Bölüm[23]

14 1 0
                                    

Tokatımın etkisiyle kafasını yana eğip gözünü kapatırken,ben de hızla ayağa kalktım ve ona baktım.

"Sen ne yapıyorsun Kuzey?Sarhoş falan mısın?Hayır,bu hareketinin başka bir açıklaması olamaz çünkü."

"Ben,özür dilerim."Yutkundu ve ayağa kalktı.

"Bir anda oldu.Ben de anlamadım."Kaşlarımı daha da çattım ve alayla güldüm.

"Bir anda mı?Tamam Kuzey,bence bu kadar yeter.Sen bin arabaya,ben taksiyle gelirim.Evde görüşürüz."Yürümek için yeltendiğimde kolumu tuttu ve yürümemi engelledi.

"Saçmalama Eflal.Saat çok geç oldu,aynı yere gidiyoruz zaten.Ne gerek var taksiye?"

"Ben seninle aynı arabaya binmek istemiyorum ama."Kolumu elinden kurtardım ve bir iki adım geri gittim.

"Eflal ben kötü niyetli birisi değilim.Bir anda oldu diyorum işte."

"Daha önce kimseyi öpmediğine nasıl inanayım senin?Yalancısın.İlk öpücüğünü bana mı verdin?"

"Evet Eflal,evet.Yemin ederim kimseyi öpmedim,inanmıyor musun?İlkti bu."

"Niye Kuzey,niye?Etrafında bir sürü güzel kız var.Neden beni öpüyorsun sen?Aptal mısın!"

Birşey demeyip,kolumdan tuttu ve sinirle arabaya sürüklemeye başladı.Kolumu kurtarmaya çaba sarf etsem de gücüm yetmiyordu.

"Ya bırak!"Kapıyı açıp beni koltuğa fırlattı ve kapıyı hızla çarptı.Gözlerimi devirdim ve sinirle ona baktım.Direksiyona geçip arabayı çalıştırdı ve vurgu yaparak"Kemerini tak."dedi.

"Umurumda değil.Takmıyorum."Kollarımı birleştirip geriye yaslandığımda arabayı durdurdu ve bana uzanıp eliyle,kolumun üstünden kemeri çekti.Onu ittim ve kaşlarımı çattım.

"Ben takarım.Dokunma."Derin bir iç çekti ve söylenerek arabayı tekrar çalıştırdı.Ben de cama döndüm ve sinirimin yatışmasını umdum.Sorunun büyüğünü beni öptüğü için çıkartmıyordum aslında.Bir anda oldu diyerek,arkasında durmadığı için sinirlenmiştim.Boşu boşuna benim için çok değerli olan bir şeyi almıştı elimden sizin anlayacağınız.Bazı insan için önemsizdi belki ama ben,beni seven bir adamın beni öpmesini isterdim.O an aklıma geldikçe beynime ağrılar girerken,gözlerimi kapattım ve hafızamı boşaltmaya çalıştım.

Villanın önüne geldiğimizde kemerimi açtım ve sinirle kapıyı çarpıp giriş kapısına yürüdüm.Kuzey'de arkamdan sessiz ve sinsi sinsi yürüyordu.Bir kaç saat öncesine kadar,o kadar çok eğleniyorduk ki ona karşı olan tüm ön yargılarım siliniyordu.Her şeyi yine berbat etmişti.

"Abla.Bir şey mi oldu?Sinirli gibisin."Merdivenlerde karşılaştığım Efe'ye göz devirdim ve tersledim.

"Elinin körü oldu.Hem sen niye uyumadın hala?Git yerine yat."Yanından hızla geçerken Efe'de Kuzey'le konuşmaya başladı.Benden yüz bulamadı tabi ona yöneliyor hemen.Odanın kapısını açtım ve odaya girip derin bir nefes aldım.

"Eflal sakin olur musun artık?Alt tarafı dudağım dudağına değdi.Bir saniye bile sürmedi,çok abartıyorsun.Dünyanın sonu gelmedi."Ellerimi saçlarımın arasından geçirdim ve alayla gülerek ona yürüdüm.

"Sen bugün konuşma bence.Bana ne desen batacak çünkü."Hem suçlu,hem güçlü.Bir saniye bile sürmedi diyor bide...Elimde kalacak şimdi!

Dolabın bana ait olan kısmından eşofmanlarımı aldım ve banyoya gittim.Yüzümde ki makyajdan ve elbiseden kurtulup odaya geri geldiğimde,Kuzey çoktan giyinmiş ve yatağa uzanmıştı.Kafasını kaldırıp bana baktığında yanında ki yastığı aldım ve koltuğa ilerleyip katladığım pikeyide elime aldım.

Umursamazlık FelsefesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin