73

3.5K 249 370
                                    

İYİ BAYRAMLAR BAYRAM ŞEKERLERİİİİM. Bu bölüm de sizin bayram şekeriniz olsun. Asıl bölüm notu en sonda. Keyifli okumalar diliyoruuum.

***

"Rahat duramaz mısın?!"

Alperen karşısında oturan gencin hareketlerine daha fazla dayanamayıp sonunda sinirle soludu. Dakikalardır Alperen'in eline koluna müdahale eden Efe en sonunda yemişti lafı işte.

"Kendim yaparım."

Alperen'i biraz kendinden uzaklaştırıp masadaki pamuktan kopardı Efe. Her zaman gururu bir adım öndeydi.

Ama Alperen de onun kadar inatçı sayılırdı. Efe'nin elinden pamuğu alıp biraz da batikon döktü. Okuldayken ilk başta sadece Efe'nin kaşındaki yarayı görmüştü. Fakat dudağının patladığını da fark etmesi uzun sürmemişti.

"İnsanlık yapıyorum."

"Senden ve senin arkadaşlarından gelecek insanlığa ihtiyacım yok."

"Behlül de benim arkadaşım."

Göz devirip kollarını bağlayan Efe'nin huysuz tavırlarına dayanmak gerçekten zordu. Fakat Alperen kendini bazı şeylerden sorumlu görmeden duramıyordu.

Arkadaşları sürekli vurdulu kırdılı kavgalardan sonra Alperen'in kapısında sıraya geçip pansuman bekledikleri için alışık sayılırdı.

"Elin hafifmiş."

Efe'nin söylerken çekindiği gayet açık olan cümleye hafifçe gülerek karşılık verdi Alperen.

"Alışığız diyelim."

İkisinin de bir iki cümle edip ortamı tekrar sessizliğe bırakması çekilmez bir hâl alabiliyordu. Özellikle sessiz ortamlarda gerilen Alperen için rahatsız ediciydi.

"Senin elin armut mu topluyordu Efe? Neden karşılık vermedin?"

Alperen, sorduğu sorunun hem saçma hem de gayet yerinde olduğu arasında gidip gelirken Efe'nin hafif sızlanması onu kendine getirmişti.

Kendine hakim olamadığı bir anda elinin ayarını kaçırmıştı. Pamuğu biraz sert bastırmış olabilirdi.

"Hayır. Dayak yemeyi seviyorum. O yüzden karşılık vermedim."

"Gevşek."

Alperen'in biraz sinirlendiği belliydi. Nedenini henüz anlayamamıştı Efe. Ama Alperen'in bu nedeni bir şekilde belli edeceği ortadaydı.

Masadaki yara kremini alıp oturan gencin dudağındaki yaraya ve kaşındaki yaraya biraz sürdükten sonra yara bandını da güzelce Efe'nin kaşına yapıştırdı Alperen.

"Gözün için buz gerekiyor."

"Buzlukta vardır."

"Emredersin paşam. Benim evim sanki. Kalk al demek istemiştim."

"Ben de getir demek istemiştim."

Doğrudan Efe'ye bakan, elleri belindeki genç, dilini dişlerinde gezdirip göz devirdi. Ne zaman bir şeye uyuz olsa bu hareketi yapardı. Biraz Adnanla benziyorlardı.

"Mutfak nerede?"

"Alperen, ciddi misin? Bak bul ya."

Oflayarak mutfağı aramaya koyulan Alperen'in arkasından gülmüştü Efe. Bu çocuğun biraz hakkını yemişti.

Olum O Senin Yengen YengennHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin