36-< Karanlık Cennet ->36

6.6K 386 67
                                    

Not: Merhabaaa:D Umarım herkesin keyfi yerindedir :D Benim neşem gayet yerinde bugünlerde.. Heleki içimde büyük bir yazma isteği var umarım beğenirsiniz ve beğendiğinizi bana bir şekilde de olsa gösterirsiniz :D Hikayeye yeni yeni başlayan bütün arkadaşlara burdan hoşgeldiniz diyorum ve başından beri takip eden bitaneciklerime çokkk teşekkür ediyorum :D Her iki grubada keyifli okumalar :DD( Bu bölüm biraz uzun oldu çünkü yazmaya doyamadım :) )

-Olamaz! Böyle bir şeyi asla kabul etmiyorum! ASLA! Çıkın dışarı! Hepiniz çıkın dışarı!

Avukatlar çaresizce birbirlerine baktıktan sonra, Ahmet Beyi yalnız bırakmaya karar verdiler ve dışarı çıktılar. Adam, içindeki öfkenin kendisine zarar vermesinden korkarak masada duran bardağı ve kalemleri elinin tersiyle yere fırlattı. Bu avukatların ağızlarından çıkanı kulakları duymuyordu anlaşılan.. Ne demekti bütün mal varlığını kaybettin demek? Ne demekti bütün mal varlığın oğlunun oldu artık demek? Başını ellerinin arasına alarak duvarın dibine oturdu ve düşünmeye başladı. Belki de oğlunu bugüne kadar fazla hafife almıştı. Aslında bu duruma şaşırmaması gerekti. Ateş onun oğluydu. Aniden açılan kapıya doğru başını kaldırdı ve gelenin Karmiya olduğunu gördüğü an, biraz da olsa rahatladı.

-Kötü bir haber verirsen bunu sana ödetirim.

--Ne kötü haberi efendim dedi kız gülümseyerek. Müjdemi isterim! Oğlunuzun kim olduğunu bulduk!

-Ne?

Ahmet Bey aniden yerinden fırladı.

-Nerde? Oğlum nerde?

-Aslında uzun zamandır çok yakınınızdaymış.

-Konuşsana.. Delirtecekmisin beni?

-Stefan. Oğlunuz Stefanmış efendim.

Ahmet Bey büyük bir şok ile kzın yüzüne bakarken, gülse mi ağlasa mı kararsız kalmıştı...

*******

-Ateş?!

-...

-Ateşşş!!?

-....

Su, belki de sesimi fön makinasının sesinden duyamıyordur diye düşünerek düğmeye bastıktan sonra makinayı kapattı ve tekrar seslendi.

-Ateşş?!

-..

Banyonun kapısını hızlıca açtığında, düşündüğü manzaranın tam aksine, Ateşi yastıkların arasına gömülmüş, bacak bacak üstüne atmış bir biçimde, elindeki telefonla meşgulken gördü ve kızgın bir şekilde yanına gidip bağırmaya başladı.

-Aferin sana Ateş! Deminden beri sana sesleniyorum, neden cevap vermiyorsun bana?

-Duymadım.

Ateşin başını kaldırmadan, telefonla ilgilenirken cevap vermesi Suyu daha fazla sinirlendirmekten başka bir işe yaramadı.

-Duymadın mı?  Bak, eğer Stefana olan sinirini benden çıkaracaksan, önceden haber vermen yeterli..

-Ne alakası var sevgilim dedi Ateş hafifçe yerinden doğrularak. Hem neden aklıma getiriyorsun ki o olayı?

Su, Ateşin ne kadar sinirlendiğini anladığı zaman konuyu değiştirmek için aklına gelen ilk şeyi sormaya karar verdi.

Platonik Aşkım (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin