24

4K 186 13
                                    

Fotoğrafa bakmaktan kendini bir türlü alamıyordu Yağmur. Bay Jung, fotoğrafta oldukça yakışıklıydı. Yakışıklı, seksi ve oldukça genç. Belki de onun gençlik fotoğraflarından biri. Resmi kendine iyice yaklaştırıp, tekrar baktı Yağmur. Bay Jung'un fotoğraftıki bakışı tıpkı kendisine  baktığı bakış gibi soğuktu ama nedense fotoğraftaki bakışı Yağmura daha sıcak geliyordu. Özellikle gözleri, gözleri büyüleyiciydi ve Yağmuru büyüleyiyordu.

"Bu kadar soğuk bir insan, nasıl bu kadar büyüleyici olabilir? Nasıl bu kadar yakışıklı olabilir ve en önemlisi beni nasıl kendisine aşık edebilir?"

Yağmur, yüzündeki belirsiz gülümsemeyi fark etmeksizin fotografa bakmaya devam etti. Resimdeki bakışlar Yağmuru büyülemeye devam ederken, içerden gelen ayak seslerine âdeta sağır olmuştu. Yanına kadar gelen ayak sesleri o kadar sessizdi ki, o ayak seslerine eşlik eden kısa ve sert bir söz, Yağmuru büyüleyen büyünün bozulmasına neden olacaktı.

...

Jung, çevirmen kızın tam arkasındaydı ve kokusunu alabilecek kadar da yakındı. Başını hafifçe kaldırarak ona baktı. Gülümsüyordu ve elinde kendisinin eski bir fotoğrafını tutuyordu. Eski gençlik fotoğrafı. Hiç sevmediği gençlik fotoğrafı. Bu resmi neden hâlâ saklıyordu ki? Neden atmamıştı ki? Tabi... insanlardan ona geçmiş olduğu bir alışkanlık. Bir türlü kurtulamadığı alışkanlık.

Jung, fotoğraftan başını çevirip çevirmen kıza baktı. Fotoğrafına âdeta büyülenmişti ve kendisinin geldiğinden haberi yoktu. Hafifçe gülümsedi. Bir insanı büyülemek bir fotoğraf ile çok mu kolay, yoksa çevirmen kız kendisine karşı duygular mı besliyordu?

Anlamanın tek yolu vardı.

"Odamda ne işin var çevirmen!"

Ani sert sesi, çevirmen kızı korkutmuş olacaktı ki, çevirmen kız olduğu yerde sıçramış ve elindeki fotoğrafı yere düşürmüştü.

"Odamda ne işin var diye sordum sana çevirmen?

"E..eş..."

"Eş ne? İzinsiz odama girip eşyalarımı mı karışıyorsun?"

"Yooo"

"O zaman neden odamdansın ve neden elinde benim fotoğrafım var?"

"Şey, Kim Eun Han eşyalarınızı size getirme için benden yardım istedi de."

"Ve sen de kabul ettin doğru mu?"

"Evet."

"Sana kaç kere dedim çevirmen, sen sadece kendine düşen görevleri yapacaksın diye. Sen bu şirkette çevirmensin, asistan veya onun bunun getir götücüsü değil."

"Özür dilerim. Haklısınız."

"Şimdi lütfen odamdan çıkar mısın?"

"Tabi. Siz nasıl isterseniz."

Çevirmen kız, fotoğrafı yerden almıştı ve yüzünde yine o üzgün ifade vardı. Üzgün ve masum bir ifade, tıpkı bir melek gibi. Bu ifade, içinde bir şeylerin değiştirdiği hissettiriyordu.

Gözleriyle, çevirmen kızı izlemeye devam etti. Çevirmen kız, fotoğrafını dikkatlice masaya koyduktan sonra başı öne eğik bir biçimde yanına kadar geldi ve kendisini selamladiktan sonra kapıya doğru gitti. Tam kapının kolunu tutacaktı ki, Jung'un ağzından istemsizce birkaç kelime çıktı.

"Çevirmen, bir dakika!"

"Birşey mi unuttum efendim?"

"Fotoğraf."

"Ne?"

"Fotoğraf. Al ve onunla istediği yap. Zaten atacaktım. Al ve onunla istediği yap."

"İstediğimi derken?"

"Yırt, yak, parçala. Ne bileyim? Onunla istediğini yap. Benim için önemsiz birşey zaten."

"Bana pek öyle gelmiyor efendim. Fotoğraf oldukça önemlidir."

"Fotoğraflar oldukça önemlidir çünkü; insan sadece bir kez yaşar ve yaşadıklarını hatırlamak ister ve bu yüzden anılarını fotoğraflamak ister. Aynı sözlerini bin kez duydum."

"Evet ama bu fotoğraf benim için önemli değil."

"Nedenini sorabilir miyim, eğer bir sakıncası yoksa."

"Var ama nedense hayır diyemiyorum."

"Gençken kısa bir süreliğine modellik yaptım ve o resim de ordan kalma. Galiba bir ceket markası için ama sonra bıraktım. İkinci bir soru yok ve biliyorsun."

"Peki, efendim bu arada gençken çok yakışıklıydınız. Hâlâ da oylesiniz."

Bu ani iltifat, Jung'un yüzünde istemsizce bir kızarma ve gülümseme getirmişti ama çok kısa süreliğine sonra yok oldu.

"Çevirmen!"

"Özür dilerim. Sınırımı aştım size iyi günler."

Çevirmen kızın gitmesiyle, Jung içinde bir boşluk hissetti ve bu boşluk tam kalbinin ortasında hissetti. Eliyle bu hissi kontrol etti. His hâlâ ordaydı.

Patronumun Vampir Oğlu [Düzenleniyor]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin