Esmer, gözlerini çalan telefonla açmayı beklemediği için önce irkilmiş sonra telefona uzanmıştı. Ne ara koltuktan kalkıp odasına gelip yattığını anımsayamıyordu.
Tam açacakken kapanan telefona kısık gözleriyle bakıp doğruldu. Günlerdir sadece ağladığından emindi ki gözleri berbat görünüyordu. Umursamadan yataktan kalktı ve odasından çıkıp yüzünü yıkamak için banyoya ilerledi. Annesinin sesini duymuyordu. Evde değil miydi acaba?
Omuz silkip yüzüne buz gibi suyu çarptığında kendine anca gelebilmişti. Son birkaç saati aklına getirmek istemiyordu çünkü inanılmaz duygu yüklüydü ve ağlayıp duruyordu. Banyodan çıkıp tekrar odasına yöneldiğinde telefonundan yükselen bildirim sesleri tekrar dikkatini telefona vermesini sağlamıştı.
Behlül: Nasıl geçti
Kötü bir şey mi dediler?
İstiyorsan ben geleyim alayım seni?
Alperen'i de getireyim istersen??
(Gönderildi 16.00)
Adnan iyi misin?
Cevap versene
Evde misin?
(Gönderildi 17.17)
(Görüldü 17.19)Adnan: İyiyim sarışın
Evdeyim
Sen neredesin?
Behlül: Yalan söyleme
Cama çık inanmıyorum iyi olduğuna
Bir şey mi yaptılar sana
SENİ ESİR Mİ TUTUYORLAR
Adnan: Allah allaaah
Alperen ve sen bazen aynı beyni kullanmaya başlıyorsunuz
Bil diye söylüyorum bu beni korkutuyor
Ayrıca beni esir tutsalar telefon da vermezler herhalde manita?
Behlül: Hmm
Mantıklı..
AMA YİNE DE CAMA ÇIK GÖREYİM SENİ
EĞER SANA KÖTÜ DAVRANIYORLARSA İKİ KERE GÖZ KIRP
Adnan: Sen harbiden burda mısın?
Behlül: Dondum soğuktan çabuk bak camdan
Göreyim seni gideceğim
Adnan: Ah benim güzel bebeğim
Evde kimse yok, eve gel
Kapıyı açmaya geliyorum
(Görüldü 17.27)
Adnan, gülerek telefonu yatağa bıraktı ve heyecanla kapıyı açmak için alt kata indi. Koşa koşa kapıya gittiğinde sanki uzun zaman sonra ilk defa sevdiğini görecekmiş gibi heyecanlıydı.
Kapıyı açtığında gördüğü sarışın sevgilisi sayesinde dudaklarında gülümseme genişledi.
Behlül, rüzgardan dağılan saçları ve soğuktan kızaran burnu ile inanılmaz şirin duruyordu. Adnan onu içeri çekiştirip kapıyı da sertçe kapattı.
Evet, daha bu sabah beraberlerdi ama onu deli gibi özlemişti. Birbirlerine o kadar alışmışlardı ki bir saat birbirlerini görmeseler hemen özlem gün yüzüne çıkıyordu.
Esmer, Behlül'ün saçlarını geriye tarayıp soğuktan rengi solan dudaklarına minik bir öpücük bıraktı.
Endişeli yüz bu hayat öpücüğüyle gevşerken sonunda yüzünde huzurlu bir gülümseme oluştu. Kollarını esmer sevdiğine dolayıp kafasını da omzuna dayadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Olum O Senin Yengen Yengenn
Teen Fiction"Bugün seni gördüğüm ilk gün. Geçirdiğim en kötü maç. Aklımı meşgul eden en güzel konu sen olduğun için kötü geçmesinin bir önemi yok. Ayrıca gözlerin okyanusa benziyor. Ellerini uzatmazsan kaybolacağım."