4. Kafesteki Uçan Domuz

4.9K 277 80
                                    

-Bu bölüm düzenlenerek tekrar yayınlanmıştır.-

"Sorun ne olursa olsun kalbinize "Her şey yolunda." demelisiniz. Çünkü kalbiniz hassastır ve sözlerinize çabuk kanar."   - 3 İdiots

*-*-*-*-*-*-*-*

Axel

"Ne olduğunu anlamaya bile zaman olmadı." dedi Parker. Ellerine bakarak derin bir nefes aldı mavi saçlarından bir tutamı kulağının arkasına attı. "Önce ışıklar karardı. Elektronik dersindeydim. Basit bir elektrik sıkıntısı sandık. Ama orada hiç böyle şeylerde olmazdı ki. Düşünemedim. Bay Reed yerimizden kıpırdamamız gerektiğini, neler olduğuna bakacağını söyledi. Beş dakika oldu mu bilmiyorum ama ışıklar geri geldi. Büyük ihtimalle jeneratörü çalıştırmıştılar. Ama Bay Reed'in yerine Janet geldi. Panik yapmadan sınıftan dışarı çıkmamızı söyledi. Çıkamadık. Kapı üzerimize kapandı. O sırada... Duvarda birkaç el yapımı tuzak vardı. Bir şey onları tetikleyince ok fırlatırlardı. Kendimiz yapmıştık. Henüz çok yeniydiler ve sadece bir iki tanesi çalışıyordu ama tam burnumun dibinden bir okun geçip, yanımdaki Kimberly'nin kafasına saplandığını gördüm. Janet bize yere yatmamızı söyleyene kadar tüm tuzaklar ok fırlatmaya başlamış ve en az sekiz kişi ölmüştü bile." Elindeki siyah eklem yüzüklerinden birini çevirmeye başladığında titrediğini fark etmemi kolaylaştırdı. Biraz soluklanıp, kendine gelmesi için sözünü kestim.

"Benzer şeyler. Ben de dalış eğitimi dersindeydim. Işıklar geri geldiğinde havuzun temizleyicileri çalışmaya ve de sudakileri aşağı doğru çekmeye başladı. Kullandığımız tüpler patladı. Sudan dışarı çıkamadılar ve batmak için kullandığımız ağırlıklar onları daha da aşağı çekti. Çoğu kişi boğuldu." Benim bu sırada regülatörüm bozulduğu için dalış havuzundan çıkmam sadece tesadüftü aslında. Eğitimde nefes alamadığımı ve ağzıma suyun girdiğini hissedince eğitmenimize bir sorun olduğunu işaret edip sudan çıkmıştım. Sonra da nefes almamı sağlayan regülatörün borusunun aşınarak delindiğini görmüştük. Bu yüzden de ben o gün dersi kenardan izlemiştim sadece. Bu küçük deliğin hayatımı kurtaracağını bilemezdim.

"Masaların altına saklanmaya çalıştık." Diye devam etti Parker ben susunca. "Ama sanki o zamana kadar yaptığımız tüm elektronik aletler kafayı yemişti. Hepsi bize saldırmaya başladı. Janet kapıyı kırıp açtığında, bizi dışarı çıkardı. O sırada diğer hocalar da onlara saldıran şeylerden kurtulup bizi dışarı çıkarmaya çalışıyorlardı. Büyük ihtimalle o yüzden öldüler zaten. Bir yangın tüpünün yerinden çıkıp, altında duran çocuğun kafasını parçaladığını gördüm." Evet, o an onu görmüştüm. Ona ulaşmaya çalışıyordum. Zaten sınıflar yakın olduğu için sorun da çıkmamıştı.

"Ben Parker'ın yanına gidip onu kolundan çektim. Çıkışa doğru götürmeye çalıştım ama lambalar patladı. Bir şeyin üzerimize geldiğini de gördüm. Daha doğrusu hissettim. Sesini duydum. Çünkü görmek imkansızdı. Parker beni tutup yere yatırdığında üzerimizden geçti. Büyük ihtimalle çift tarafı bıçakla kaplı olan frizbilerden biriydi. Çıkışa giden asansör çalışmıyordu. En alt kata inen merdivenleri kullandık. Zaten beş dakika falan sonra durdu. Oradan kurtulmak için çok uğraştık. Ve yaptık da. Ertesi gün kurtarma ekipleri gelip tam yüz otuz atlı ceset çıkardı. Öğretmenleri de sayarsak yüz kırk sekiz falan. Zaten öğrenciler yüz altmış kişiydi. Bir de Janet ve kamuflaj hocası Bay Blake kurtuldu." Susup ne tepki vereceklerini bekledim.

   Ortamdaki hava birden dağılmış, yerine gergin bir hava hakim olmuştu. Öyle ki tüylerimin ürperdiğini bile hissedebiliyordum. Gözlerini kırpmadan tek bir noktaya bakmaya başladıklarında konuyu düşündüklerini anladım. Onlara düşünmeleri için biraz süre vermek istediğimden susup birinin konuşmasını beklemeye karar verdim. 

BirleşmeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin