27.Bölüm🦊

873 49 31
                                    

Yaprak: peki, dinleyeceğim. Umarım bağımlılığının bir nedeni vardır.
Barış: evet var. Dinleyince anlayacaksın.

Gözlerini benden kaçırdı ve boğazını temizledikten Sonra konuşmaya başladı.

Barış: sana zaten küçüklüğümü anlatmıştım. Biliyorsun oraları. Bir daha anlatmaya gerek yok. Hani şu ilk lise yılları yaşadığım aldatılma olayım var ya, onun yüzünden oldu bu bağımlılığım. İlk başladığım zaman çok bir şey yoktu. Hatta bırakmaya bile çalıştım. Ama bir gün o zehirden ağzıma sürmeyince, kriz geçirdim. Bunu Ali gördü. Her şeyi anlattım. Tabii o sırada okulda olduğumuz İçin Melisa anlamış ve duymuştu her şeyi. Beni çağırdı yanına. İşte kimseye söylememem için onla sevgili olmamı falan söyledi. Salak kız işte. Hayatı entrika. Mecburen kabul ettim. Ali ve Melisa hariç kimse bilmiyor. Tabii bir de artık sen...

Bunları anlatırken gözleri dolmuştu. Benim de dolmuştu. Bana döndü söyleyecekleri bitince. Bana öyle bakınca, nerdeyse affedecektim. Ama olmazdı. Hemen affedemezdim. O yüzden gözlerimi kaçırdım ondan.

Barış: rahatladın mı artık?
Yaprak: Barış ben bilmiyorum...
Barış: neyi yaprak?
Yaprak: o-olmaz. Bitirelim biz.

Onla göz göze gelince, yüzündeki ifade içimde fırtınaların kopmasına neden olmuştu. Hayal kırıklığı vardı yüzünde.

Barış: yaprak hızlı karar veriyorsun. Sana her şeyi anlattık işte, daha ne istiyorsun?!
Yaprak: bilmiyorum, benim kafam karışık. En iyisi bu i-ikimiz içinde.

Yüzü birden sinirli bir ifade aldı. Ateş saçıyordu gözleri. Ayağa kalkınca ona bakmaya devam ettim.

Barış: sana gerçekten inanamıyorum! Böyle bir zamanda, benim sana ihtiyacım var...Böyle bir durumda sevgililer birbirlerinin yanında olur, destek atar birbirine! Senin yaptığına bak!

Bağırmaya başlayınca ben de ayağa kalktım. Dedikleri beni kırmıştı. Bir taraftan haklıydı.

Yaprak: Barış tamam sakin-

Elimi eline alacakken, elini sertçe çekti. Gözlerim dolu dolu gözlerine baktım. Parmağını tehditkar bir biçimde sallamaya başladı.

Barış: peki istediğin olsun ama emin ol, bu duruma en çok sen üzüleceksin; ama bu sefer de ben yanında olmayacağım!

Bana sert bir bakış attı yanımdan ayrıldı. O gidince hıçkırarak ağlamaya başladım. Haklıydı. Çok salaktım. Am aşktan...Banka geri oturdum. Dirseklerimi bacaklarıma dayadım. Başımı da omların arasına alıp, ağlamaya devam ettim. Beni terk etmişti binevi. Ve belki de eskisi gibi olamayacaktık. En çokta bu beni üzüyordu.

🖤🖤🖤

Bir okul günü daha bitmişti. Resmen ruhsuz gibiydim. Şimdi ise okuldan çıkmış, yürüyordum.

Barış'ı konuşmamızdan Sonra okulda hiç görmemiştim. Arkadaşlarına nerde olduğunu sorsam da onlar da bilmiyorlardı. Dediklerinde haklı mıydı? Fazlasıyla...

Yanına gitmeli miydim? Evet gitmeliydim ama ne tepki verecekti? Ya eskisi gibi olursa bana karşı? Kaldıramam bunu. Off ne yapacağım ben?

🖤🖤🖤

~Saat gece 1.40~

Tam bir aşktan başı dönmüş bir salaktım. Bu saatte Barış'ın evine gidiyordum. Teyzemin uyumasını beklemiştim.

Evet belki mantıklı bir şey yapmıyordum ama ben buyum işte: salak bir aşık ve dengesiz bir kız...

Üstelik pijamalarımla çıkmıştım dışarı. Barış'ın evini görünce gülümsedim. Odasının ışığı yanıyordu, demek ki uyumuyordu. İşime gelirdi uyumaması.

Kapısının önüne gelince, içim kıpır kıpır olmuştu. Heyecanlanmıştım. Nefesimi kontrol altına alınca, zili çaldım.

Birkaç dakika Sonra saçları dağınık, sabah ki halinden daha beter bir Barış vardı. Üzülmüştüm yine. Beni görünce şaşırmıştı. Şaşkın bir şekilde bana bakıyordu. Bu sessizlik beni rahatsız edince, konuşmaya başladım.

Yaprak: Barış, müsait misin?
Barış: evet de, ne işin var senin burda gece gece?
Yaprak: konuşmak İçin geldim.
Barış: t-tabii. Geç o zaman-

Cümlesini tamamlamasına izin vermeden hemen beline sarıldım. Sabah ayrılalım derken, şimdi sarılıyordum kokusunu içime çeke çeke.

Yaprak: özür dilerim...Bence birbirimizi üzmeyelim, olur mu? Çünkü ben seni çok özledim...


Yeni bölüm geldi! Nasıldı? ☺️💛

KABUSUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin