Keyifli Okumalar Dilerim✨
Çıkış yolunun güzel olacağını ve asla geri dönmeyeceğimi umarım, demişti Frida Kahlo. Bu sözü ilk duyduğumda sadece kulağıma dokunmuş ve zihnimin bir köşesinde paslanmıştı. Fakat şimdi iliklerime dek bir acı işlenirken hatırlamak istediğim şey kesinlikle bu söz değildi. Benim çıkış yolum bile yokken nasıl güzel olacağını umabilirdim?
"Esila,"
Alaz'ın sesini duyduğumda gözlerim hazırda bekliyor gibi hızla açıldı ve kasıklarıma nükseden ağrı duraksadı.
"Alaz," dediğim sırada yattığım yerden doğruluyordum. Nerede olduğuma dair en ufak bir fikrim olmasada nihayet beni bulmasına ve yaşıyor olmasına sevinmiştim. Ayağa kalktığımda dolan gözlerimi kırpıştırdım.
"Bebek iyi mi?" dediğimde gülümseyerek başını salladı.
"O benim yanımda ve mutlu." dediğinde gülümsemek üzere olan dudaklarım acıyla kitlendi. İki yanına da bakarak ona yürürken bir yaş yanağımdan süzüldü.
"Yanında mı?" dediğimde nefes alamıyordum. Hem Alaz hemde bebeğim ölmüştü. Bu sadece bir rüyadan ibaretti.
Acı...
"Alaz beni burada bırakmayın." dedim yalvaran bir sesle ve kollarımı ona uzattım. Ellerim boşa çıkarak omuzlarıma dönerken kendimi tutamayarak çığlık attım.
"Gitmeyin."
Ellerimi kulaklarıma bastırarak kendi çığlıklarımdan kaçmak istedim fakat ne çığlık atmayı bıraktım ne de duymayı. Yaşama sevincim elimden kayıp gitmişken susmak ve duymamak öylesine zordu ki. İlk kez ruhumdan bir parçanın kopup gittiğini hissederken birkaç kez daha küçük odada çığlık attım.
Birisinin beni kollarımdan sıkarak tuttuğunu ve sonra sarstığını hissettiğimde gözlerimi açtım ve bana bakan Efruz'la, Erdenay'a diktim bakışlarımı.
"Alaz nerede?" dediğimde Erdenay gözlerini sıkı sıkı yumdu, Efruz ise kollarımı bırakarak yüzünü sıvazladı. Alaz'ın öldüğünü asla kabullenmeyecektim.
Bebeğim?
"Bebeğim iyi mi?" dediğimde odadaki gerginlik bir deri gibi yandı. Üzerime çöken ağırlık havadan tuğla soluyorum hissi verirken sorumu tekrarlamaya korktum çünkü gittiğini biliyordum...
Bebeğim de babası gibi amansızca gitmişti. Geri de nasıl bir kadın bıraktıklarına dair fikirleri yoktu anlaşılan.
"Abla bebeğin,"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HASTA ADAM [BİTTİ]
Tiểu Thuyết Chung"Neden buradasınız ?"dedim tekrar ve sakin sakin elimi çantamın içerisine doğru hareketlendirdim. "Birisini öldürmek için gelmiştim." dediğinde sertçe yutkundum, elim hemen çantamın içerisinde durdu ve donup kaldım. Gözleri ağır ağır gözlerimden düş...