Yeni bölüüüğm! Uzun oldu bence, biraz da şaşırtıcı oldu tabii :d neyse iyi okumalar sizee! ILY <3
Bölüm şarkısı (I'm still here from Disney Movie: Treasure Planet)
Emerald'ı nasıl önceden tanıyamamıştım bir türlü anlayamıyorum. O kocaman yemyeşil zümrüt göz ve ürkütücü gülümsemesini hatırlamamak elde değildi. Oysa küçüklüğüm onun hakkında korku hikayeleri dinleyerek geçmişti.
Emerald, kara büyücülerin topraklarının acımasız ve sinsi koruyucusu. Korkularınız ve sırlarınızla beslenir, içinde bir kalp yerine siyah dumanlardan ve insanların kirli sırlarından başka birşey yoktur. Parlak yeşil gözüyle baktığı insanın en karanlık parçalarına ulaşır, zavallı insan kontrolünü kaybeder ve herşeyi teker teker anlatır. Emerald gelen ziyaretçileri kandırmak için ulus topraklarının kapısında bir heykel gibi durur ve ona yaklaşan insanları fark ettiğinde onların en büyük kabusu haline gelir. Ona ya bir sırrınızı bahşedersiniz ya da acı ve kanı.
Saray eğitmenlerinin anlattığı hikayedeki her kelime sanki beynime kazınmıştı. Şakaklarımı ovarken yanımdaki dev yaratığın kahkahası kulaklarımda çınladı. "Evet prenses, ritüeli biliyorsun. Ya karanlık sırlar isterim, ya da kan!" diye cırladı sürekli yankılanan sinir bozucu sesiyle. Benim ona vercek kadar karanlık sırlarım olmadığı kesindi, hayatım monoton ve basit ilerlemişti zaten, umudum diğerlerindeydi.
Çocuklara döndüğümde herkes ne olduğunu anlamamış gibi şaşkın şaşkın bakıyordu, "Şimdiye kadar kimseye söylemediğiniz bir sırrınızı ona vermeniz gerekiyor, ama bu sır utanç verici veya can acıtıcı olsun ki onu doyurabilsin." diye kısaca özetledim. Herkes bir şeyler beklercesine birbirini süzüyordu, ama kimseden ses çıkmıyordu. Emerald sıkıntıyla nefesini üfledi ve koyu mavi parmağını salladı, "Madem siz seçemiyorsunuz ben seçeceğim o halde..." Sürekli dödürüp durduğu parmağı Valerie'nin üzerinde durdu. "Sen, sarışın olan, gel!" diye gürledi.
Valerie korku içinde, ufak adımlarla dev canavara yaklaşırken omuzlarının titrediğini görebiliyordum. Emerald şekilsiz dudağını büktü ve zavallı kızın etrafında daireler çizmeye başladı. "Oldukça güzelmişsin, ama unutma ki göze en güzel görünenler gönülde en çok yara bırakanlardır." derken zümrüt gözünü kısıyordu. Valerie'nin cılız kollarından tutup sertçe kendine çevirdi, kız korkuyla bal rengi gözlerini açtığında göz bebeklerinden irisine ve göz beyazına koyu yeşil dumanlar yayılmaya başlamıştı. Bu tabloyu gören Charmeine'in pembe dudaklarından bir çığlık fırladı, Afriel sakinleştirmek için ona sıkıca sarılmıştı. Herkes zavallı kızın canavar tarafından kontrolünü acı içinde izliyordu. Kaskatı kesilen Valerie'nin kalın ve şekilli dudaklarının arasından zümrüt rengi dumanlar süzülüyordu.
Valerie'nin parmakları gözlerine gitti ve yavaşça onları kapattı. Gördüğümüz manzarayla, herkesin dili tutulmuş neler olacağını izliyordu. Emerald ellerini Valerie'nin bedeninden çekti ve havaya kaldırıp parmaklarını şıklatı. Valerie'nin ani kelimelriyle hepimiz ilk olarak irkildik. "Ben, Valerie Stardust, Işık insanlarının en küçük varisiyim. Görevim, gölge krallığının benim için uygun gördüğü kişiyle evlenmek, böylece uluslar arası barış sağlanacak. Evleneceğim kişinin ismi, Savient Wear, onunla evleneceğim için memnunum." derken hafifçe çenemi sıvazladım. Belki de Valerie gerçekten Savient' den hoşlanıyordu. Emerald sıkılmışçasına gözlerini devirdi, "Hadi ama eğlenceli tarafına gele bilir miyiz artık?" deyip parmağıyla havada bir spiral çizdi.
"Kimsenin bilmesini istemediğim bir sırrım var, ama bunu yaptığım için ne kadar berbat hissettiğimi bilseler belki bende biraz daha az nefret ederler...
Saraya prenses olarak gelebilmek için öz ablamı öldürdüm." dediğinde herkesten şaşkınlığını belirten sesler yükseldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RADIA
FantasiaHayata gözlerimi açtığım anda, farklı olduğumu biliyordum. Herkes gibi değildim, safkan ya da değil. Ben farklıydım, onlar gibi olmayacaktım, onların istedikleri gibi davranmayacaktım, ve onların istediği kişiyle evlenmeyecektim. Ben istediğimi yapa...