Bölüm şarkısı ; Onur Gügercinoğlu - Sen Bir Aysın
"De ki biri vardı; kıyamet kopsun ama saç telin kopmasın derdi,kıymet bilmedim."
___
Gözler kalbin aynası derdi büyükler.İçinde ne yaşarsan yaşa gözlere muhakkak bulaşırdı.Aşk gibi,içinde oluşan alev gibi..
Karşısında ki adamın bakışları öyle yoğundu ki yutkunmaya bile korkuyordu Aze.Bu sinirli adamın gözlerini öylesine keskindi ki öldürebilecek nitelikteydi.
Fakat ortada koca bir dağ vardı.O dağlardan çıkan lavlar günahı belli edercesine ortalarında tutuyordu.
Gaflet diyordu Aze.
Tam da şuan yaptığına.
Bu kadar yakınlığa,böyle sıcaklığa,gözbebeğini gördüğü küçük ela gözlere..
Parmaklarının ucuyla omzundan ittirdi Baran'ı.
"Çekil şuradan,sen ne hakla benim kolumdan tutarsın?"dedi.Aklındaki onca cümlenin arasından cımbız gibi bunu çekip söylemesi büyük kabiliyetti.
"Sen ne hakla bana yalan söylersin?"dedi Baran.Söyleyeceği kelimeler bunlar değildi.İçinde biriktirdiği hasret bu değildi..
"Ben sana yalan söylemedim."diye bastırdı Aze.Gözlerini ondan başka her yere değdiriyordu.
"Nasıl söylemedin?Bana Deniz'in burada olduğunu-"
Hiddetle kesti sözünü Aze.
"Sen bana neden ortadan kaybolduğumu sordun,Deniz'in nerede olduğunu değil!"
Baran bir adım yaklaştı.Aklında sürekli sinyal gibi parıldayan 'uzak dur' ışığını söndürdü.Yıllardır yaptığını şuan yapmayacaktı.Hele de gözlerine bu denli yakından bakıyorken.Feriştahı gelse çekmeyecekti bakışlarını.
"Ne farkeder?Aynı yola çıkıyor."dedi bu sefer.
Hayır, şuan bu kavgayı yapmak istemiyordu kalbi.Ona doyunca bakmak,içinde tuttuklarını söylemek istiyordu.Ama aklı galip gelmişti bu oyunda.Ve onun peşinden gidecekti.
"Ne zamandır birbirimizden sır saklar olduk Aze Hanım?"diye sordu bu sefer.Sesi alaydan çok kırgınlıkla doluydu.
Aze'nın nutku tutuldu.Onca zaman sonra ilk defa ismini söylüyordu.Adını bir günah gibi diline almıyordu nicedir.Şimdi ne değişmişti de bu hissi bahşetmişti kalbine.
"Ne zamandır birbirimize sırlarımızı aşikâr eder olduk?"diye soruya soruyla karşılık verdi.Kalbi dehşet verici bir şekilde çarpıyordu.İlk defa bu kadar normal bir konuşma yapıyorlardı.Birbirlerine bağırmaktan,çamur atmaktan,laf söylemekten konuşmaya fırsat bulamamışlardı.
Baran,ona bakmayan gözlere tekrar baktı.Ne olurdu o inatçı gözleri bir kere değseydi şu virane olmuş harelere..
"Ömer'in ne halde olduğunu gördün ve ona rağmen Deniz'i burada sakladın.Akıl işi mi senin bu yaptığın?"dedi uzaklaşırken.
Şimdi odanın bir köşesine çekilmiş eliyle alnını sıkıyordu.Bu kız neden öfke duygusunu en üst seviyeye çıkarıyordu?
"Ne yapsaydım,bıraksaydım da gitse miydi bir başına bilmediği yerlere?"
"Bana söyleyebilirdin."
"Seninle ortak olacak kadar iyi anlaştığımızı sanmıyorum."dedi dili.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yarım Kalan Sevda
Spiritual"Kalp dediğin bilir imkansızlık şiirini de ya gözlerim? Gözlerim en yaralı yerim benim.Gözlerim gözlerinsiz kalınca ben sabahı nasıl ederim? Kararmaz mı bütün dünyam bir ömür? Ya nasıl öğreteyim sendeki imkansızlığımı ellerime? Bir an bile kavuşamay...