G-Eazy & Halsey - Him & I
〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰
31 Aralık 2014
Mira Koç"Hadi ama daha ne kadar bekleyeceğiz," dedi Nil sıkıntıyla ve oturduğu koltukta geri yaslanırken kollarını tansiyonu düşmüşçesine iki yana açtı. "Ayy! Şiştim."
"Gerçekten nerede kaldı bunlar?" Merdivenlere doğru kafamı uzattım. "Ateş!"
Tahta merdivenlerden gıcırtılı adım sesleri geldi. "Hadi çıkalım."
***
Beyaz araba, barın önünde durduğunda arabadan inip Ateş'in yanıma gelmesini bekledim. Yanıma geldiğinde parmaklarını avuç içime sürterek parmaklarımızı birbirine kenetledi.
Gülümsedim. Bu adamı seviyordum.
Nil, Uygar, Boğaç ve Dilara'da araçlarından inip yanımıza geldiklerinde yavaş adımlarla bara girdik.
Müziğin sesi bir an da kulaklarıma dolduğunda yüzümü buruşturdum. Bu kadar yüksek sesli bir müziğin dışarıya ulaşmaması hayret ediciydi doğrusu.
Bir garson gelip yanımızda durduğunda bakışlarımı ona çevirdim. "Hoşgeldiniz Ateş Bey," Garson kısa bir an bana bakarak baş selamı verdi. "Mira Hanım. Buyrun." derken elini kaldırarak önünü gösterdi.
Garson eşliğinde bize ayrılan locaya geldiğimizde hepimiz, birbirinden ayrı fakat pek de uzak olmayan uçlara çiftler halinde oturduk.
"Ne alırdınız?"
"Bana bir Absent. Sen ne alırsın bebeğim?" diye soru Ateş bana bakarak.
"Cin."
Diğerleri de siparişlerini verdikten sonra garson istediklerimizi getirmeye gitti.
Elimi kaldırıp Ateş'in göğüsüne dokundum. "Bugün bir gergin gibisin?"
Ateş ona 'inanmam için' gözlerime bakarken yüzünü biraz yaklaştırdı. "Yok. Nereden çıktı şimdi?"
"Yeme beni Ateş, seni çok iyi tanıyorum."
"Hmm. Demek beni çok iyi tanıyorsun?"
Yüzü yüzüme daha çok yaklaştığında mırıldandım. "Hı hı. Seni çok iyi tanıyorum."
Burunlarımız değdiğinde derin bir nefes alarak kendimi geri çektim. "İçkiler gelmiş."
"Tabi, kaç bakalım ama o öpücüğü bugün alacağım, hatta daha fazlasını."
Bugün Ateşle bir iddiaya girdik. O benim ona dayanamayıp onu öpeceğimi söylüyordu, ben ise onu öpmeyeceğimi.
"Kesin alırsın."
İçkimi yudumlarken gözlerimi etrafta gezdirdim. Gözüme bardaki geri sayım tablosu takıldığında gülümsedim ve Ateş'e dönerek mırıldandım. "Sadece 15 dakika kalmış, sizi biraz daha bekleseydik yılbaşına yolda girecekmişiz."
"Sonuçta yine beraber olacaktık değil mi?" dedi Ateş söylediğimin önemsiz olduğunu belirterek.
"Öyle."
Oturduğum yerden kalktım ve Ateş'i çekiştirdim. "Hadi, dans edelim."
Ateş hiç itiraz etmeden kalktığında onu insanların arasına çekiştirdim ve insanlar kenarlara çekilmeye başladı. Zaten beni gören yönünü değiştiriyordu, benden bu kadar çok mu ürküyorlardı? Ateş, bana arkamdan sarıldığında sırtım göğsüne yaslandı. Ellerini kasığım ve göbeğim arasında bir yere yerleştirdiğinde ellerimi ellerinin üstüne koydum. Yerimizde hafifçe sallanmaya başladığımızda çalan şarkı değişti. Biraz öncekine nazaran farklı tarzda olan şarkı Dj tarafından biraz değiştirilmiş ve bir bachata şarkısı olup çıkmıştı (Drake - One Dance (Cover) DJ Tronky Bachata Remix). Ateş'in işiydi elbet, zaten biz onun dışında da pek dans etmezdik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KELEBEK'İN SENFONİSİ (Tamamlandı)
Fiction générale"Kaç yaşında olursan ol, uyuyunca geçer sanacaksın ama şunu bil ki kaç yaşında olursan ol, uyuyunca geçmeyecek..." • "Öldürüyorsun beni." dedi alnı alnımda, nefesi dudaklarımdaydı. "Öleceksin." dedim grimsi gözlerine bakarken. "Seni seviyorum ama se...