"Başka Bir Son"

938 104 78
                                    

  "...o Sora'ydı ve sen ondan hiç vazgeçmemiştin..."

ANDRÉ anının kaldığı yerden kendisi anlatmaya devam etti.

"Sonra bir usta geldi, ustan Gabriel. Orada bulunup bu olaya dahil olan bütün melekleri, serafimler de dahil oracıkta infaz ettirdi. Bana ise bunun hakkında tek kelime etmeyeceğime, normal gardiyan yaşamıma devam edeceğime dair yemin ettirdi. Ama ben izledim. Peşini bırakmadım. Seni bizzat kendisi yukarı yukarı taşıdı. 

Sora'nın melekleri görmesinin nedeni Joachim'di. O sırada baş meleğin ruhunu o taşıyordu. O güne kadar hiçbir ruh, Sora'nınkinden başka hiçbir ruh Joachim'in iyileşmesine yardım edememişti çünkü o zamana kadar ki hiçbir gardiyan asıl ruha yardım etmeyi kabul etmemişti. Hepsi ya feragat etmiş, ya ölümlüyü küle döndürmüş ya da onu serafimlere ihbar etmişti. Dolayısıyla Joachim de beden değiştirmek ve farklı ruhlarla birlikte devamlı seyahat etmek zorunda kalmıştı. Bu da her seferinde iyileşme sürecinin yeni baştan başlaması demekti.

Sora'nın gardiyanı da diğerlerinden farklı değildi ama onu özel kılan sendin, Iza. 

Joachim zihnin gerisinde iyileşmeye çalışırken Sora melekleri görmeye başladı. Gardiyanı onu korumayı göze alamadı ve ondan feragat etti.  Ama sen Iza, sen bir ölümlü olmana rağmen onu korumaya çalışmıştın. Bu büyüklerin dikkatini çekmişti. 

Kutsal ruhun gardiyanı sen olmalıydın ama koruyucu meleğe dönüşmen için arkanda korumaya yemin ettiğin birini bırakman gerekiyordu. Sora ise ölmüştü. Senin bir gardiyana dönüşmen için onun hayatta olması gerekiyordu.

Ruhunu geri gönderdiler. Onun Cennet'ini çaldılar. Böylece sen de bir gardiyana dönüştün, insan hayatına dair anıların silindi. Bir melek oldun. Senin de Cennet'ini çaldılar.

Onu defalarca geri gönderdiler. Sora başka bedenlerde doğdu, Joachim onun ruhuna yapışmış bir parazit gibi onu takip etti, iyileşmek için senin onu korumana ihtiyacı vardı. Bu yüzden Sora'nın ruhunu kullandılar. Sen onu korurken aslında Joachim'i de koruyordun. İyileşmesi için ona zaman veriyordun. Oysa o iyileşsin diye koruduğun her bedende Sora'nın ruhu yaşlanıyor, yıpranıyordu. 

Hak ettiği Cennet'e, Joachim yüzünden gidemiyordu.

Ve sen. Ettiğin yemin yüzünden huzura kavuşamıyordun. 

Bense ettiğim yemini bozmayı göze alamadım. Onların dikkatini çekmeyecek bir uzaklıkta kalıp seni ve Sora'yı izledim hep. Yeminimi bozarsam sana zarar vermelerinden korktum, çünkü Cennet'e güvenilmeyeceğini tecrübe ederek öğrenmiştim. Yapabileceğim tek şey senin yeminini yerine getirmende sana yardım etmekti. Ancak böylece huzura kavuşmana izin vereceklerdi; istediklerini yerine getirirsen. 

Sana en yakın olduğum zaman buydu, Zoey'nin gardiyanıyken yani. Altair kendi takımındaki meleklerin verimlilik en yüksek seviyede olsun diye bize kendi ölümlülerimizi seçme hakkı tanırdı. Ben de hep seni gözleyebileceğim kişileri seçtim. Hep sana yakın olanları... Ama onlar hiç umurumda olmadı. Seni izleyebildiğim sürece beni kime gardiyan atadıkları önemli değildi. Çünkü ben hep senin gardiyanındım, Iza."

Anıların, anılarımızın etkileri hala kaybolmamıştı; gözlerimin önünde soluk hayaletler gibi dolaşıyorlardı. Gerçekliğe dönmek için gözlerimi hızlıca kırpıştırdım, tüm bu süre boyunca biriken yaşlar yanaklarımdan aşağı boşaldı. André kısa bir duraksamanın ardından devam etti. Her şeyi bir çırpıda anlatmak istiyor gibiydi.

"Harry melekleri görmeye başladığında öyle çok korktum ki. Yüzyıllar sonra tekrar eden bu olay yine sana zarar verecek sandım. Bunun cezasını yine sana kesecekler sandım. Seni onu korumaktan bir kez daha vazgeçirmeye çalıştım. Ama o Sora'ydı ve sen ondan hiç vazgeçmemiştin, yine vazgeçmeyecektin. Sonra olaylar öyle bir gelişti ki ben," Burnunu çekip derin bir nefes aldı. "Ben belki de zamanı gelmiştir dedim. Harry melekleri görmekle kalmadı; bıçağına, kanatlarına hükmetti. Dilimizi anladı, portaldan sağ salim geçti. Kopan bağınızı yeniden ortaya çıkardı. Bunların hepsini ruhuna yapışan Joachim sayesinde yaptığını biliyordum."

Heaven in Hiding | StylesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin