"ŞEYTAN"

7.5K 573 142
                                    


17 Nisan 2018

Tutya gitmemekte ısrar edince benimle birlikte eve gelmişti.
Sürekli olarak izlendiğimizin o da farkında değil miydi?

Şöminenin önünde otururken karşımdaki pufta oturan Tutya'ya çevirdim gözlerimi.

Parlak gözleri sürekli üzerimde olduğu için gözlerimiz çakışmıştı.

Minik bir tebessüm yayıldı dudaklarıma.

Onu sevdiğimi biliyordu,beni sevdiğini biliyordum.

Rüzgar'ın öc alacağını biliyordu,Rüzgar'ın ona bir şeyler yapacağını biliyordum.

Gözlerimi yumup önüme döndüm her şey neden bu kadar zor olma zorundaydı ki?

Rüzgar gerçekten yok olmuş olsa ne olurdu sanki?

Yanımda hareketlilik hissedince gözlerimi yavaşça açıp etrafa baktım.

Tutya yoktu.
Tam ayaklanacağım sırada iki el omuzlarıma bastırdı.

Ya lütfen zamanı gelmiş olmasın,lütfen...

İki elin sahibi yanıma oturup bana sarılırken Tutya'nın kokusuyla rahatladım.

Gerçekten çok korkuyordum ama kesinlikle ondan değil yalnızca Tutya'ya yapabileceklerinden.

"Andaç bu kadar korkmana gerek yok bak ben yanındayım.."

Benim için endişelendiği belli olan ses tonu kulaklarıma dolarken sadece gözlerimi kapadım.

Şöminenin ısısı odayı kaplarken Tutya'nın elleri bana dolanmış haldeyken,başımı boynuna gömdüm.

Çok yorulmuştum korkmaktan,ama uyursam korktuğumun başıma gelmesi kaçınılmazdı belki de uyumasam da gelirdi Rüzgar bu işi belli mi olur..?

Tutya kulağıma dilini bilmediğim bir şarkı mırıldanırken tek yaptığım biraz daha gevşemekti..

Birden sesi kesildi.
Ateşin ısısı da artık daha az şiddetliydi.

Gözlerimi açıp şömineye baktım.

Ama aklımın ucundan bile geçmezdi karşımda şeytanın ta kendisini görmek...

...

17.03.2018
Cumartesi

ANDAÇHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin