24 ❦ Ruha Atılan Dikiş

13.4K 697 181
                                    

#Karsu - Bırak Beni Böyle

Keyifli Okumalar Dilerim✨


Karşımdaki sima sanki yıllardır ezbere bildiğim o insana ait değildi. Bakışları nasıl bu denli yabancı gelebilirdi? Çocukluk dönemimin bitip, gençliğimin şekillendiği evde benimle kalan kız kardeşim sanki yoldan geçerken durdurulmuş anket için meşgul edilen, bıkkın yabancı birisiydi.

Memnuniyetsiz ve öfkeli bakışlarına karşın düşmüş omuzları onun içinde olan biten savaşı az çok anlatıyordu. Elimdeki plastik saplı tasın içindeki suyu yavaşça saçlarından aşağı dökerken sırtındaki izler bir kırbaç gibi göz kapaklarımı yakıyordu. Gözlerimi kapatsam bile görüntü göz kapaklarımın içine yapışmış gibi gitmiyordu.

Gözü kapamak değiştirmiyordu gerçeği.

"Küçükken," diye başladım söze fakat sonunu getirme arzusuyla değil, sessizliği bozmak için söylenmiş bir kelimeydi.

"Annem seni yıkarken gözlerini sıkıca yumardın, şampuan gözlerine girecek diye çok korkardın."dedim fakat sesim sevecen çıkmamıştı aksine acı doluydu.

Annemin duvara konuşsam tepki verir dediğinde neyi kast ettiğini şimdi çok daha iyi anlıyordum. Kız kardeşimin ruhuna atılan dikiş dudaklarına değin uzamıştı.

"Ruha atılan dikiş tutmazmış. Ruh o kadar ince ve narinmiş ki her iğne darbesinde kesikler büyürmüş. İnsanlar dikiş atmaya devam edermiş bir yanı dikerken diğer yanı kesermiş."

Babamın sesi kulaklarıma dolarken bütün hevesleri kursağında kalmış küçük bir çocuk gibi acı acı yutkundum. Kız kardeşimin içindeki kesikleri nasıl dikecektim?  Tıpta ruh kesiklerine çare yoktu.

"Bunu sana kim yaptı?" dedim daha fazla dayanamayarak. Hastaneden çıkalı neredeyse bir hafta olmuştu ve tek kelime etmemişti.

"Erdenay," diyerek önüne geçtim dizlerimi kabinin ıslak yerine yaslayarak çöktüm.Buna daha fazla katlanacak gücüm yoktu daha fazla içindeki kanda boğulamazdı.

"Sana bunu kimin yaptığını söyle, sana yardım etmeme izin ver." dediğimde her zamanki duruşundan ödün vermeden karşısındaki duvarı izlemeye devam etti.

Derin bir iç çekişle ayağa kalkıp saçlarını iyice duruladıktan sonra yardım ederek ayağa kalkmasını sağladım. Sadece sol bacağı tutmuyordu sağ bacağı ise ayağa kalkabileceği kadar iş görüyordu.

Bornozunu giydirip kabinin iki kapısını yanlara çektim ve havlu serdiğim tekerlekli sandalyeye oturmasına yardım ettim. Kasıklarımdaki sancı yeniden baş kaldırırken dişlerimi sıktım lakin yeterli gelmemiş gibi acı bir inleme dudaklarımdan çıktı.

Erdenay'ın tekerlekli sandalyeye oturduğu anda yere çökerken alnımı onun hala ıslak olan dizine yaslamıştım. Henüz ona hamile olduğumu söyleyecek fırsatı bulamamıştım.

HASTA ADAM [BİTTİ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin