ASLAN ve CEYLAN #Alsel#

Kördüğüm

@lonely_12 harika bir video yapmış hikaye için ben çok beğendim buradan da paylaşıp ona teşekkür etmek istedim^^

Aynı yerden vurulmuşuz biz,

Aynı sele kapılmışız biz

Usanmadan hep ummuşuz biz

Defalarca unutulmuşuz...

ASLAN VE CEYLAN

BÖLÜM 38

"Kadınlar tuvaletinde kavga etmek mi? Sen aklını mı kaçırdın Selin? Hele siz! Allah'ım çıldıracağım, gerçekten çıldıracağım!"

Ali elinde ne var ne yok yere fırlatırken Selin, Melek ve Biricik sessizce içeri girip köşkün kapısını kapattı.

Bir türlü sakinleşememesi kendi suçu olamazdı! Aklını kaçıracakmış gibi derin bir nefes alıp yan yana dizilip yere bakan kadınlara yöneldi.

"Bir açıklamanız yok mu? Hepiniz ben çıldırayım mı istiyorsunuz? Karakol köşelerinde ne işiniz var?"

Selin bir adım öne çıkıp zaten yorgunluktan ölmüş bir şekilde karnını tuttuğunda son üç saatini düşünmemeye çabaladı. Siniri hala Ali gibi geçmiyordu. Beli ağrımış, nezaret köşelerinde sürünmekten helak olmuştu.

Korkusu da cabası...

"Ali ama kadın neler söyledi bir bilsen..."

Ali koridorda bir o yana bir bu yana yürüyüp koparmak ister gibi bir hırsla ellerini saçlarına götürdüğünde tekrar bağırmaya başladı.

"Ne demiş olabilir Selin? Kadının saçlarının yarısını eline vermişsin! Önümüze uzattığı sayfalarca darp raporunu görmedin mi? Bir de hamile halinle! Ya sana bir şey olsaydı? Bebeğe..."

Selin Ali'nin haklı olduğunu biliyordu, ama yine o günü yaşasa yine aynı tepkileri verirdi bundan da emindi. Derin bir nefes alıp kendisini anlamayacağını düşündüğü kocasına son kez mırıldandı.

"Ben suçsuzum..."

Melek ve Biricik birbirlerini boğazlayacakmış gibi birbirlerine baktıktan sonra Melek hırsla yanaklarını şişirdi ve bir solukta konuşmaya başladı.

"Asıl ben suçsuzum! Senin bu halan! İşte yanımdaki Biricik hanımefendi, polisleri görür görmez benim falcı olduğumu söyledi! Kendisinin de müşteri olduğunu iddia etti! Kullanan mı suçluymuş satan mı? Bak bak laflara bak! Adamlar neredeyse bizi beyaz toz ticaretinden de içeri atacaktı!! Aklıma geldikçe hala sinirlerim bozuluyor."

Biricik o anlar aklına geldikçe küçük küçük sırıtıp bakışlarını kaçırmaya başladı. Kahkaha atmamak için kendisini resmen zor tutuyordu.

"Gidelim diye tutturan da sizdiniz Melek hanımcığım... Bu durumda neden ben ceza alıyorum ki? Suçlu olan sizsiniz. Polislere sizin beni kandırdığınızı kanıtlamak falcı olduğunuzu iddia etmekten daha zor geldi bir an."

Ali duyduklarına inanamıyormuş gibi bakışlarını kaldırdığında gözlerini kapatıp içinden ona kadar saymaya başladı. Başka türlü nasıl sakinleşebileceğine dair hiçbir fikri yoktu.

"İyi ama Biricik bütün iddiaların nezarete girmeni engelleyemedi hatırlatırım, demir parmaklıklara dayanıp uzun hava söylemeye yaklaştığın anları unutma istersen!"