23

11.8K 725 87
                                    

Zil sesi ile 5 gencin de kafası kapıya dönmüştü. Şüphesiz gelen Behlül'dü. Şayet herhangi bir yemek siparişi falan verilmemişti.

Çünkü Adnan'ın annesi çocukları ev yemekleri ile besliyordu.

Bir süre kimse kıpırdamayınca Nurgül bir hareketlenme oluşturmak adına ayağı ile Adnan'ı dürtükleyerek söze girdi. "Bizim kalkmamızı mı bekliyorsun Adnan?"

Adnan elindeki telefonu bırakmadan ayaklandı ve Nurgül'e ters ters baktı. "Sen de var ya, işine gelince misafirim ayaklarına giriyosun. Puşt."

Bir bakıma doğru olan cümlelerini geride bırakıp kapıya yöneldi Adnan. Normalde beraber geleceklerdi ama Behlül'ün babası ile konuşması için beklemesi gerekmişti.

Adnan büyük kapıyı açıp karşısında dikilen sarışın genci süzdü.

Birbirlerine gülümseyerek bakıyorlardı ama ikisi de herhangi bir hareketlilik göstermiyordu. Her zamanki gibi sessizliği bozan Behlül olmuştu.

"Çekilmeyecek misin?"

Adnan afallayarak bir adım geri çıktı. Heyecandan çocuğu içeri davet etmeyo unutmuştu.

"Ah! Ayakkabıları çıkarıyoruz. Annem kızıyor."

Behlül, Adnan'ın dediğine sessizce gülerken kafa salladı ve ayakkabılarının bağını çözmek için eğildi. Adnan da ona evde giymesi için terlik çıkartıyordu.

"Arkadaşlarıma hemen alışırsın. Gergin olma, onlar zaten senin iletişim kurmanı beklemezler. Rahat ol."

Behlül kafa salladı ve Adnan'ın arkasından sessizce yürüdü.

"Baya da zenginsizin he Adnan Ziya Bey."

Adnan gülerek kafa salladı.

"Tabi lan. Normalde röpteşambırla geziyorum da şimdi arkadaşlarım var diye böyle eşofman falan. Rahat takılmaca."

İkisi de sessiz sessiz gülerek içeri girdiklerinde 4 kafa da onlara bakıyordu.

"İyi bari konfeti falan patlatmadınız. Yemin ederim böyle bir şey bekliyordum."

Adnan koltuklara yayılan çocuklara bu cümleyi kurduğu an dördü de sessiz başlayan ama gittikçe ses şiddeti artan kahkahalarla gülmeye başladı.

Behlül, ne yapması gerektiğini bilmediği için kapı ağzında dikiliyor ve bir koltuktalilere bir Adnan'a bakıyordu.

"Kanka yemin ederim düşündük ama Selma Teyze kızar diye vazgeçtik."

Sezin'in cümlesinden sonra Behlül sonunda konuşma kararı almış gibiydi. Her ne kadar geriliyor olsa da bir şekilde kendini bu ortama kabul ettirmek istiyor gibiydi.

Adnan'ın arkadaşlarıyla tanışmak Behlül için çok özel bir olaydı.

"Konfetiyi neden patlatacaktınız?"

Behlül'ün aşırı mantıklı sorusunu Melek cevapladı. "Sana hoşgeldin karşılaması için. İlk defa Adnan'ın Alperen harici bir erkeği evine çağırdığını görüyoruz."

Behlül duydukları ile dudaklarında hafif bir sırıtışla Adnan'a baktı.

Adnan ise sinirli sinirli arkadaşlarına bakıyordu. Utanmıştı belli ki.

"Neyse ne artık. Behlül de geldiğine göre. Mutfağa geçebiliriz artık."

Çocuklar gülerek yayıldıkları koltuktan kalktı. Ezbere bildikleri mutfağın yolunu tuttular.

Olum O Senin Yengen YengennHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin