Her şeyin açığa çıktığı bölüme hoş geldiniz🌷Multimedyada Demir Demirkan var. Kahveler hazırsa keyifle okuyun🌷
Son kelime, lütfen... Kerem inanamaz bir ifadeyle kaşlarını kaldırıp indirdi. Zeynep'in nefesini ciğerlerine solurken biraz daha yaklaştı. Doğru duyduğundan emin olsa da inanamıyordu... Hem bu kadar içten bir lütfen...
"Sen istedikten sonra hayır diyemem ki."
Zeynep'in gözleri, yaşlı, üzgün olsa da minnetle bakıyordu. İsteğini reddetmemişti. Kabul edeceğini tahmin etse de etmeme olasılığını da göz ardı etmemişti. Her şeye rağmen istemişti ve sonuç? Elleri omuzlarını bulurken sessizce konuştu.
"Sen böyle söyleyince ben-"
Daha fazla konuşamadı. Kerem'e sımsıkı sarılıp yanağını omzuna koydu. Sanki yıllardır omzunda biriken yükleri kaldırmıştı. Sanki tüm sorunları çözmüştü, güven veren, sırtını sıcacık şefkatle kavrayan eller.
Kerem, sarıldığı kızın saçlarına yanağını yaslayıp dalgın gözlerle kaldı. "Daha önce neredeydin? Seni mi bekledim yıllarca" sözü kulaklarında çınlayıp duruyor, kalbini kanatıyordu. Bu sorulara verilecek cevabı vardı ama... Şimdi ne yeri ne zamanıydı. Hiçbir zaman yeri ve zamanı olmayacaktı...Parmaklarını Zeynep'in saçlarına sürerken gözlerinin önüne gelen o sahneyi görünce kapattı gözlerini, sanki o görüntü gidecekmiş gibi... Kalbinin çarpıntısı arttı nefesi hızlandı sakin olmaya çalışsa da...
"İyi misin?"
"Evet çok iyiyim. Kerem-"
Çekilip buğulu gözlerle baktı gülümsemeye çalıştı.
"Şimdi sana her şeyi anlatmam lazım. Not ettiklerim, aklımda kalanları hepsini anlatacağım. Kasadaki emanetleri vereceğim."
Kerem hâlâ olanların şokunu atlatamamış şekilde bakarken kısık sesiyle cevap verdi.
"Emanet dediğin ne Zeynep?"
Zeynep heyecanla bakıp hızla odasına giderken Kerem de kalkıp peşinden gitti. Odaya girdiğinde Zeynep dolabın içindeki kasayı açıyordu. Gözleri duvardaki gitara çarptı bir an. Bu gitar ve anlamı... Gözlerini kaçırıp elinde bir paketle yatağın üzerine oturan Zeynep'in yanına geldi.
Onun paketi özenle açmasını izlerken o paketin içindekinin ne olduğunu bilmesine, onun peşinde olmasına rağmen bakmıyordu bile. Şu an ağır basan başka bir şey vardı. Zeynep'in heyecanını izlemek... Onun tepkileri hareketleri... Bu işin içine girdiğinden beri böyle bir duruma düşeceği aklının ucundan dahi geçmezdi. Çünkü işi herkesten her şeyden daha önemliydi. Çalıştığı teşkilat o kadar önemli değerli üstündü ki... Şimdi ilk kez bazı şeyler mesleğinin önüne geçiyordu duygu olarak... Etik olmasa da geçiyordu işte... Geçmesine izin vermezdi ama şimdi seve seve isteyerek veriyordu. Ta o zamandan bir şeyler olacağını inceden hissetmişti. Hissettiği o şeyi şimdi anlıyordu. O zaman hissettiğini işi için olduğunu sanıyordu ama değildi.
"Kerem iyi misin?"
Dalan gözleri Zeynep'i bulduğunda anlamaz ifadesiyle baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOD 52 -BİR AŞK MASALI-
غموض / إثارة"Seni sevmiyorum" dedi. Bugüne kadar duyduğu en güzel sözdü... Kalbi deli gibi, doludizgin çarparken heyecanla nefes aldı. Kendi gözlerinin de söylediği, dilinden bağımsız o sözler döküldü. "Ben de" dedi, "ben de seni seviyorum." Genç adam siyah d...