Okuyucuların bazıları hikayede oynanacak olan oyunun Bir Yaz Gecesi Rüyası, bazıları ise Romeo ve Juliet olduğunu düşünüyor. Biraz geç olacak ama bununla ilgili bir açıklama yapmak istedim. Şöyle ki; hikayenin adı oynanacak oyundan değil, Zeynep'in rüyasından geliyor. Oynanacak oyunsa Romeo ve Juliet. Başlarda bu konuyla ilgili bir hata yapmıştım, sanırım bu yanılgı oradan geliyor. Dediğim gibi hikayenin ilk bölümlerini de iki yıl önce yazdığım için biraz geç farkettim. Bundan dolayı özür dilerim.
Bölümü yazarken oyundaki sahnelerin tamamını yazıp yazmamakla ilgili bayağı bir sıkıntı yaşadım, size de sormayı düşündüm hatta ama sonra yazmamaya karar verdim. O kadar uzun uzun sahneleri okumak bazılarına sıkıcı gelebilir diye düşündüm. Açıkçası bu bölüme, oyunu nasıl uyarlayacağımla ilgili kendi içimde bayağı sıkıntı yaşadım. Umarım seversiniz bu halini :)
Ayrıca sınav dönemimden dolayı bayağı uzun zamandır bölüm gelemiyordu. 24 Haziran'a kadar birçok sınava giricem, aksama olmaması için elimden geleni yapmaya çalışıcam, umarım olmaz ama bu dönemi atlatırsak bilin ki 24 Haziran'dan sonra bol bol ve rahat rahat bölümler gelicek. Şimdiden anlayışınız için teşekkürler :)
Bölümü @humeyrabayar'a ithaf ediyorum. Umarım beğenirsin canım.
Bölüm şarkımız multimedia'da onu da unutmadan hatırlatıyım.
Umarım beğenirsiniz, her zamanki gibi yorumlarınızı büyük bir merakla bekliyorum. İYİ OKUMALAR :*
**Hikaye boyunca kullandığım Romeo&Juliet çevirisi Özdemir Nutku'ya aittir.
**
Zeynep arabasını gösterinin olacağı salonun otoparkına park ettikten sonra radyoyu kapattı. Gözündeki gözlükleri yan koltuğa attıktan sonra, çantasını aldı ve arabadan indi. Çantasını boynuna geçirirken salonun girişine doğru ilerliyordu. Henüz ortalık sakindi. Otoparkta bile çok çok 15 araba vardı.
Kapıdan girdikten sonra, platonun sahneye kurulduğunu gördü. Önceden kurulmuştu aslında ama ufak ayrıntılarla burası yaşayan bir yere dönüşmüştü. Gerçekten muhteşem görünüyordu. Geçerken etraftakilere seslendikten sonra kendini sahne arkasına attı. Burada da herkes ayrı bir koşuşturmaca içindeydi. Herkes birşeyleri yetiştirmeye çalışıyordu. Zeynep bu telaş karşısında zaten yeterince var olan stresinin daha da arttığını hissedince derin bir nefes aldı.
"Sakin ol Zeynep.." dedi kendi kendine. "Sakin ol, herşey güzel olacak."
Bir anda kolundan tutulmasıyla neye uğradığını şaşırarak arkasını döndü. Saç ve makyaj sorumlusu Sinem telaşlı gözlerle ona bakıyordu. "Zeynep, neden geciktin?" dedi gözlerindeki telaşı sesine de yansıtarak Sinem. "Hadi gel bir an önce makyaja alalım seni.. Fazla vaktimiz kalmadı."
Zeynep başını salladıktan sonra Sinem'in çekiştirmesiyle kendini bir makyaj masasının önünde buldu. Yavaşça koltuğa otururken arkasına yaslandı. Herkesin içindeki telaşın kendini ele geçirmesine izin vermemeliydi. Telefonunu eline aldı. Sahneye çıkmasına yaklaşık 3 saat vardı. 3 saat. Söyleyince çok uzun geliyordu aslında ama heyecanlıyken ve stres altındayken zaman hep çabuk geçerdi. Hele zamanın çabuk geçmesini istemiyorsanız! Telefonu karıştırırken rehbere girdi Zeynep. Kerem'in adını bulduktan sonra, arayıp aramama arasında kararsız kaldı ama aramamaya karar verdi. Ne diyecekti ki? 'Çok korkuyorum Kerem, ya rezil olursam' mı? Başını iki yana salladı Zeynep. Telefonun üstündeki ekran kapatma tuşuna bastı ve başını yerden kaldırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Yaz Gecesi Rüyası
FanfictionHayalleri olmayan insan yoktur derler. Herkes hayaller kurar. Kimi insanın hayalleri bir günlüğün sayfaları arasına sıkışıp kalır, kimisinin hayalleri bir ağacın kovuğunda. Kimisinin hayalleri kayan bir yıldızla birlikte yok olur, kimisinin hayaller...