25. Bölüm: "Kar Tanesi." DÜZENLENMİŞTİR.

300 99 27
                                    

DÜZENLENMİŞTİR.

DÜZENLENME TARİHİ( 20 Eylül- 2020) 03.00

Bölüm Şarkıları: Sancak_ Yağmur.

Pera_ Seni Kaybettiğimde.

Keyifli okumalar!
:*)

Keyifli okumalar! :*)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

25. Bölüm: ''Kar Tanesi.''

''Işıklar... Sönüyor bir bir yüreğimden. Anladım ki, yüreğim karanlığın içinde boğulduğu an ben o gün ışıklarımı kaybetmişim... "

♥ ♥ ♥

Zaman takılmıştı, şuana. Ne geriye gidiyordu, ne ileriye. Akrep ve yelkovan ihanet etmişti hepimize. Herkesten çok benim can çekişen yüreğime...

Gözlerimi yumsam bir kabus olur muydu bunlar? Açsam sonra tebessüm konsa dudaklarıma, olmaz mıydı?

Zihnim cehennem yeri. İdam masasına oturmuş binlerce düşünce saklı içinde. Hepsi ardı ardına yüreğimde kopan fırtınalar...

Işıklarımın tekrar yandığını düşünürken, meğer ışığım hiçbir zaman yanmamıştı. Karanlıkta kalmış bedenime, ruhuma oynatılmış bir oyundan ibaretti sadece. Şeytanla dans ediyordu ruhum. Ruhumdan kopan bedenim savruluyordu her bir yana. Bir gün... Olurda yok olursam geriye gökyüzüne uçan küllerimden başka hiçbir şey kalmayacaktı. Bu yüzden de korkuyordum. Mutlu olmadan ölmekten korkuyordum...

Eğer beni görüyorsan anne, üzülme olur mu?

Kızının gözünden akan yaşlar acıtmasın canını.

Üzülmen beni daha çok üzer.

Kapa gözlerini, seyirci olma bu anlara...

''Abim, güzelim hadi uyan ben buradayım.'' Her ne kadar gözlerimi sıkıca kapatmak istesem de yapamadım. Bakışlarımı Kaan'ın kollarında bayılmış olan Nazelin'den çekemedim. Yüreğimin can çekişine rağmen. Onur, kardeşini Kaan'ın kollarından çekip kucağına aldı. Bakışları etrafı tararken arkadaki salona değindi. Koltuğa koyuşu, yanına oturuşu, uyanması için çırpınışı hiçbirini görmedi gözlerim. Gözlerimin takıldığı tek nokta karnıydı. İçinde taşıdığı Kaan'ın bebeği, onların bebeği. Aradan zaman geçecek ince karnı şişecek ve bebekleri büyüyecekti. Doğacaktı. Onların ikisinin bir çocuğu olacaktı.

Aklım almıyordu, zihnim karman çormandı. Bedenim uyuşmuştu. Kalbim mi? Kalbim... Bedenimde atan fakat ruhumda ölmüştü. Belki hala atıyordu ama ben hissetmiyordum. Kalbimde şu an duran zaman gibi bana ihanet etmişti. Eğer biraz daha durursam gözlerim de bana ihanet edecekti. Ve bir ihaneti daha kaldırmaya ne gücüm ne mecalim kalmıştı. Bu yüzden de bakışlarımın yeşillere dönmesine izin vermeden, bana baktığını hissettiğim bir çift kahvelere çevirdim. Tebessüm kondurmadım dudaklarıma. Konduramazdım da, yüreğime ihanetti bu. Yapamadım da. Beceremedim.

Kimsesiz Duygular Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin