Seelllaaammmm. Okuyacağınız bütün bölümler arasında belki de en uzun olanı olabilir. 2200 kelime olmuş yani. AYYYRRIICCCAA şimdiden uyarımı yapmak isterim ki bölümün sonlarına doğru çocuklarımız mercimeği fırına veriyor. Eğer rahatsız olacaklar varsa uyarımı dikkate alsınlar. Hepinize keyifli okumalar. 💌
***
Adnan koluna taktığı saate baktı ve daha çıkmasına 10 dakika olduğunu görünce bir de tuvalete gireyim dedi içinden.
İşini hızlıca halledip tuvaletten çıktı ve yıkadığı ellerini her yere damlata damlata odasına yöneldi.
Odasının kapısında annesiyle karşılaştığında esmer oğlan eğilip annesinin yanağına bir öpücük bıraktı.
"Nasılsın anam?"
Annesi yüzünü ekşitip oğluna ters ters baktı. Yine aynı konudan oğluna kızacaktı belli ki.
"Oğlum şu parfümü sıkmayı öğren artık. Açıp içilmiyor o, iki fıs yeter."
Adnan annesini geçiştirmek için kafa sallayıp ıslak ellerini saçlarından geçirdi.
"Hasbinallah! Adnan ben banyoya havluyu siz bakın selam verin diye koymuyorum. Nerede hata yapıyorum anlamıyorum ki. Her yeri ıslattın dimi yine. Pislik oğlum benim."
Esmer genç annesinin sinirlenişine keyiflenirken arkasından yürüyordu. Odaya girmeyi boş vermiş, arabayı alma peşine düşmüştü.
"Anne, arabayı alabilir miyim?"
Adnan'ın annesi hafif bi duraksadı. Yılın başında aynı konudan başlarına gelen talihsizlik kadının zihnini doldurmuştu. Behlül'ün, Adnan'ın futboldan kırıldı sandığı ayağı yaptığı araba kazasında kırılmıştı. Esmer oğlan, annesinin huzursuz oluşunu sezdi hafiften.
"Bu sefer sarhoş kullanmayacağım."
"Adnan, babanla konuş ben karışmıyorum."
Adnan derince iç çekip kafa salladı.
Bir şekilde halledeceğine inanıyordu.
***
"Behlül, neyle gideceksiniz?"
Oğuz hocanın öldürücü noktaya yaptığı atış Behlül'ün gerilmesine sebep olmuştu. Sanki hiç haberi yokmuş gibi yapmayı deneyecekti.
"Bilmem baba, taksi falan olabilir."
"İyi tamam dikkat edin. Annenle ben de dışarı çıkacağız."
Behlül kafa sallayıp televizyonun karşısına oturdu.
Adnan daha arabayı almaya çalışacak, sonra alpereni alacak sonra da kızları almaya gidecekti. Yani Behlül'e daha sıra vardı.
Telefonuna gelen bildirim sesi ile eli polarının cebine gitti Behlül'ün. Telefonu çıkarıp ekrana baktığında sırıtmasına engel olamadığı mesajı okumuştu.
Adnan: Çilekli mi alayım sade mi?
Behlül: Pislikleşme Adnan
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Olum O Senin Yengen Yengenn
Dla nastolatków"Bugün seni gördüğüm ilk gün. Geçirdiğim en kötü maç. Aklımı meşgul eden en güzel konu sen olduğun için kötü geçmesinin bir önemi yok. Ayrıca gözlerin okyanusa benziyor. Ellerini uzatmazsan kaybolacağım."
