FİNAL.Part 2 (Son)

21.8K 1K 97
                                    


Şimdi gözlerinizi kapatıp hayatınızı düşünmenizi istiyorum sadece.
Neler yaşadığınızı, neler gördüğünüzü, ne kırgınlıklar atlatıp nelerden vazgeçtiklerinizi...

Şu an evimdeki koltuğumda ayaklarımı uzatmış otururken hemen yanımdaki kocamla birlikte onun seçtiği filmi izliyorduk. Filmde hovarda, zengin bir adamın köylü kızına aşık olmasıyla hem eğlenceli hem de duygusal bir serüven başlıyordu.

Gerçek aşkın ne kadar zorluk çıkarsa çıksın kaybedilmeyeceğini anlatan bu hint filmi kesinlikle izlenmeye değerdi. Tabi bu süreçte ben geçmişe yolculuk yapıp döndüğüm için bir kısmını kaçırmıştım. Bütün bunların yanında Merih'in uyuzluk yaparak kızımıza bulduğu ismi gecenin sonuna saklaması da vardı. Allah aşkına zaten Şule ile Can'ın nişanı saat on ikiye doğru bitmişti. Biz ise eve gelip uyumamış Merih'in isteğiyle film izlemiştik. Saate baktığımda gece yarısı üçe geliyordu. İşin ilginç yanı ise hamileliğim sebebiyle erkenden uykum gelirken şimdi hiç uykum yoktu.

Film bittiğinde ekranda beliren film adının puntosuna boş bakışlar attım.
'Ramaiya Vastavaiya'

Merih'in kollarının arasında olduğum için iyice ona yaslanarak gözlerimi kırpıştırdım. O da karnımın üstünde tuttuğu elleriyle karnımı okşamaya başladığında mayışmıştım.

"Söylemeyecek misin artık?"

Sorumla birlikte elimde tuttuğum patlamış mısır kasesini alarak masaya, diğer atıştırmalıkların yanına koydu. Tekrar elini karnımın üstüne koyduktan sonra ise göğsüne yasladığım başımı öptü.

"Altı ay öncesini hatırlıyor musun?"

Nefesimi tuttuğumda başımı sallayabildim sadece. O günler gözümün önüne gelirken hemen gözlerimi sıkıca kapatıp açtım. O günlere geri dönmek istemiyordum!

"O günlerde sen benim öldüğümü-"
Hızla doğrulup ona döndüğümde bedenimde ufak bir titreme baş göstermişti. Yanaklarımı silmeye başlayan Merih ile anca anlayabilmiştim ağladığımı. Yüzümü avuçları arasına alarak alnıma uzun bir öpücük kondurduğunda sımsıkı sarıldı bana. Boynuna gömülen yüzüm sayesinde kokusunu ciğerlerime çekerken sakinleşebilmiştim.

"Çok zor günler geçiriyorduk" diye devam etti kadife gibi ses tonuyla.

"Sen dağılmıştın. Hastaneden çıkıp yanına geldiğimde beni hayal sanmıştın. Sonra bayılmış hastaneye götürmüştük seni"
Dudakları tekrar alnımda gezinmiş derin bir nefes almıştı.

"Doktor bize hamile olduğunu söylediğinde o anki mutluluğumu kelimelerle anlatmam imkansız.

Daha biz şoku atlatamadan Açelya, odada olmadığını söylediğinde içimde derin bir sızı hissetmiştim Hüma"

"Gitmiştin. Hastaneden nasıl çıktığımı hatırlamıyorum. Sokaktaki tüm insanlara seni sorduğumu hatırlıyorum sadece. Bir kaç kişi sayesinde nereye gittiğini öğrendiğimde çok korkmuştum. Seni kaybetmiştim ama tamamen kaybedeceğimi düşünmek nefessiz kalmamı sağlamıştı.

Sonra seni o uçurumun kenarında gördüm. Atlamak üzereydin bir kaç kez ağzımı açıp sana seslenmek istesem bile sesim çıkmamıştı o an.

Seninle nasıl tanıştığımız, tüm o atışmalarımız, seni ilk öptüğüm gün, ilk gecemiz doldurmuştu aklımı.
Sonunda sesim çıktığında babamlarda yetişmişti bize. Uçurumda oluşan o sert rüzgar kızıl saçlarını uçuştururken zayıf bedenini de alıp götürecek diye korktum tekrardan.

Sen benim yeryüzündeki cennetimsin Hüma. Sen benim cennet kuşumsun ve seni kaybediyorum derken o güzel kalbinin yine benim olacağını müjdeledi kızımız.
Cennetim yine benim olacaktı.
Kızımız bana cenneti müjdeledi can içim"

ђü๓ค (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin