51-)DorNis Lost

1.7K 158 121
                                    


Bu şarkının yeri ayrı. Ama kimse için degil tabii ayrı dkebkfje.

Bruno Mars-Grenade

Ama bebeğim,
Senin için bir trenin önüne atlarım.

Nisan

Depoya varmıştık. BüyükMermi de bizimle gelmişti.
Deponun içerisine bir adım attığımda,bomboş olduğunu gördüm.
Yorgun gözlerimle,Doruk'u aradım.
"Doruk.",dedim zoraki çıkan sesimle.
İçeriye tam olarak girdiğimde,duvar kenarında Doruk'a rastladım. Nasıl görememiştim?
Sandalyayi iple baglanmamıştı. Zincirle bağlamıştı.
Doruk'un kaşı ve dudağında patlak vardı. Gözleri yarı kapalıydı ve yara içindeydi.
Hızlı adımlarla Doruk'a koştum.
"Doruk!",dedim en içten sesimle.
Doruk yorgun bakışlarıyla bana baktı.
Mırıldandı,"Bakma bana.".
Doruk yaşlı gözlerimi,baş parmağıyla sildi ve kaşlarını zoraki çattı.
"Eskisi kadar sert görünmüyorken,bana bakma.".
İstemsizce kısa bir gülüş attım.
Zincirleri cözmeye başladım.
"Gidelim buradan.".
Doruk gülümseyerek bana baktı.
Bunu gülümseyi alır,cebime koyarım ve ömür boyu kendimden ayırmam.

"Benden uzak dur. Kendim giderim.",diyip kendini ileri itti.
Hızla omuzlarından tuttum.
"Ne dediğini bilmiyorsun.".
Doruk gözlerini bana çevirmeden mırıldandı,"Senin yüzünden dayak yedim. Bu yeter. Benden...Uzak dur.".
Şaşkınlıkla,Doruk'a baktım.
Doruk bir elini duvara,diger elini boşluğuna yaslayarak ilerlemeye başladı.
BüyükMermi hızla,Doruk'a yardım etti.
Arkalarından yaşlı gözlerle baktım.
Haklıydı...
Gözlerimi onlar gidene kadar üstlerinden ayırmadım.
Dudaklarımı bastırdım.
Boynumdaki,'PUDDIN',yazılı kolyeyi hızla çıkardım ve yere attım.
Su sesini yükselterek,"Şerefsize bak!". Kızlar yanıma yaklaştığında gülümsedim.
"Aah,bir sorun yok.".
Bu sahne için teşekkürler,Suicide Squad♡.

Duygu sırtımı sıvazladı,"Düzelir..".
Mırıldandım,"Hangisi?".
Depoda birden kahkaha yankılandı.
Burak yüzündeki mutlulukla bana bakıyordu.
"Ne dedim sana ben? Gerçek yüzünü gördün işte.".
Nefretle,Burak'a baktım.
"Ve senin de.".
Burak gülümsedi ve dahada yaklaştı. Aramızda bir adımlık yer vardı.
"S*ktir git buradan. Poyraz,al şu gerizekalıyı!",diye bağırdı Su.
Burak sırıtarak elini yanağıma koymaya çalıştı.
Kendimi kontrol edemeyerek,koluna kırılacak derece sert bir yumruk geçirdim.
Burak acıyla bağırıp gözlerini sıktı.
Caner,"Karı gibi bağırma! Dokundu kız.". Hızlı adımlarla depo çıkışına yürüdüm.
Haberiniz olsun,Nisan ayını şimdi geçtik.
Adımımı durdurup,tekrar Burak'a yürüdüm.Hıncımı alamadım.
Burak sırıtarak bana döndü,"Demek akl-",derken sözünü karnına geçirdiğim tekme kesti.
Burak acıyla tekrar bagırdiğında bir kaç tekme daha geçirmeye kalktım.
Kızlar ve Caner'ler beni durdurmaya çalıştı.
Kızlar beni aldığında,kötü bir gülümseme bıraktım.
Burak'ı nefret listeme yazdim.

Efe

Parti boş kaldı lan.Yani,çoğu kişi gitti.
Nisan'ı tam arayacakken,yanımda biri durdu.
Telefondan kafamı kaldırmadan,sadece gelen kişinin ayaklarına baktım. Toprak'ın köstumunun ayakları yeşildi ama,bu ayaklar mordu.
Yanımdaki kişiye bakmak için kafamı telefondan kaldırdım.
Kızıl saçlı bir çocuktu. Çilleri vardı ve çok tanıdık geliyordu.
O gün,Yaprak'ın gittiği çocuktu bu.
Gülümsedi,"Parti güzel ilerliyor.".
Onaylarcasına kafa salladım ve gözlerimi kıstım.
"Ah,evet. Seni ilk defa görüyorum. Yani yanlış anlama.".
Kızıl saç kısa bir gülüş yolladı.
"Görkem ismim. Pek sosyal biri değilim,buraya Yaprak'la konuşmak için geldim diyebilirim.".
Gülümsedim,"Pekala,Görkem. Benim adım da Efe. Hoşgeldin partiye.".
Görkem gülmeye başladı.
"Evet,ismini biliyorum. Toprak'ı da biliyorum. Sizin şu...Videonuz yani.".

Vampir Kızlar(Melez Çete)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin