bir

51.5K 2.5K 1.9K
                                    

İnsanlar insanların özgürlüğünü kısıtlamadığı sürece özgürdür. O hâlde insanlar başkalarının özgürlüklerine göre yaşarlar. Başkaları özgür değilse biz özgür olamaz mıyız? O hâlde özgürlük diye bir şey yoktur. Ya da bazı özgürlükler sınırlı özgürlüktür. Peki sınırlı özgürlük dediğin şey gerçekten özgürlük müdür?

Şunu söylemek gerekirse klasik bir Amerikan lise filmlerindeki ana karakterin aydınlanmasına benzer bir olay yaşayarak bilgisayarımı mükemmel odamdaki mükemmel yatağıma alarak hızlı bir başlangıç yapmak isterdim ancak bu mümkün olmadı. Laptopum bozuk, şarjsız hayata tutunamıyor ve yatağım üstüne yatılmayacak kadar dağınık. Mükemmel bir odam ve yatağım yok maalesef. Yine de yılmadım ve laptopun açılması için beklediğim 20 dakikayı umursamamaya çalışarak klavyede arkamdan boğa kovalıyormuş gibi bir hızla hiç duraksamadan aklımdakileri yazdım. Bir yandan da deli gibi sırıtarak daha da zevk alıyordum bu işten. Yazdığım şeyi karşı tarafa, instagram hesabına yolladım. Aslında yolladığım kişi de bizzat bendim. Kendime mesaj yazmıştım. Telefonuma gelen bildirimle kendi mesajımın ekran görüntüsünü alıp ismimin üstünü karalayarak hesapta paylaşırken yüzümdeki sırıtmaya engel olamıyordum.

Sıcak yaz günündeki evimizdeki serin olan tek yere, mutfağa gittim ve telefonumdan postun yavaş yavaş görülmesine, beğenilmesine ve yorum yapılmasını izledim zevkle.

Mutfağın camından insanların yaşamlarını tahmin etmeye çalışırken göt cebimde çalan telefona kesildi dikkatim.

Dilara'nın görüntülü sohbet başlatma isteğini geri çevirdim ve bir ayağımı camdan dışarı sarkıtacak şekilde cam kenarında ata biner gibi oturdum. Gözlerim kısa bir süreliğine aşağı kaymasıyla sırıtmadan edemedim. Yedinci katta yaşıyordum, aşağı düşme durumumda kafam betona dağılır ve hayatımı kaybedebilirdim. Hayatla oynamayı seviyorum. Ya da o benimle oynuyor, emin değilim. Şimdi kendi isteğimle buradan atlarsam hayatla oynamış mı olurum yoksa hayat beni buradan atlama düşüncesine sahiplik ettiği için o mu benimle oynamış olur?

Telefonum tekrar çalmaya başlayınca onu cevapsız bırakmadım ve kocaman bir gülümsemeyle onu selamladım. Ya da selamlayacaktım.

"Taha sen gerizekalısın!"

"Sana da merhaba Dilara!" Sırtımı cam kenarına dayadım ve hafiften acımaya başlayan popomu yok saydım.

"Oğlum sen nasıl bir ruh hastasısın? Lan aptal, piç çocuğu Amerikan filmlerinde miyiz biz ne bu tripler?"

Telefona durmadan saydıran kıza göz devirerek baktım.
"Yine ne yapmışım acaba?"

Birkaç saniye yüzüme baktı ve sonra hayvan gibi gülmeye başladı. "Lan oğlum sonra ağlayıp gelme yanıma. Yemin ediyorum olmayan sikimde olmazsın."

"O nasıl cümle lan? Hem adım görünmüyor salak."

Birkaç saniye durdu kaşlarını çattı. "Doğru lan. Ben ismin görünüyor sandım dedim piçin çocuğu hayatına sıçtı."

Omuz silktim. "İstesem ismimi de verirdim ama itiraf sayfasının tarzı anonim biliyorsun." Göz kırpmama göz devirmekle karşılık verdi.

"Ee niye yaptın böyle bir şeyi?"

"Okulu karıştırmak istedim biraz. İtiraf sayfasına da boktan itiraflar geliyordu artık kimse takmıyordu. Heyecan olsun dedim."
Ayaklarımı sallayıp mutlu mutlu gülümsedim. Sıkıcı hayatım renklenebilirdi belki böylece.

Telefonu omuz silkerek kapattığında sırıtmam bir kez daha genişledi.

"Bundan sonra ne olacak acaba?" diye söylendim ayaklarımı sallarken.

Sayfayı açtım ve yazdığım mesaja bir daha baktım.

"İnsanlar insanların özgürlüğünü kısıtlamadığı sürece özgürdür. O hâlde insanlar başkalarının özgürlüklerine göre yaşarlar. Başkaları özgür değilse biz özgür olamaz mıyız? O hâlde özgürlük diye bir şey yoktur. Ya da bazı özgürlükler sınırlı özgürlüktür. Peki sınırlı özgürlük dediğin şey gerçekten özgürlük müdür?
Ben bir erkeğim. Kendi özgürlüğümde mutlu olmaya çalışan sıradan bir erkek. Artık bu sınırlı özgürlüğümde sınırlı bir itiraf yapmak istiyorum. Ben eşcinselim. Zamanı geldiğinde ismimi de açıklayacağım ama şimdilik gizli kalsın lütfen. Gökkuşağıyla kalın.

12-? 🌈"

Eh, ortalığı karıştırmaya yetecek miydi orası bilinmez ama son sınıflar ve özellikle erkekler arasında tuhaf bir karmaşa olacağı kesindi.

Bakalım homofobik köpekler kudururken herkesin birbirine şüpheyle yaklaşması nelerle sonuçlanacak?

-

Durmuyordu, duramıyordu. Temizlik yaparken aklıma kurgu geldi???

itiraf | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin