Ellerimi ağzıma kapattım. Amber bana sarıldığında nefes alışverişlerim devam ediyordu.
'' B-ben onu çok seviyorum Amber. '' Amber sırtımı sıvazladı.
'' Biliyorum hayatım. Biliyorum. ''
'' Pekala aklıma harika bir fikir geldi Amber! ''
Ertesi Gün:
'' Bak çok dikkat et Lys gerçekten bir taraflarını kırma. '' diyen Amber'a gözlerimi devirdim.
'' Tamam salak. '' diye cevapladığımda üzerimdekinin şapkasını kafama geçirip çalıların arkasına saklandım. Amber'da arkama saklandığında beklemeye geçmiştik. Plan şuydu. Alex'in motorunun önüne atlayacaktım. Sonra da beni evine götürecekti. Ben de Austin'in soyunma odasına giriş kartını çalacaktım.
'' Çıktı Lys çok dikkat et ve inandırıcı ol! '' Evet bunu yapacaktım. Bir yerlerim kırılsa bile önemli değildi. Austin'i çıplak görebilirdim. Kaskını taktığında sakin olmaya çalıştım. Kolay bir iş değildi. Evden biraz uzaktaydık çünkü motorun hızlanması gerekiyordu. Motorun çalışma sesini duydum. Motor yaklaştığında içimden saymaya başladım.
'' Bir, iki, üç, şimdi! ''
Motorun önüne kendimi attığımda gerçekten bir yerlerimin kırıldığını hissettim.
'' Hay sikeyim! '' gülmemek için zor duruyordum. Canımın acısından da göz yaşlarım akıyordu. Dengesizin tekiyim biliyorum.
'' İyi misin? Hey! Ne diye motorun önüne atlarsın ki?! '' Acı dolu inlemelerim gerçekti. Rol falan yapmıyordum.
'' Sa-sanırım ba-baca-bacağım kırıldı. '' Beni hızla kucağına aldı.
'' Tamam hastaneye gidiyoruz. '' Hey hastaneye gidemezdik.. Ben de abartmıştım canım. Bacağımın kırıldığı falan yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Keep Calm And Love Austin Mahone (For Mahomies)
Hayran KurguBu satırlar yarım kalmış olan aşkımın kendi yazdığım sonudur. O benim sahip olduğum en güzel şey. Birlikte yaptıklarımıza değil, yapamadıklarımıza ah çektiğim keşkem, sevgisini ve içimi ısıtan gülüşünü hala bana en yakın hissettiğim, minik sevgilim...