ASLAN ve CEYLAN #Alsel#

Kavaklar

                 
Multideki şarkı ile okusanız şahane olur :) olaylar hız kazanmaya başlıyor inşallah seversiniz. Yorumlarınızı bekliyorum ^_^

Beni hoyrat bir makasla

Ah eski bir fotoğraftan oydular

Orada kaldı yanağımın yarısı

Kendini boşlukla tamamlar...

ASLAN ve CEYLAN

Bölüm 11

Selin bunu yapmak istediğinden emin değildi, sonucunda olan yine kendisine oluyordu. Huzursuzca kıpırdanıp çantasını kucağına çekti ve Ali'nin hala arabayı çalıştırmamış olmasından faydalanarak kapısını açtı.

"Ben gelmek istemiyorum Ali."

Bir anda kendisine yönelen mavi gözlerin tam içine bakmaya başladı, böyle bir tepki beklemediği çok açıktı. Ali şaşırmış gibi kaşlarını yukarı kaldırıp sorar gibi kafasını salladığında Selin ne diyeceğini bilemeden öylece baktı.

"Nasıl yani? Neden?"

'Kalbimi parçalara ayırıyorsun, kendime gelmem zaman alıyor. Gelebildiğim konusu da kocaman bir yalan...'

Yüreğinin haykırdığı cümleleri söylemek yerine bir ayağını arabadan atıp mırıldandı.

"Yorgunum..."

Selin arabadan indiğinde Ali bir süre önüne anlamsızca bakıp bir şeyler yapması gerektiğini düşündü.

"Üzgünüm Ali, iyi akşamlar..."

Apartmanın girişine doğru girdiğinde Ali hızla arabadan indi. Selin ise arkasından gelmeyeceğinden o kadar emindi ki bir anda kendisini çeken kol ile neye uğradığını şaşırdı.

"Selin..."

Tekrar karşı karşıya geldiklerinde Selin şaşkınlıkla önce ona sonra da sıkıca kolunu tutan parmaklara baktı.

"Ali yapma... Daha fazlasını yapma."

Ali samimiyetle gözlerinin içine bakıp 'yapma' demesinden etkilenmiş bir şekilde incitmeyeceğini düşündüğü bir hamle ile kolunu kendi yanına çekti.

"Gel benimle Selin, istemediğin hiçbir şey olmayacak. Söz veriyorum, bana güveniyor musun?"

'Güvenmek'

Selin kafasında sürekli yankılan bu kelime karşısında sessiz kalırken Ali hala beklemediği şeyleri yaşıyormuş gibi bir bakışla onu inceliyordu.

"Sana anlatmak istediğim şeyler var, yapma Selin. Gel benimle..."

Tekrar arabanın yanına geldiklerinde Selin itiraz etmek yerine başını uysal bir şekilde sallayıp Ali'nin açtığı kapıdan girerek az önce kalktığı yerine oturdu. Ali bir daha gitmesine izin vermeyecekmiş gibi emniyet kemerine uzanıp içeri doğru kafasını uzattığında, Selin sadece gözlerinin içine bakıyordu. Dip dibelerdi, dudakları neredeyse birbirine sürtecek kadar yakınken ikisi de bir süre öylece durdu.

Ali sevimli bir şekilde göz kırpıp kemerini taktığında yanağını okşayıp arabadan dışarı çıktı ve seri adımlarla şoför koltuğuna geçip arabayı çalıştırdı. Selin şaşkındı, gerçekten...

Neler olduğunu bilmiyordu, hatta neler olacağını da... Ama onun yanında hissettikleri...

Transa geçmiş gibi gözlerini ona sabitlediğinde Ali bir süre sonra fark ettiği durum karşısında kendisine doğru döndürdü bakışlarını.