"TUTSAK"

7.9K 543 496
                                    


Selam millet şimdi size bir kitap önereceğim;
Ebrusimsek2911 tarafından yazılan "Olmasaydı Sonumuz Böyle"
Okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum öyle uyduruk watty klasiklerinden değil aksine yaşanmışlıkların içinde olduğu bir kitap.
Dilerim ki iyi yerlere gelesin,sesini bir çok kişiye duyurasın Ebru..🖤

Hadi okumaya geçelim öyleyse yeni bölümü..

...

18 Nisan 2018

Soluklarımın ve terlerimin arasında zar zor açabildiğim gözlerimle Tutya'yı aradım.
Görünürde hiç kimse yoktu.
Kollarımı var gücümle bağlı olduğu güçlü ve kocaman demirden ayırmayı denedim bir kez daha.Olmadı!
Etrafa yayılan damlayan su sesi moralimi daha çok bozarken minik damlalarla tavandan sızan yağmur soğuğu iliklerime kadar işliyordu.
Biliyordum onu yanımdan göndermemekle büyük tehlikeye soktuğumu.
Soğuk duvara yaslandım.
Elim kolum bağlıydı.
Gıcırdayan kapı sesini duyunca gözlerimi araladım Tutya'yı görmek umuduyla.

Adımlar git gide yaklaşırken korku çoktan içimi sarmıştı bile.
Karşımda Tutya'yı görünce verdiğim nefese muhtaç kalmamaya dua ettim.
Tutya hızlı hareketlerle demirlerle oynarken ben yüzümdeki tarifsiz rahatlıkla onu izliyordum.O iyiydi...
Önüme çömelip yüzümü avuçlarının arasına aldı kısa sürede herşeyim olmayı başaran adam.
Tam o anda arkadaki adım sesleriyle korku küpüne döndüm.
Tutya tam yaklaşmış alnıma bir buse konduracakken arkadan kafasına yediği tekme ile yere yığıldı.
Gözümdeki yaşlar delice akmaya başlarken,ortalığı saran çığlığım tahmin edilemeyecek kadar içinde tüm duyguları barındırır cinstendi.
Rüzgar arkadan şerefsizce sırıtırken tek derdim Tutya'ydı.
Rüzgar Tutya'yı karşımdaki duvara bağlanmış olan demirlerle tutsak ederken içim kanıyordu.
Rüzgar karşıma geçti ve Tutya'nın kanlarının üzerine basarak çömeldi.
Elimi tutup olabildiğince yaklaşarak öptü.
Sıktığım elimle burnuna geçirdiğim yumrukla biraz olsun rahatlamıştım,hiç değilse kanını akıtmıştım.

Rüzgar istemsizce geri çekilirken gözüm Tutya'ya kaydı.
Ayılmamakta ısrar ediyordu adeta.
Tüm gücüm iliklerimden çekilmiş gibiydi.

"Fazla şımarmışsın Andaç baban mı şımarttı!?"

Gözlerimi ona diktim.

"Gerçekleri öğrendim diyelim biz şuna."

"Ne gerçeğinden bahsediyorsun?"

Dedi burnundaki kanı silerken.

"Ne kadar şerefsiz bir varlık olduğun gerçeğini mesela!"

Gözleri kararırken sıktığı yumruğunu yüzüme yemeyi bekledim ama o tam tersini yapıp önümden kalktı ve hâlâ ayılmamış olan Tutya'ya sert bir yumruk attı.

"Bak yapma..!"

Dedim hıçkırıklarımdan dolayı gidip gelen sesimle.
Dayanamıyordum,bana yapmıyor gözümün önünde Tutya'ya işkence ediyordu.

"Yavaş yavaş kendine geliyorsun Andaç'çığım."

Göz yaşlarımın tuzlu tadı ağzımı kaplarken kendimi biraz olsun toplamaya çalıştım.

"Sen,sen oradan nasıl çıktın?"

Gülümseyerek tekrar yanıma geldi,saçlarımı okşarken gözlerime baktı derin derin..

ANDAÇHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin