Bölüm[24]

8 1 0
                                    

Dershaneden çıkıp eve gittiğimde saat 5'e geliyordu.Kapıdan içeri adımımı atar atmaz,Suzan Hanım adımı çığırarak merdivenlerden indi.

"Bir şey mi oldu Suzan Hanım?Neden bu kadar panik yaptınız?"Nefes nefese yanıma geldi ve elime bir dosya tutuşturdu.

"Bunu holdinge yetiştirmen gerekiyor.Kuzey evden çıkarken unutmuş ve çok önemli."

"İyi ama ben yolu bilmiyorum ki."

"Şoförüme söyledim.Kapının önünde bekliyor.Lütfen hızlıca ona teslim et bunu."Elime aldığım dosyaya baktım ve kafamı sallayarak evden çıktım.Suzan Hanım'ın bahsettiği şoför arabanın arka kapısını açınca içeri girdim ve gülümsedim.Bu kadar paniklediğine göre acil ve önemli bir şey gibi duruyordu.

20 dakika bile sürmeden büyük bir binanın önünde durduğumuzda,şoför dikiz aynasından arkaya bakarak konuştu.

"İçeri girdiğinizde danışmadaki kıza Kuzey Bey'in nerede olduğunu sorabilirsiniz.O sizi yönlendirecektir."Kafamı salladım ve teşekkür edip arabadan indim.Giriş kapısına yürürken bir yandan da büyük camlarla kaplı,dev gibi binaya bakıyordum.

Dönen kapıya girdim ve içeri doğru itirdim.İlk defa bunu denemiştim ve başarılı olmuştum.Elime yüzüme bulaştırmamanın verdiği mutlulukla yürümeye devam ettiğimde,X-ray cihazının önüne geldim ve boğazımı temizledim.

"Kartınızı göstermeden giremezsiniz hanımefendi."Güvenlik görevlisi kadına gülümsedim ve"Beni,Suzan Hanım gönderdi.Ben Kuzey Sönmez'in eşiyim."dedim.

Kadın inanmayarak bir bana bir de yanında ki bir diğer güvenliğe baktığında işaret parmağımı gösterdim ve"Bir saniye."diye mırıldandım.Kesin giyiniş şeklim tuhafına gitmişti de,o yüzden inanmamıştı.

Telefonumdan Kuzey'i aradım ama ulaşılamıyordu.Sonra Suzan Hanım'ın numarasını buldum ve kulağıma koydum.

"Suzan Hanım,güvenliklerden geçemedim.Bana inanmıyorlar."

"Aa çok özür dilerim canım.Hemen hallediyorum.Onları unutmuşum."Telefonu kapattığında biraz bekledim ve güvenlik telsizinden bir şeyler mırıldanarak bana baktı.

"Çok özür dileriz.Buyrun."

"Önemli değil."X-ray'den geçtim ve hızlı adımlarla danışamaya yürüdüm.Geniş bir masada oturan genç ve güzel bayanları koymuşlardı.Arkalarında ki duvarda,altın sarısı kabartma harflerle yazan"Sönmez Holding"yazısı, dikkatleri fazlasıyla üstüne çekiyordu.

Masaya geldiğimde ikisinde meraklı gözlerle bana baktı ve sarışın olan"Buyrun?"dedi.

"Kuzey Sönmez'in eşiyim ve bu dosyayı ona ulaştırmam gerekiyor.Kuzey'in nerede olduğunu söyler misiniz?"İkisi de şaşkınlıkla birbirine baktı ve fısıldaşarak"Kuzey Bey evlimiymiş?"dediler.Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırırken, sarışın olan beni baştan aşağıya süzdü ve"Kuzey Bey,toplantıda."diye mırıldandı.

"Ona kesinlikle bunu vermem gerekiyor.Toplantı için gerekli bir şey."

"Eflal?"Sağıma döndüm ve gözlerimi pörtlettim.Kuzey yanında Mert ile beraber bana doğru yürüyordu.Mert'in onun yanında ne işi vardı?Yutkundum ve istemeye istemeye kendimi masadan çekip ona doğru bir iki adım attım.

"Senin burada ne işin var?"Kuzey konuşurken Mert'te şaşkınlıkla yüzüme bakıyordu.O da Kuzey kadar merak ediyordu belli ki,burada ne işimin olduğunu.

"Babaannen gönderdi beni.Bunu sana vermem için.Önemliymiş."Dosyayı ona uzattığımda Mert gülümsedi ve"Uzun zamandır görmüyordum seni."dedi.

Umursamazlık FelsefesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin