Başımın Belası

bölüm 23

Uyanmama hem annem hemde telefonum sebep olmuştu. "Kızım kalk telefonun zır zır çalıyo hemde erkek ariyo al bak" dedi "tamam anne" diyip telefona uzandım. Arayan boraydı "Efendim bora" dedim
"Kızım kavgaya gelcem dedin telefonlara bakmıyon 20 dakika içinde hazır ol geliyom" diyip suratıma kapattı. Saate baktığımda saat 7.30du. Hemen kalkıp üstüme siyah yirtik pantolon ve üstüne sade gri bi tişört giydim deri ceketimi de üstüme giyip saçımı topuz yaptım. Ayakkabımda siyah adidastı. Cebime telefon ve bi miktar para koyup koşa koşa evden çıktım. Kapının önünde bora beni bekliyordu. Boranin yanına gidip "çok beklettim mi" dedim. "Bi 3 dakika beklemiş olabilirim" diyip sofor koltuğuna geçti bende kendi yerimi alınca bora gaza bastı. 10 dakika sonra durup arabadan indik karşımızda 10 15 kişi ve alperle emir vardı. Emir beni görünce yüzünde güller açıp "asi güzelimiz de gelmiş" dedi. "Emir kapa sikerim ağzını" dedi bora. Emir sus pus olunca biraz daha ileriye gittik ben bora emir alper önde diğerleri arkadaydı. Bomboş zifiri karanlık diyebileceğim yere geldiğimizde karşımda meriçi efeyi emreyi ve onun arkasında bizim gibi birsuru adam. Meriç yanıma gelip koluma yapıştı "Senin ne işin var lan bunlarla ve burda" dedi. "Kolumu bırak hem seni ne ilgilendiriyo anam mısın babam mısın SEVGILIM misin" diyip kolumu çekiştirdim bora araya girip "bırak kızın kolunu" diyip meriçe yumruğunu attı ve o anda kıyamet koptu herkes birbirine girdi bense onları sadece izliyodum. 5 dakikanın ardından birisi gelip "polisler geliyo kaçın" diye bağırdı. Herkes kaçmaya başlarken bora meriçin bacağına bıçağı sapladı. Ortada ben ve mericten başka kimse yoktu siren sesleri yaklaşmaya başlayınca etrafıma saklanmalik yer aradım buldugumda meriçin kolunun altına girip ayağa kaldırdım. Yürüyemiyordu taşıya taşıya kömürlük olan yere getirdim ve içeriye girip kapıyı kapattım. Küçük açık olan pencereden bizi görmesinler diye oraya poşetleri yığdım ve kapattım. Meriçin bacağı çok kanıyordu ve derine benziyodu. Etrafta kan akışını durdurmalık bisey aradım ama yoktu. Bende son çare ceketimi çıkarıp tişörtümü çıkardım ve ceketimi hemen geri giydim tabi bunları yanimda varlığını unuttuğum Meriçin yanında yaptım. "Allah kahretsin ben seni unuttum" diye cemkirdim kendime. Acı ile burusturdugu yüzünü gülmeye zorladı. Bende fazla kafaya takmayıp tisortumu yirttim ve sıkıca bacağına bağladım. Polis sesleri gelmeye başladığında birşeyler diyip gittiler. Meriçin yuzune baktığımda bana bakıyordu. "Ne bakıyon" diye tersledim. "Hani artık ilgilendirmiyodum seni niye beni kurtardın" dedi. "Acıdım kurtardım sanane" diyip kapıyı açtım ve disarı baktım görünürlerde kimse yoktu. Mericin yanına gidip kolundan kaldırdım ve altına girdim. "Araban nerde" dedim aksi bir sesle. Parmağını uzatıp "şu ilerde" dedi. Arabaya vardığımızda "anahtarları ver" dedim. Oda itiraz etmeden verdi. Arabaya oturttup kendim şoför koltuğuna oturdum ve eve doğru yol aldım. Eve girdiğimizde meriçi koltuğa oturtup telefonu çıkardım. Tanıdık doktor da tanımıyordum. Meriçe dönüp "tanıdık doktor biliyon mu" dedim. "He tanıyom nolmuş" dedi acı içinde. "Ebenin körü olmuş lan mal arada gelsin gerizekalı" dedim. Telefonu çıkarıp bana uzattı "sen ara benim gücüm yok" dedi. Tipi de kaymıştı zaten. Arayıp adresi verdim. Sonra mutfaktan ilk yardım çantasını alıp mericin yanina oturdum. Pamuk ve tentürdiyot çıkarıp pamuğa tentürdiyot döküp ilk kaşını silmeye başladım. Bana dik dik bakıyordu. Kaşını silip yara bandını yapıştırdım. Ardından dudağını silmeye başladım o kadar yakın duruyoduk ki beni yeniden kendine bağladı. Ağzından inilti çıktığında "noldu neren acıy..." dememe kalmadan meriç beni belimden tutup kendine çekti dudaklarımız cok yakındı cazibesine karşı çıkamıyordum. Kendimi ona bırakıp gözlerimi kapattım. Ki tam kapı çaldı meriç küfür homurdanirken hizla kalkip kapıyı açtım. Doktor gelmişti. Meriçin bacağına 8dikis atınca nasıl olduğunu sordu "şöyle oldu mutfakta yemek yapıyoduk bende bıçağı dengesiz tutuyordum sonra yanlışlıkla nasıl olduysa kasla göz arsında böyle oldu" dedim. Peki diyip evden çıktı. Doktor çıkınca merice baktim "Güzel yalandı" diyip sırıttı. "ne o polise mi söylesin herseyi söylim de" dedim ve tekli koltuğa oturdum. Hala dik dik bana bakıyordu. "Hayırdır niye bakıyon" dedim ters bir sesle. "Hala neden burdasın onu merak ediyom" dedi kafasını yana eğip. Çok kötü bozulmustum sinirle ayağa kalkıp "evet doğru ne sıfatla duruyosam" dedim ve kapıya yöneldim tam kapıyı açıcam "gitme" dedi meriç. Dinlemedim kapının kulpunu tuttum indirdim araladım kapıyı aniden geri kapandı noluyo diye arkamı döndüğümde meriçle kendimi dip dibe buldum. "Ne yapıyosun" dedim sessizce. "Gitmene müsaade etmiyorum 1 kere oldu 2. Kere oldu 3.ye izin vermicem" dedi ve iyice dibime girdi. Gözleri gözlerimdeydi o kadar derin bakıyordu ki sesli bir şekilde yutkunup dudaklarımı ıslattım. Gözleri dudaklarıma kayınca hemen dudaklarımı elimle kapattım. Sadece güldü hala oylece duruyodu eğilip elimi öptü. Ve gözlerini gözlerime dikti. "ÇEKİL" dedim. "Kızım anlasana izin vermicem" dedi ve beni belimden kavradı. "Ben istemiyorum bırak beni yoksa kötü olur" dedim ve meriçi ittim belimden tuttuğu için aynı anda yere düştük meriçin üstüne düşmüştüm. Ağzından inilti sesi çıkınca bacağının acidigini anladım. Üstünden kalkacaktım ki beni yeniden kavradı. Sinirlenip "Meriç bırak" dedim. "Bende hayır dedim" dedi. "Peki" diyip ellerini belimden hızlıca yakalayıp yere koydum. Sonra yüzüne eğilip "bir daha bana dokunursan canını çok kötü yakarım ve bu benim için zor olmaz unutma hicbirseyim değilsin" deyip üzerinden kalktım. Hala yerde boylu boyunca yatıyordu. Bacağına baktığımda bisey yoktu. Meriç oturur pozisyonuna gelip "bari bu gece yanımda kal" dedi. Biraz düşündüm aslında onun iyi olması için durmam lazımdı "Tamam ama dokunursan canını çok kötü yakarım" diyip meriçi ayağa kaldırdım ve koltuğa oturttum. Ardından mutfağa gidip dolaba baktım bira bira bira yumurta vardı. 5yumurta çıkarıp kırdım. Mis gibi olmuştu. Hemen masaya koyup mericin yanina gittim. "Açsan gel yumurta kırdım" dedim ve geri mutfağa geçip masaya oturdum. Ardımdan meriç topallaya topallaya geldi "seni gidi topal" diyip kahkaha attım. "Kes lan dalga geçme elime düşersin sonra" diyip masaya oturdu. Catalimla yumurta yerken meriç bana dik dik bakıyordu. "Yine ne var" dedim bıkkınlıkla "Lan mal yumurta öyle yenir mi" dedi sonra ekmeği yumurtaya batırıp agzina attı. "Ben böyle seviyorum" dedim ve catalima yumurtamı aldım ve yedim. Yumurta bitince tavayi musluğa koydum arkamı döndüğümde meriç yoktu. Bende fazla takmayıp oturma odasına geçtim ve koltuğa yattım. Bi 5 dakika sonra üstüme bisey atıldı. Ayağa kalkıp merice baktim. "Giy şu tişörtü ceketle uyuma" dedi ve bu seferde esortman altı attı. "Bunu da al git benim odamda giyin" dedi ve mutfağa girdi seke seke. Bu haline gulsemde pek umursamadım ve odasına çıktım odaya girdiğimde tam benim zevkimde bir oda çıktı. Duvarlar beyaz yataktan başla herşey siyahtı ve bu ayrı bir şıklık katıyordu. Hemen üstümü giyip dışarı çıktım. Esortman o kadar büyük gelmişti ki pacalarini kıvırdım. Tişört dizime kadardı. Salona geçtiğimde meriç koltuğa yayılmış televizyon izliyordu. Yalandan öksürme sesi yaptığımda bana baktı. "Artık odana çıksan da uyusan bende uyusam" dedim ve yanına gittim. "Sen benim odamda uyu ben televizyon izlicem" dedi ve geri televizyona baktı. " iyi peki sonra vazgeçip odaya gelme döverim bak" dedim ve merdivenlerden çıktım. Odasına girip yatağa yattım. Eşofman çok ağırlık verdiği için çıkarmıştım. Yatağa yatıp tavanı izlemeye başladım. Borayla meriç birbirini nerden tanıyordu niye kavga ettiler çok merak ediyodum. Ama uykum yoktu sıkılıp bende salona indim. Meriç hala televizyon izliyordu bende tekli koltuğa oturup filmi izlemeye başladım. Meriçin Bana baktığını hissediyodum ama bakmadım. En sonunda dayanamayıp baktım bacaklarımı dikizliyordu. "Niye bakıyon" dediğimde gözlerini bana çevirdi. "Hiç esofmanina ne oldu dicektim" dedi. "Çok büyüktü rahatsız oldum çıkardım olamaz mi" diye tersledim."dön önüne dikizleme" diyip televizyona baktım. Gözlerim isyan ediyodu ve uykuya daldım.