Platonik Aşkım (TAMAMLANDI)

10-< 16 Punktonun laneti>-10

Not: Bu bölüm , hikayemin kapakları için büyük bir özen gösteren Ayşe Nur'a gelsin :D Bu bölüm senin için :D

Gerçekten büyük bir aptalım dedi Su, Ateşin onu belinden tutup kendisine daha çok yaklaştırmasına izin verdiği için. Ben gerçekten çok büyük bir aptalım. Bende çok büyük bir aptalım diye düşündü Ateş içinden. Nasıl olurda ona karşılık verirdi. Faruk nedenini bilmediği bir şekilde kendisine düşman kesilmişti. Onu daha da fazla kızdırmak istiyordu. Özellikle de sarhoşluğundan faydalanarak bir kızı öpmek istemiyordu. Birden bire kendisini geri çekince, Su da şaşırdı.

-Ben..Özür dilerim dedi Su üzgünce. Çok özür dilerim.

-Özür dileme dedi Ateş ayağa kalkarak ve Suyuda ayağa kaldırdı. Aptallık ettim. Faruğu sevdiğini bile bile.. Asıl ben senden özür dilerim dedi fakat bir tarafı da , Suyun, yalan söyledim, ben Faruğa aşık filan değilim, onunla çıkmıyorum demesini istiyordu. Ama bunu neden istiyordu? Bu kızın diğerlerinden ne farkı vardı da, kendisine daha önce hiç düşünmediği şeyleri düşündürttürüyordu.

-Hata yaptımdedi Su gururuna yenik düşerek. Her ne kadar sevgili olmadıklarını söylemek istese de , bunu söylediğinde hiçbir şeyin değişmeyeceğini biliyordu. Ateşin kendisine aşık olacak hali yoktu ya? Onun dikkatini, ancak onun düşmanına aşık olarak çekebilirdi. Bu düşüncelerle sözüne devam etti. Çok büyük bir hata yaptım Ateş. Sarholuğuma ver. Böyle bir şeyin hiç olmaması gerekti.

-Anlıyorum dedi Ateş. Anlıyordu fakat neden içinde bir şeylerin kırıldığını hissediyordu? 

Sessizce otele doğru ilerlemeye başladılar. Ateş düşünmeden edemiyordu. Tepki vermesi gereken hiçbir şeye tepki vermiyordu.  Hafızasının silindiğini ve bir cinayeti araştırdığını öğrenmişti ama hiçbirine, Su birkaç kelimeyi bir araya getiremedi diye üzüldüğü kadar üzülmemişti. Odaya girdikleri zaman ikisi de büyük bir sürpriz ile karşılaştılar. Oda darmadağınıktı. Ateş bir terslik olduğunu anladı ve Suyu odadan dışarı çıkardı.

-Git!  Güvenliğe haber ver!

-Ama sen ne olaca-

-Git dedim dedi Ateş bağırarak ve Su gözden kayboldu. Beş dakika sonra yanında görevlilerle odaya geldiğinde, Su büyük bir korkuyla etrafa bakınmaya başladı.

-Çok geçmiş olsun Ateş Bey dedi görevlilerden biri. Nasıl olmuş böyle bir şey anlam veremiyorum. Eksik bir şey var mı?

-Bu ne biçim bir güvenlik! Diye bağırarak, tüm hıncını görevliden çıkarmaya başladı Ateş. Resmen rezllik! Bu sorumsuzluğunuz size pahalıya patlayacak! Su ise korktuğu şeyin başına geldiğini anlayarak bomboş çekmeceye baktı. Günlüğü yoktu! Günlük gitmişti! Ama kim, neden bir günlüğü çalmak isterdi? Bu nasıl bir saçmalıktı böyle! Ayrıca günlüğün kayıp olduğunu Ateşe nasıl söylerdi?

-Eksik bir şey var mı? Dedi Ateş.

-Yo... Hayır dedi Su.  

-O zaman bu ne demek? Deliricem şimdi!

-Burada bir not bulduk efendim dedi güvenlik görevlilerinden bir tanesi. Ateş görür görmez, hemen bu yazıyı tanımıştı. Times New Roman ile yazılmış,16 punktoluk bir yazı ve beyaz bir dosya kağıdı.

'''Duygularınla oynadığım için çok üzgünüm. Sana bu kadar bağlı bir kız olduğunu düşünmen çok büyük bir saçmalık. Kimse kimseyi bu kadar sevemez. Kimse kimseyi bu kadar iyi tanıyamaz. Buna inancak kadar çocuk olman çok kötü.Ama bana da hak ver. Öz babasının bile sevmediği bir çocuğu, ben neden seveyim ki? Yine de eğlenmemi sağladığın için çok teşekkür ederim. Bunun son görüşmemiz olmadığını varsay!''