Herkese selamlar. 3063 kelimelik bir bölüm. Yani sanırım en uzun bölüm. Bölümlerim 1400-3000 kelime arası değişiyor, yani bazıları kısa bazıları uzun oluyor konuya göre 🙂
İyi okumalar.
****
Zeyna'nın konuşması üzerinden 3 gün geçmişti. Sürekli düşünüyordum, akşamları Lexi ile uyurken heyecanlanıyordum ve hislerimi anlamaya çalışıyordum. Halbuki heyecanlanıyorsam bir şey vardır bu işte, diye düşünmemem saçmalıktı değil mi? Öyle olmasına rağmen düşünmemeye çalışıyordum. Korkuyordum çünkü. Ona karşı bir şeyler hissetmekten korkuyordum.
Havalandırma saatinde Hope ile top oynarken arada bir Lexi'ye bakıyordum. Bana hiç bakmıyordu. Ya da ben yakalayamamıştım. Kızlarsa oturdukları yerden bizi seyrediyorlardı gülerek.
Hope ile birbirimize gol atmaya çalışırken bilerek gol yiyip onu sevindirmeye çalışıyordum. Fazlasıyla da seviniyordu minik prenses. Önce benden bir öpücük istiyordu, sonra her gol atışında gidip kızları öpüyor ve geri dönüyordu. Tekrar yanıma yaklaştığında kucağıma zıpladı ve,
"Hani şans öpücüğüümm?" diye cıvıldadı. Şapur şupur öpmemin ardından kucağımdan indirdim.
"Bana bak bücür. Hem beni yeniyorsun hem de beni yenmek için benden öpücük alıyorsun. Böyle şey olmaz ki ben hiç gol atamadım ama, artık sen bana şans öpücüğü ver birazda ben atayım."
Carol ve Nicky sırıtırken Hope da neşeli bir kahkaha attı.
"Tamam haydi gel o zaman yer değişelim. Sen Hope ol, ben de Maviş olayım."
Ona sırıtırken yer değiştirmiştik. Önce şans öpücüğümü aldım ve topa vurdum, ilk golümü atmıştım.
"Goooollll. Yaşasın gol atttııımmm. Hepsi bu tatlı prensesin öpücüğü sayesinde." diyerek Hope'a yöneldim ona sarılmak için. Ama beni durdurdu.
"Hayır Be dur. Artık sen Hope olduğuna göre gidip herkesi öpeceksin. Unuttun mu, sen Hope oldun şaşkın, topa tekrar vurmadan benden şans öpücüğü alacaksın." diyerek kıkırdamaya başladı.
Onun yanağını sıktıktan sonra Carol'a yöneldim önce onu sonra Nicky'yi öptüm. Zeyna'ya yöneldim ama Zeyna elini kaldırıp dur işareti yapmıştı. Durakladım, ama ciddi olmaya çalıştığını da anlamıştım. Yani öpsem de kızmayacak gibi görünüyordu. Hızla kollarımı doladım ve öptüm.
"Kızım dur dedim değil mi, ne öpüyorsun?" diye sitem etti ama kızgın değildi. Omuz silktim çocuk gibi.
"Banane banane. Artık Hope olduğuma göre bende öpeceğim mecburum. Hope olmanın zorlu yanları işte" diyerek sırıttım. Hope'a yönelecekken yine beni durdurdu.
"Lexi'yi unuttun Be. Onuda öpmen gerekiyordu."
Yerimde donup kalırken Nicky ve Carol'ın kıkırtıları kulağımdaydı. Gözlerim hafifçe açıldığı sıralarda kalbim dört nala koşmaya başlamıştı bile. Boğazımı temizleyip gözlerim yerde yavaşça arkamda kalan Lexi'ye döndü. Carol'ın yanında oturuyordu aralarında 2 karışlık yer vardı sadece. Kızlara bakmadan ve Lexi'ye kaçamak bakışlar atarak yürüdüm. O da gözlerini kaçırıyordu. Yanağına eğildim yavaşça. Kokusu sarmıştı hemen etrafımı. Dudaklarımı hafifçe yanağına bastırdım. Birkaç saniye bekledim öptüm ve hızla geri çekildim. Hope'a yönelirken yanaklarımın çok kızardığını biliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ostwind Hapishanesi✅️(gxg) TAMAMLANDI
Teen FictionEli dudakları arasındaki çubuğu tutup çekti. Lolipop ?? "Duş alacağım müsaadenle." Yandaki duşlara baktım hepsi boştu. "Diğerlerini kullanabilirsin. Hepsi boşta. " Kız diğer duşlara baktı ve alaycı bir tavırla tekrar bana döndü. "Burası benim ve...