TESADÜF |Kim Taehyung|

46. Bölüm

Lisa
▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪

Jungkook beni öpmüştü... Tepki verememiştim ama sonradan farkına varınca karşılık verdim.

Gözlerimi açıp baktım, kapalıydı gözleri. Tekrardan gözlerimi kapadım ve kendimi akışına bıraktım.
Ayrıldığımızda utandığımı hissediyordum. Omuzlarımı tutmayı bırakıp kollarını masaya dayadı. Taa gözlerimin içine bakıyordu, bunu ona bakabilme cesaretini gösterince fark etmiştim.

Yerime oturdum. Boğazımı temizledim ve hamburgerimi yemeye devam ettim.

Kook'a baktığımda bana dikkatlice bakıyordu.

"Kızdın mı?"dedi tedirgince.

Elimdeki hamburgeri masaya bıraktım ve ellerimi bacaklarımın altında birleştirdim.

"Hayır, kızmadım. Ama utandım.."

"Aniden oldu, kusura bakma..."

"Evet...Aniden...Oldu..."

Etrafıma baktım. Allah'tan çok kimse yoktu ve fark eden olmamıştı.

Yemeklerimizi bitirince, "Ben tuvalete gidip geliyorum"diyerek kalktım ve tuvalete gittim.

Tuvaletin kapısını kapatır kapatmaz elimle ağzımı bastırarak, attığım çığlığı bastırmaya çalıştım.

İ N A N A M I Y O R U M!!

JUNGKOOK BENİ ÖPTÜ! ÖPTÜ! ÖPTÜ LAN ÖPTÜ! VALLAHA BİLLAHA ÖPTÜ! AMAN TANRIM! RÜYADA MIYIM?! ŞAKA GİBİ! O BENİ ÖPTÜÜ!

Ateş basmıştı. Ellerimle havada yelpaze hareketi yaparak serinlemeye çalıştım.

Parmağımı alt dudağıma yerleştirdim ve o anı hatırladım.

Gerçekten... inanamıyorum...

Elimi yüzümü yıkadıktan sonra tuvaletten çıktım. Masaya geldiğimde Jungkook tedirginliğini hala koruyordu.

Belli etmemeye çalışıyordu ama ben anlıyordum. İkimizden birisinin utanmaması gerekmez miydi ya? İzlediğim pembe dizilerde öyle oluyor ama. Herneyse...

"Kalkalım mı?"dedi.

"Nasıl istersen"diyip çantamı sandalyenin arkasından alıp taktım.

Hesabı ödedikten sonra Hamburgerci'den çıkıp yürümeye başladık.

Tek kelime bile etmiyorduk. Sadece yan yana yürümemiz yetiyordu.
Kahretsin ki maskemi takmayı yine unutmuştum. Hemen cebimden çıkarıp taktım.

Yan gözle Kook'a baktım ve o an göz göze geldik.

Hemen başımı çevirdim, yere bakarak yürümeye devam ettim. Göz göze gelince küçük bir heyecan olmuştu.

Ayyyyy, utandım!..

En sonunda Jungkook konuştu.
"Başka ne yapmak istersin?"

"Immmm, bilmem?"diyince ben, dudaklarını büzerek ve yere bakarak düşünmek başladı.

Kookie... Sen o dudakları büzme lütfen... Çıldırıyorum bak...

"Aklıma başka birşey gelmiyor ki ehehehhehe"diyerek saçını kaşıdı.

"Kkkkkkkkkkk, deniz kıyısına gidelim mi?"dedim.

Artık birbirimize bakarak konuşabiliyorduk.

"Güzel fikir hadi gidelim"

Vakit akşama geliyordu. Gökyüzü pembemsi morumsu bir renge bürünmüştü. Çok hoştu, aynı pamuk şeker gibiydi... Bulutları yemek istiyordum.