Bölüm[25]

11 1 0
                                    

"Ne yapacağız?"Yatakta yatarken kafasını bana çevirdiğinde,dudağımı bilmem der gibi büktüm.Saatlerdir bir çözüm arıyorduk ama bulamamıştık.Gökçe'ye engel olacak bir şey,yer yüzünde yaşamını sürdürmüyordu sanırım.

"Bence babaannen bunu öğrenince aşırı bir tepki vermez.Neden bu kadar çekiniyorsun öğrenmesinden?"

Ofladı ve"Ben daha önce ona hiç yalan söylemedim.Hayal kırıklığına uğrayacak ve bir daha bana güvenmeyecek."diye homurdandı.

"Madem bu işe bulaştın,dikenlerine de katlanmak zorundasın.Er ya da geç öğrenilecekti bu."Gözlerimi kapattım ve konuşmaya devam ettim.

"Her neyse iyi geceler."O da iyi geceler diye mırıldandığında ben tamamen uykuya dalmıştım bile.Gözlerimi açtığımda telefonum başucumda titriyordu.Esnedim ve yastıktan kalkmadan,telefonumu alıp ekrana baktım.

"Efendim?"

"Efe Dereli'nin velisi ile mi görüşüyorum?"

"Evet.Bir sorun mu var?"Gözlerimi ovuşturdum ve kaşlarımı çatıp oturur hale geldim.

"Efe bir kaç kişi ile kavgaya karışmış.Eğer müsaitseniz okula gelebilir misiniz?"Ah Efe ah...Seni bir elime geçireyim,annemin terliği Haydar'la döveceğim.

"Tabi,tabi.Ben hemen geliyorum."Ayağa kalktım ve hızla dolabı açıp bir pantolon ve tişört çıkarttım.Telefonumdan saat baktım ve hızla banyoya koşup kapıyı kilitledim.

Saat 10'a geliyordu ve Efe okula iner inmez,nasıl kavgaya karışmıştı onu sorguluyordum şu an.Üstümü değiştirip odadan çıktım ve merdivenleri indim.Salonda kahvaltı yapan ev halkı,meraklı gözlerle bana dönünce,boğazımı temizledim ve konuşmaya başladım.

"Efe okulda ufak bir kavgaya karışmış.Velisi olarak gitmem gerekiyor."Kardelen ayağa kalktı ve"Ben de geleyim istersen Eflal abla.Abim erken çıktı,beraber gidebiliriz."dedi.

"Olur,fark etmez benim için."Kardelen yanıma gelip,kapının girişinde ki portmantodan,kapşonlusunu üstüne geçirdi ve"Hazırım."diye mırıldandı.

"Ercan abi bizi bir yere kadar bırakır mısın?"Dışarı çıktığımızda Suzan Hanım'ın şoförü,yanına koşan Kardelen'e baktı ve hemen kafasını salladı.

Çok sürmeden okula geldiğimizde kapıyı açtım ve hızlı adımlarla okula girdim.Kardelen'de etrafa bakınarak yanımda yürüyordu.

"Ah Kardelen ah.Bu çocuk beni krize sokacak.Daha öncede defalarca kez annemi sürüklemişti buraya."Merdivenleri hızlıca çıktığımızda müdürün kapısını tıkladım ve içeri girdim.Efe ve yanında ki iki kişi müdür ile konuşurken bir anda bakışları bana çevrildi.

"Ben Efe'nin ablasıyım."

"Buyrun hanımefendi.Oturun lütfen."Kardelen'le beraber çekinerek içeri girdiğimizde müdürün gösterdiği deri koltuklara oturduk ve yutkundum.Gerizekalı,yine ağzını yüzünü parçalatmıştı kavgaya karışıp.

"Siz dışarıda bekleyin oğlum.Efe,sen kal."Yanındakiler Efe'ye kol atarak yürürken,kaşlarımı çattığımda yanımdan hızla geçip kapıdan çıktılar.

"İsminiz neydi?"Müdür bana dönerek yerine oturduğunda boğazımı temizledim ve adımı söyledim.

"Eflal Hanım,Efe 10.sınıf öğrencisi ve bu sene tam altı kavgaya karıştı.Daha önce de sık sık annenizle görüştük ve ben Efe'yi sevdiğimden bir şans daha verdim hep.Bu sene bitiyor ve Efe 11.sınıf olacak.O büyüdükçe kavgaların sayısı artış gösterecektir diye düşünüyorum."Müdür konuşurken sadece kafamı sallayıp,haklısınız demekle yetinebiliyordum.Konuşmasına bakılırsa bu sefer Efe'yi disipline verecek gibi duruyordu.

Umursamazlık FelsefesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin