my rude boy | jungkook

1.9

"Peki buldun mu?"

Kafamı olumsuz manasında salladım.

"Bulabilecek misin?"

Kafamı yine olumsuz manasında salladım.

"Neden salak saçma triplere girdin?"

Kafamı sallayacakken durdum. "Bilmiyorum," dememle alnıma vurdu. Evet, üç gramlık beynim kulağımdan akmıştı. Elimle alnımı ovalarken dudak büzdüm.

"Şimdi çizecek birini arıyorsun yani."

"Evet, seni çizeyim mi?"

Tatlı tatlı güldüğünde kabul edecek sanmıştım fakat o yine alnıma vurup "Hayır," dedi. Jae Hwa'nın eli ne ara bu kadar acıtmaya başlamıştı?

"Arkadaşlık görevlerini yapmıyorsun Jae Hwa."

Oturduğu sandalyede dik konuma gelip "Sana Dae-Hyun ile randevu ayarladığımda gelmemiştin. Arkadaşlık görevinden bahsedecek son kişi bile değilsin."

Göz devirdiğim sırada "Zor ikna etmiştim bir de. Nasıl rezil olduğumdan haberin var mı?" diye sordu.

Ama ne yapabilirdim, istememiştim.

Hem, okulun basketbol turnuvası vardı.

"Sınavlarım vardı o gün, söylemiştim."

"Hayır, canın istememişti."

Limonatadan biraz daha içtiğim sırada kafeye giren Jungkook ve arkadaşları boğazımda kalmasına sebep olmuştu. Jae Hwa ise bu hareketinden sonra kendini nasıl saklayacağını falan düşünüyor olmalıydı. Resmen, masaya püskürtmüştüm.

Yerinden kalktığı sırada "Seni öldüreceğim," diyince derin bir nefes aldım. Demek ölümüm Jae Hwa'nın elinden olacaktı.

Affet Kookie, sana kim olduğumu söyleyemeceğim.

Derin bir nefes alan en yakın, tatlı arkadaşım Jae Hwa "Lavaboya gidiyorum," dediğinde sadece başımı salladım. En azından şu on dakika ölmeyecektim.

Kendi limonatam bitmesin diye Jae Hwa'nın limonatasını önüme çektim. Kendini süslenirken unutanlardandı o, limonayayı mı unutmayacaktı?

Birkaç yudum daha aldığımda birden mesaj geldi, sıçradım. Son Jungkook ile görüşmemiz üzerine telefonu titreşime bırakmaya karar vermiştim.

Jungkook: Sana sormam gereken bir şey var.

Ama gerçekten sormalı mıyım bilmiyorum.

Itsrealme: Aklında ne var Jungkook?

Jungkook: Üzmek istemiyorum.

Itsrealme: Sorabilirsin, Jungkook.

Ellerimin içi terlemişti, pantolonuma sürdüm. O sırada belli olmasını istemediğimden limonatayı yerine ittirdim. Hayatımdaki aksiyon Jungkook, bana yeterdi.

Jungkook: Atak geçirdiğini söylemiştin.

Ve ben bunu merak ettim.

O gün, yanında olayı isterdim çünkü bu epeyce kötü bir durum.

Itsrealme: Önemli değildi, o günkü.

Ellerim yumruk oluyor ve ayaklarım titriyor, yürüyemiyorum.

Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyor, ağlamaya başlıyorum.

Süreye göre halisünasyon görüyorum.

Sen, nereden anladın o gün kötü olduğumu Jungkook?

Tekrardan bunları konuşmak bile ellerimi titremesine sebep olurken bir elimi bacaklarımın arasına sıkıştırdım. Titrediğini görmek istemiyordum.

Jungkook: Şunu fark ettim, seninle ilgili.

Bana kızdığın zaman ya da ciddileştiğin zaman sona Jungkook ekliyorsun.

İşte o zaman bir şeylerin yolunda gitmediğini anladım.

Itsrealme: Aslında bunu herkese yapıyorum.

Ama bilemedim şimdi.

Jungkook: Bana özel olduğunu sanmıştım.

Itsrealme: Bunun için söz veremem, Kookie.

Jae Hwa masaya geldiğinde telefonu kenara koydum. Yapmam gereken şeyler arasında onu çizmem için ikna etmem gerekiyordu.

"Buraya geliş amacımız belli, Jae Hwa," dememle aklıma Kook'un dediği geldi. Sanırım şu isim ekleme işi cidden hayatımın bir parçasıydı. Şimdi fark etmiş olmamda ayrı bir ironiydi.

"Çizimimi yapmanı istemiyorum."

"Ya ama neden?"

Gözlerini kırpıp öpücük attığında göz devirdim. Jae'ye ihtiyacım vardı, hem de bayağı. Kollarımı ona uzatıp "Lütfen," dedim. Kabul etmezse eğer, instagramdaki hesabından fotoğraflarını alıp çizecektim ya da bana attığı kendi fotoğrafından.

Başka bir çözüm yolum yoktu.

"Git ve abini çiz," dediğinde jetonum düşmüştü, saniyesinde yumuşadım. Geçen sefer seni çizeceğim dediğimde abimi çizmiştim. Demek hala unutamamıştı.

"Sen ona mı alındın hayatım? He benim süt tenlim, beyaz çukulatam? Ha, hayatımın anlamı?"

"Benden uzak dur."

Telefonum titredi, Jae Hwa'yı umursamadan elime aldım. Çizeceğim kişinin gönlünü almam gerektiğini bilmeme rağmen serseri stilimden devam ediyordum.

Lanet olsun.

Jungkook: Sence de artık karşıma çıkma zamanın gelmedi mi?

(görüldü.)

*

🍉