Travel...

1K 45 6
                                    

İlk başta şunu söyliyeyim,bölümü okumaya fırsat kalmadı... Bu nedenle yapmış olduğum yazım yanlışlarından dolayı şimdiden özür dilerim.. Umarım beğenirsiniz.

İYİ OKUMALAR...

HARRY'den;

Sabah uyandığımda gözlerimi açabilmek için ovdum. Görüş alanım açıldığında daha kalkmadan ilk iş onu aradım. Fakat yoktu... ilk önce telaşlandım fakat banyodan gelen su sesleri sayesinde içim rahatldı. Yüzüme anlamsız ama kendiliğinden bir gülümseme belirdi.

Yapmış olduğum miskinlikten sonra doğruldum ve yatakta oturur pozisyonu aldım. Tam o sırada çaprazımda duran banyo kapısı açıldı ve odayı müthiş bir nane kokusu kapladı. Kokuyu içime çekerken karşıma o güzel yüzüyle Kimber belirdi. Birbirimize bakıp gülüştük.

Saçlarına sarmış olduğu havluyu elleri arasına alıp kurulamaya başladı. Banyodan havluyla çıkar diye umutlanıp sevinmiştim ama onun yerine yeni almış olduğu bordo pantolonunu ve üzerine neredeyse o tatlı fakat olmayan göbeği gözükecek şekilde mavi bir şey giymişti. O her haliyle benim için mükemmeldi.. Bir de dün bana söylediği o hayatımın iki kelimesi aklıma gelince tüm dünyalar benim oluyordu..

Saçlarını kuruladıktan sonra bana tekrar gülümsedi ve aynanın önüne geçti. Hareketsizce onu izliyordum. Çabucak kuruyan saçlarını yavaş hareketlerle taradı ve elleriyle oynamaya başladı. Daha sonra ayağa kalktı ve koluna sarkıtmış olan havluyu banyodaki kurutma makinasına attı daha sonra yanıma geldi ve yatağın kenarına oturdu.

"Günaydın bay uykucu."

"Sanada günaydın da bunu neden çıkınca söylemedin."

"Ben kendimle uğraşırken hiç bir şey aklıma gelmez de ondan."

"Hım peki öyle olsun bayan bilmiş.."

Birbirimize kenetlenip gülümsedikten sonra birden ayağa kalktı ve kolumdan çekiştirdi.

"Hadii kalk artık.."

"Kimber güneş böylesine parlarken gözlerimi açamadığım için geri yatıp uyumam gerekmezmi?"

"Iıı Harry insanlar genelde ay ışığında uyurlar,güneş ışığında değil.."

"Ama ben insan değilim... Çok taş bir varlık olduğum için canlı bile sayılmam.. Ve taşlar hiç bir zaman kıpırdamazlar.."

"Kendini beğenmiş!"

"Söylesene bebeğim.. Kendimi beğenmemem için bir neden?"

Uzun süre sessizliğin ardından konuşmama devam ettim.. Onu sinir etmeyi gerçekten seviyordum.

"Öyle kalırsın işte.. Çünkü yok.."

"Off herneyse hadi kalk."

"Ama kalkmak istemiyorum."

Dudaklarımı büktüm ve ona bakmaya devam ettim.

"Harry aynı bebek gibisin.. Seni kaldırmam için ne yapmam gerekiyo hadi kalk ya."

"Öpersen belki kalkarım."

"Vazgeçtim hadi geri yat belki rüyanda öperim."

"Peki kalkmıy-"

O an ne olduğunu anlayamadan geldi ve yanağıma kısa bir öpücük konudurdu. Şaşırmıştım...

"Oldumu? Hadi kalk!"

"Aslında yanak değilde du-"

"Harry!!!"

"Of tamam kalkıyorum.."

You're Mine//h.sHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin