yirmi üç

17.9K 1.6K 1.4K
                                    

Dilara

Gözlerimi kırpıştırarak yattığım yerde doğruldum. Havanın hafifçe aydınlandığını fark edince kaşlarımı çattım ve yanımdaki sehpada duran telefonumu açarak saate baktım.

06.58

Zilimin çalmasına iki dakika kala uyanmıştım ve sırf bunun için şu an ağlayabilirdim.

Acı çekiyormuş gibi sesler çıkararak kurduğum alarmların hepsini iptal ettim ve ayaklarımı sürüye sürüye odamdan çıktım.

Klasik tuvalet rutimlerimi gerçekleştirdikten sonra mutfağa gidip su ısıtıcısına su koyarken bir yandan ne yesem diye düşünüyordum.

Sonunda minik tavaya yağ koyarak yumurta kırmaya karar verdim. Kırdığım yumurtaları karıştırırken odamdan geri dönüp aldığım telefonumdan bildirimlerime bakıyordum.

Yine Taha'dan başka düşünenim yoktu.

Taha'ya olan sevgim kabarırken mesajını açtım.

Tahahaha:

Gözlerimi devirdim ve ona orta parmak emojisi yolladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gözlerimi devirdim ve ona orta parmak emojisi yolladım.

Eğer bir Dilara'ysanız hayat çok zordu. Yılda en az beş yüz kere bu tür mesajlarla karşılabiliyordunuz.

İstemsizce esnerken elimdeki tahta kaşıkla karıştırmayı unuttuğum yumurtayı gördüm. Telefonumu cebi olduğu için en sevdiğim pijamam olan mavi bulutlu pijamamın cebine koydum.

Kahvaltı faslını sekiz yüz saatte bitirdikten sonra dün üşenip katlamadığım pantolonumu üzerime geçirdim ve annemin yeni yıkadığı için mis gibi kokan sweatshirt'ü mutlulukla giydim.

Genelde sabahın köründe makyaj yapmayı sevmezdim ancak bu aralar daha bakımlı görünmek istiyordum.

Sebebi bir takım kızıllardı.

İç çekerek hızlıca makyajımı yapıp bitirdim ve çantamın içine birkaç kitap sokuşturdum. Çıkmadan önce her zaman yaptığım gibi mutfaktan bir elma alarak ağzıma koydum ve bağcıklarını açmadığım ayakkabıyı parmağımı koparmak pahasına ayağıma geçirdim. Merdivenlerden ritmik adımlarla inerken bir yandan da elmamı yiyordum.

Otobüsten sağ çıkmayı başararak biraz yürüdükten sonra okula ulaştım. Elmamı her zaman attığım çöp kutusuna atarken okulun kapısının önüne yaslanmış sigara içen kişiyi görünce hızlı adımlarım yavaşladı.

Kafası öne eğik dursa da dağınık saçlarından kim olduğunu tanıyabilmiştim.

"Hey, günaydın."

Dalıp gitmiş olacak ki yerinde sıçradı. Boş bakışları beni bulduğumda kaşlarım çatıldı.

Savaş'ı daha önce hiç böyle görmemiştim.

itiraf | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin