68. Bölüm Kahve

5.2K 646 46
                                    

Bölüm bayağı uzun oldu sanki.🙄

Bu bölümün ilk partı eğlenceli ikinci partı biraz hüzünlü sanki. Takdir sizlerin. Multimedyada Kıraç'tan "Ayrılık" enstrümantali var ama bölümün ikinci partıyla alakalı. İsterseniz Kerem eve çıkınca açabilirsiniz. Tavsiyem o timde diyorum ve kahveleriniz hazırsa buyrun bölüme. ❤️




Sağanak yağmur yerini kara bırakırken iki artı bir bir loş daire daha da karanlık olmuştu. Kerem dün gece uykusunu çok alamasa da alıştığındandı sanki kendini iyi hissediyordu. Sabah erkenden markete gidip alışveriş yaptıktan sonra Zeynep'in evine gelip kahvaltıyı hazırladı. Masaya son kez bakıp eksik bir şey olmadığından emin olduktan sonra Zeynep'in odasına gitti. Kapıyı açar açmaz duraksayıp ağır adımlarla yanına gitti. O kadar derin uyuyordu ki... Bir süre izleyip kendine gelerek dışarı çıktı. Yapması gereken bir şey daha vardı. Eline bir bardak aldı, dış kapıyı sessizce açıp kapıyı yavaşça kapatıp aşağı indi. Alt komşuların kapısının önüne gelince bir süre durup zile bastı. Sabırsızlıkla beklerken kapı açılınca içten bir tebessüm edip kapıyı açan Gülten'e ve merakla arkasından gelen Nurten'e baktı. İkisi de iç çekip kendisine bakarken yanlarına yaklaştı.


"Kızlar günaydın. Sabah sabah sizi rahatsız ettim. Uyandırmadım umarım."


Gülten elindeki bezi Nurten'e verip bir adım öne çıktı. Saatine bakıp imalı bir ifadeyle Kerem'e baktı sonra elindeki bardağa. Yüzünde anlamlı bir gülümseme peyda olurken ışıl ışıl parlayan gözlerle önce Nurten'e sonra tekrar Kerem'e baktı.


"Adınız Kerem'di değil mi?"


"Evet."


"Ay birden şey oldum. Yok ne uyuması erkenden kalktık. Siz elinizde bardakla nereden geliyorsunuz?"



Kerem istediğinin olduğunu görünce rahat bir nefes alıp kocaman bir gülümseme gönderdi.



"Yukarıdan geliyorum. Zeynep'e sürpriz olsun diye kahvaltı hazırlıyorum da evde çay yokmuş. Ben de sevgili karıma sallama çay yapmak istemedim o yüzden de size geleyim dedim. Çünkü Zeynep'in iki sözünden biri sizsiniz."


Gülten ve Nurten'in ağzı hayretten o biçimini alırken Kerem rahatlamış bir ifadeyle ellerini arkasında birleştirip izledi bu manzarayı. Aynen böyle hayal etmişti ve her şey istediği gibi oluyordu. Aradan dakikalar geçiyor Zeynep'in sevgili komşuları hâlâ aynı ifadeyle Kerem'e bakıyorlardı.


Kerem de aynı gülümsemesiyle onlara bakarken eğilip sessizce konuştu.



"Çayınız yok mu yoksa?"



Gülten sesli bir nefes verip gözlerini birkaç kez kırptı ve...




"Karınıza çay mı istedin sen? Yani siz. Yani Zeynep değil mi o karım dediğiniz? Nurten çimdik atsana?"


Nurten hâlâ kıpırdamadan duruyor Gülten'i duymuyordu bile. Gülten öyle kalırken Kerem apartmanın merdivenlerine bakıp kızlara doğru yaklaştı.




"Bana siz diye hitap etmenize gerek yok. Artık komşuyuz. Sadece Kerem deyin yeter. Çayınız yoksa ben markete gideyim."


Gülten'in ağzından itiraz edercesine garip kelimeler dökülürken çamaşır suyu olmuş bluzunu çekiştirip Kerem'in kolundan tutup içeri çekti.


KOD 52 -BİR AŞK MASALI-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin